Prof. Dr. Babuşcu: Merkez Bankası yolun sonuna geldi

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Çarşamba, Mayıs 10 2023
Olası yeni hükümetin uygulayacağı ekonomi programının sonuçlarının en erken bir yıl sonra hissedilebileceğini söyleyen Prof. Dr. Babuşcu, bu süreçte sosyal desteklerle halkın rahatlatılmasının planlandığını söyledi. Merkez Bankası’nın artık dayanacak gücü kalmadığını belirten Babuşcu, “KKM, Kılıçdaroğlu’nun eline bırakılmış bir atom bombası” diyor.
Prof. Dr. Babuşcu: Merkez Bankası yolun sonuna geldi
Seçim dönemi boyunca en çok konuşulan konuların başında döviz kuru geldi. Merkez Bankası’nın müdahaleleriyle tutulmaya çalışılan döviz kurunun seçimden sonra hangi seviyelerde olacağına ilişkin çeşitli tahminler yapılıyor. Eski Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcısı ve Başkent Üniversitesi Uluslararası Finans ve Bankacılık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şenol Babuşcu, seçim sonrası beklentileri ve KKM’nin akıbetine dair konuştu. Babuşcu’ya göre Merkez Bankası’nın dayanacak gücü kalmadı.

KURU TUTMA HASAR VERDİ

İktidarın seçim öncesi en büyük çabası kurların yükselmemesi üzerine oldu. Bu hamle ne zaman başladı?

Muhtemelen Ağustos 2022’de bir toplantı yapıldı. Yaklaşık sekiz ay önce yapıldığını tahmin ettiğim bu toplantıda bir karar alındı: “Döviz kurlarının yükseltmememiz lazım, seçime kadar kurlarda sıçrama olmasın. 8-9 ay bu işi götürebilirsek hem enflasyon düşecek hem ekonomi düzelecek.” Böylece her şeyi kura bağladılar. Odak noktası olarak seçtiler. Bu tarihten itibaren Merkez Bankası’nın bir tane görevi oldu. Tek derdi kurların sıçramaması oldu.

Merkez Bankası Kanunu’nda bankanın bir numaralı amacı, fiyat istikrarını sağlamak. Yani enflasyonsuz bir ortam veya düşük enflasyonu sağlamak.

İkinci amacı ise Türk Lirası’nın değerini korumak. İki yıldır birinci amaçla hiç ilgilenmiyorlar. Enflasyon kendi kendine gidiyor.

Bu süreçte ikinci amaca doğru yöneldi. Bunu da yaptı. Eylül ayında kur 18,50-19,00 lira arasındaydı. Şu anda da 20 lira yani 1 lira yükseldi. Kurları 8 ay tutabildiler ama bedeli çok ağır oldu. Daha hissetmiyoruz bedelini ama önümüzdeki dönemde eğer, aynı politikalar sürdürülürse daha da ağır olacak.

Sekiz ay boyunca makro ihtiyati tedbirler adı altında çok sayıda karar alındı. Bir ara saymıştım 15’i geçti. Daha sonra saymayı da bıraktım. Bir de açıklamadıkları tedbirler var. Bankalara yazı ile bildirdikleri var, sözlü olarak bildirdikleri var…

Bu tedbirler kuru baskı altında tutmak için işe yaradı. Ama bankacılık ve finans sistemine ciddi hasarl

Bu haberler de ilginizi çekebilir