Ramazan'da klimayı bilinçli kullanın
Mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklığı, en çok oruç tutanları etkiliyor.
Vatandaşlar evlerinde, işyerlerinde ve arabalarında serinlemek için klimalara yükleniyor. Yoğun bir şekilde ve bilinçsiz kullanılan klimalara bağlı rahatsızlıklar da artıyor.
Yaklaşık 100 yıl önce insanların hizmetine sunulan klima teknolojisi, bilinçli kullanılmadığında yatağa mahkum edebiliyor. Burun akması, gribal enfeksiyon, sinüzit ve diğer alt solunum yollarıyla akciğer rahatsızlıklarına yol açan klimaları kullanmanın yöntemi bulunuyor. İzmir Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Ali Kadri Çırak, toplumda lejyoner hastalığı olarak da bilinen klima hastalığına yakalanmamanın, kullanıcıların elinde olduğunu söylüyor. Toplumun genelinin klima kullanmayı bilmediğinden sağlığından olduğunu ve yaz aylarını mutsuz, verimsiz, sürekli hastaneyle eczane arasında geçirdiğine dikkat çeken Başhekim Çırak, nezleyle başlayan rahatsızlığın ilerlediğini vurguluyor. Burunda başlayıp solunum yollarında devam eden işlemler sonucunda akciğerlere belli ısı ve nemde, zararlı maddelerden ve mikroplardan arınmış hava gönderildiğini anlatan Uzm. Dr. Çırak alerjik rinit, astım, KOAH gibi hastalıkları olanlarda bu işlemin yeterince etkin yapılmadığını, havanın sıcaklık ve içeriğinin normal sınırların dışına çıkması durumunda akciğerlerin zarar görebileceğini belirtiyor.
Aşırı sıcaklarda hızlı nefes alıp veren çocuklar, kronik akciğer hastalığı olanlar ve yaşlıların, akciğerlerine uygun özelliklerde hava gönderemediklerinden daha fazla risk altında olduğunu kaydeden Çırak, saat 12.00 ile 16.00 arasında risk grubundaki kişilerin dışarıya çıkmamasına özen göstermesini öneriyor. Aşırı fiziki aktivitelerden sakınmayı da tavsiye eden Başhekim Ali Kadri Çırak, “Bol ve terletmeyen giysiler giyin. Yeterince su için. Alkol veya kahveden uzak durun. Tatile çıkmadan önce mutlaka hekiminize kontrole gidin. Acil durumlarda kullanacağınız ilaçları yanınıza almayı unutmayın.” diye konuşuyor.
Klima esintisine doğrudan maruz kalanların zatürre ve diğer alt solunum yolu enfeksiyonlarına yakalandığını ifade eden Çırak, klimaların vücudun bağışıklık sistemini zayıflatacak bakteriler barındırdığına dikkat çekiyor. Evlerde kullanılan klimaların yılda iki, işyerlerindekilerin ise üç ayda bir hijyenik temizliğinin yapılması gerektiğini vurgulayan Uzm. Dr. Çırak nezle, grip, baş ağrısı, burunda ve genizde kaşıntı, astım ve alerjisi olanların, klimalı ortamlarında uzun süre kalmasının sakıncalı olduğunu söylüyor.
KORUNMA YOLLARI
– Klimanın esintisine doğrudan maruz kalmayın.
– Klimanın filtrelerini evlerde yılda iki, işyerlerinde üç ayda bir temizleyin.
– Klimalara elektrostatik veya hepa filtreler ekleyerek, havadaki alerjenlerin temizlenmesini sağlayın.
– Sağlık açısından klimayı yazın 24- 25 derecede çalıştırın.
– Burun akması ve nezle başlangıcından sonra klimalı ortamlarda bulunmamaya özen gösterin. Ani sıcak ve soğuk iklimlenmeye dikkat edin.
– Hastalığınız ilerlemeden, bir uzman hekime başvurmayı ihmal etmeyin.
– Klima, ortam havasını aşırı nemden arındırır ve tozu süzer. Klimanızın düzenli olarak bakımını yaptırın.
– Ortam ısısını 23-24 dereceye, nemi yüzde 30–50’ye ayarlayın. Klimanın ortamı kurutmasına izin vermeyin.
– Ev içinde bütün odaların birbirine yakın sıcaklıkta olmasını sağlayın. Soğuktan sıcağa, sıcaktan soğuğa geçmek, akciğerleri olumsuz etkiler.
– Aracınızda klima çalışırken dış havayı, özellikle trafiğin sıkışık ve havanın kirli olduğu bölgelerde içeriye almayın.