Prof. Dr. Hasan Sözbilir uyardı: Ege'deki fayın kırılmakta olduğunu görüyoruz

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Çarşamba, Mart 5 2025
Prof Sözbilir, Ege Denizi'nde depremlere ilişkin bir belirsizlik evresinin yaşandığına vurgu yaparak "Onlara baktığımızda kuzey doğu uzanımlı bir fayın kırılmakta olduğunu görebiliyoruz" dedi.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Santorini Adası'nda devam eden yer hareketlilikleri hakkında dikkat çeken bir uyarıda bulundu. "Yunan bilim insanlarına göre 20 bini bulan volkanik kaynaklı deprem olmuş durumda. Bunlara 'tremor' deniyor.

Doğrudan bir deprem değil 'depremcik' diye bir sarsıntı diyebiliriz." ifadelerini kullanan Sözbilir, "Oradaki kırılan fayın ne tür bir fay olduğuna dair AFAD'ın çözümleri var. Onlara baktığımızda kuzey doğu uzanımlı bir fayın kırılmakta olduğunu görebiliyoruz" açıklamasını yaptı.

Sözbilir, 28 Ocak günü Ege Denizi'nde sismik hareketliliğin meydana gelmeye başladığını, bölgede yaklaşık 4 bine yakın deprem aktivitesinin olduğunu ifade etti. Bölgede yaşanan depremlerde, hem şiddet hem de sayı olarak azalma yaşandığını bildiren Sözbilir, "Şu anda 15-20, en fazla 50 depremden bahsedebiliyoruz.

Başlangıçta yine çok azdı. 3-5 depremle başlamıştı. Şubat ayı başından itibaren bazı günlerde 400 depreme çıktı. Sonra tekrar azaldı, belli bir düşüşe geçti. O işte birinci evreydi. İkinci evrenin başlamasıyla yeni bir sistem devreye girmiş oldu ama orada da ciddi anlamda bir düşük seviyede gidiyor. Hem deprem büyüklüğü hem de günlük deprem sayısı anlamında. Şu an daha düşük ölçekte bir deprem fırtınası yaşanıyor." söyleminde bulundu.

Bölgedeki faylardan kaynaklı tektonik deprem sayısının azaldığına dikkat çeken Sözbilir, “Volkanik kökenli dediğimiz depremlerin de aktiviteleri söz konusu. Yunan bilim insanlarına göre 20 bini bulan volkanik kaynaklı deprem olmuş durumda. Bunlara 'tremor' deniyor yani doğrudan bir deprem değil 'depremcik' diye bir sarsıntı diyebiliriz. Onlar çok sayıda oldu. Hala da devam ediyor ama daha düşük düzeyde, daha düşük seviyede.” açıklamasında bulundu.

Bu durumun, volkanizmayla tektonik etkinliğin birlikte çalıştığı anlamına geldiğini ifade eden Sözbilir, “Aşağıdaki magmanın hareketleriyle o bölgedeki kabuk yavaş yavaş kırılarak bu stresi ya da baskıyı, basıncı azaltmay

Bu haberler de ilginizi çekebilir