Prof. Dr. Atilla Çetin: Türkiye'de sentez tarihçiliği yapılmıyor

Okuma Süresi 3 dkYayınlanma Pazar, Ağustos 9 2015
Eski Osmanlı Arşivi Genel Müdürü Prof. Dr. Atilla Çetin, vefatından hemen önce Yedikıta dergisine verdiği röportajda, tarihçilerin arşivciliğe, arşivcilerin ise tarihçiliğe soyunduğunu belirtti. Çetin, "Türkiye'de sentez tarihçiliği yapılmıyor. Tarihçiliğin ve arşivciliğin yorumculuğa dönmesi lazım." dedi.
Eski Osmanlı Arşivi Genel Müdürü Prof. Dr. Atilla Çetin, vefatından hemen önce Yedikıta dergisine verdiği röportajda, tarihçilerin arşivciliğe, arşivcilerin ise tarihçiliğe soyunduğunu belirtti. Çetin, "Türkiye'de sentez tarihçiliği yapılmıyor. Tarihçiliğin ve arşivciliğin yorumculuğa dönmesi lazım." dedi.

Yedikıta Tarih ve Kültür Dergisi, Ağustos 2015 sayısında hayatını öğrencilere ve Osmanlı arşivine adayan Prof. Dr. Atilla Çetin'in vefatından önce verdiği son röportajını yayınladı. Osman Doğan ve Soner Demirsoy'a tarihçiliğe dair önemli açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Çetin, doğumundan hayatının son anlarına kadarki hayatının önemli anlarını, eğitim mücadelesini, öğretmenlik yıllarını ve en önemlisi de hayatını adadığı arşivcilik macerasını, yaşadıklarını anlattı.

Batıdaki arşivcilikle bizdeki arşivciliği kıyaslayan Prof. Dr. Çetin, "Arşivlere Batı dünyası büyük önem verir. Modern anlamda Osmanlı Devlet Arşivi 1846'da Mustafa Reşid Paşa'nın gayretiyle açıldı. Halbuki ben bir Arapça kitapta gördüm ki, 1826'da, yani bizden 20 sene önce Mehmed Ali Paşa, Kahire Kalesi'nde kocaman bir arşiv binası yapmış; adı da Defterhane. Biliyorsunuz Osmanlılar bazen arşiv anlamında "defterhane" derlerdi." diye konuştu.
Devletin yaşaması için arşivciliğin önemli olduğunu kaydeden Çetin, "İyi işleyen bir arşiv olmazsa siz ne vergi alabilirsiniz, ne vatandaşı askere gönderebilirsiniz, ne de sosyal ya da siyasî düzeni sağlayabilirsiniz. Dolayısıyla, Halil İnalcık'ın da söylediği gibi, büyük devletlerin arşivi vardır; büyüklük iyi işleyen arşiv sayesinde olur." şeklinde konuştu.

Türkiye'deki tarihçilerin monografi tarihçileri olduğunu, bir nevi arşivcilik yaptıklarını kaydeden Çetin şunları söyledi:
"Biz büyük tarihçi değiliz. Bizler sentez tarihçisi değiliz. Bizler monografi tarihçisiyiz, bir konuyu alırız büyüteç altında onu genişletiriz. Bu sentez tarihçiliği olmaz. Biz Batıdakiler gibi, Bernard Lewis gibi sentez tarihçisi değiliz. Önemli olan sentez tarihçiliğidir. Tarihçiliğin ve arşivciliğin

Bu haberler de ilginizi çekebilir