Psikolojik Bir Rahatsızlık: Suçun İnkarı

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Cumartesi, Mart 20 2021
"Geçmişteki zâlim ve muktedirler, genellikle işledikleri cinayet ve suçları gizliden gizliye yapmış, bazıları çıkardıkları uyduruk kanunlarla, masum insanları idama mahkum etmiş, bazıları muhalif olarak gördüklerini işkence ve fail-i meçhullerle ortadan kaldırmış, bazıları da muhaliflerini başka ülke ve coğrafyalara göç etmek zorunda bırakmışlardır."

Prof. Dr. Muhittin AKGÜL | samanyoluhaber.com
Psikolojij Bir Rahatsızlık: Suçun İnkarı

Bu yazıda, son zamanlarda zaman zaman gündeme gelen güncel bir konuyu ele alacağım. Başlık sizi yanıltmasın, başlıktaki inkârdan kastım, Yüce Yaratıcı ya da herhangi bir kutsalı inkâr değildir. Buradaki inkârın anlamı, kişinin yapmış olduğu herhangi bir suç, günah, cinayet, cürüm, kabahat ve yasak gibi fiil ya da sözleri, yapmadığını ve söylemediğini iddia ederek, bile bile inkâr etmesidir. 

İnkâr, aslında bir tür psikolojik bir rahatsızlıktır. Herhangi çirkin veya utanılacak bir fiili işleyen veya sözü sarf eden kişinin, yaptığının sonucuyla ilgili olarak, üstesinden gelemediği bir durumla karşılaştığında, başına gelecek kötü durumlardan ve bu durumların yol açacağı kötü sonuçlardan kendisini kurtarmak için geliştirdiği, psikolojik bir çıkış ve kaçış yolu ve bir tür savunma mekanizmasıdır. Kişi bu psikolojiyle, kendince başına gelecek tehditleri savmış, tehlikelerden kurtulmuş, böylelikle kendisini geçici bir süreliğine de olsa rahatlatmış olacaktır. 

Zâlim ve suçluların en önemli özelliklerinden birisi de, şüphesiz ki işledikleri suçları inkârdır. Suçlular, dünyadaki imkânlarını, güçlerini, servetlerini ve konumlarını kullanarak zaman zaman bunu başarabilseler de, her şeyiyle arşivlenip önlerine çıkartılan hesap gününde, işlemiş oldukları bu suçlardan asla kaçamayacaklardır. 

Zulüm ve günah, sonuçları açısından katlanılamaz ve oldukça tehlikeli olduğundandır ki, failleri her zaman için inkâra kalkışırlar. Ama bilmezler ki, “kirâmen kâtibin” adındaki görevli melekler, onları her an, hem de 360 derecelik kamerayla gözetlemektedir. Suçlu ve mücrimler, ölüm ötesi hayatta Cehennem ateşini görünce pişmanlıktan pişmanlığa girecek, kaçacak ve sığınacak bir yer arayacak, ama nereye başvururlarsa vursunlar, bütün kapılardan elleri geriye boş döneceklerdir. 

Bu haberler de ilginizi çekebilir