[Prof. Dr. Osman Şahin] Mazlumlar kendi hallerine mi bırakılmışlardır?

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazartesi, Mart 28 2022
Üstad Bediüzzaman Hazretleri İkinci Şua’da iki parçadan oluşan bir soruya verdiği harikulade cevapta çok büyük öneme haiz tespitlerde bulunmaktadırlar.
PROF.DR. OSMAN ŞAHİN 

Üstad Bediüzzaman Hazretleri İkinci Şua’da iki parçadan oluşan bir soruya verdiği harikulade cevapta çok büyük öneme haiz tespitlerde bulunmaktadırlar. Birinci kısımda “Var olan çok sayıdaki çirkinlikler, belalar, musibetler ve ölümler bütün kâinatı kuşatan güzelliklere, rahmete ve adalete aykırı düşmez mi?” sorusu cevaplanmaktadır. 24. Mektup’ta ve ayrıca daha önce yayınlanan "Ondan gelen şerler hayr ve çirkinlikler dahi güzeldir" ve “Belalar ve musibetler umûmi rahmete aykırı düşmüyor mu?” başlıklı yazılarda bu sorunun cevabı detaylı bir şekilde alınmıştır. 

Sorunun ikinci kısmında ise, ilk bölümde delillerle ispat edilen, belalar ve musibetler gibi menfi hadiselerin aslında rahmete aykırı olmadıklarını kabulle beraber, Cemîl-i Mutlak ve Rahîm-i Mutlak ve hayr-ı mutlak olan Zât-ı Ganiyy-i Ale'l-Itlak’ın, nasıl olup da bu bîçare fertleri ve şahısları musibete, şerre, çirkinliğe müptelâ ettiği sorulmaktadır. Burada insanların aklına gelebilecek çok önemli istifhamlar cevaplanmakta ve birçok evham ortadan kaldırılmaktadır.

“Ne kadar iyilik ve güzellik ve nimet varsa, doğrudan doğruya o Cemîl ve Rahîm-i Mutlakın hazine-i rahmetinden ve ihsanat-ı hususiyesinden gelir. Ve musibet ve şerler ise, saltanat-ı rubûbiyetin, Adetullah namı altında ve küllî iradelerin mümessilleri olan umumî ve küllî kanunlarının çok neticelerinden tek tük cüz'î neticeleri olmasından, o kanunlar cereyanının cüz'î muktezaları olduğundan, elbette küllî maslahatlara medar olan o kanunları muhafaza ve riayet etmek için, o şerli, cüz'î neticeleri dahi h

Bu haberler de ilginizi çekebilir