AK Parti Genel Başkan Yardımcısı
Süleyman Soylu,
Ergenekon davasının görüldüğü
Silivri Mahkemesi’ndeki olayların,
CHP tarafından davayı etkilemek için yapıldığını iddia ederek, "Yarın
KCK davasında
BDP’liler, böyle bir kuşatma girişimi ortaya koyarlarsa,
Türkiye’de hukuk devleti ne olur?" diye sordu.
AK Parti
Bursa İl Başkanlığı’nın
Atatürk Kültür ve
Kongre Merkezi'nde düzenlediği 11'inci dönem Siyaset Akademisi programına konuşmacı olarak katılan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, program öncesi gazetecilerin sorularını yanıtladı. Ergenekon Davası’nın görüldüğü Silivri Mahkemesi önündeki gerginliği değerlendiren Soylu, bu olayların hukuk devletine karşı yapılan müdahale olduğunu söyledi. Türkiye’de çok sancılı bir süreci tetikleme girişimi yapıldığını öne süren Soylu, gelişmeleri, Türkiye açısından talihsiz bir başlangıç olarak değerlendirdi. Anayasanın 138'inci maddesinin çok açık ve net olduğunu belirten AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, şöyle konuştu:
"Yürüyen bir davayı etkilemeye yönelik, baskı altına almaya yönelik tüm girişimler 'Anayasa'ya aykırılık' olarak kabul edilir. Henüz kimin suçlu, kimin suçsuz olduğu ortada olmayan, uzun yıllardan beri bekli de Türkiye’nin en önemli siyasal; normal, meşru ve hukuki bir zeminde gerçekleşen davada resmen hakim, savcılar ve hukuk devleti kuşatılmak ve baskı altına alınmak istenmiştir."
Türkiye’nin meşru partisi olan CHP’nin, milletvekillerinin yargıya baskı yaptıklarını iddia eden Soylu,
BDP'lilerin de KCK davasına yönelik benzer 'kuşatma girişimi' ortaya koymaları halinde Türkiye’de hukuk devletinin durumunun ne olacağını sorarak şöyle dedi:
"Dün Türkiye’yi irtica ve laiklik tartışmaları üzerinden gerenler, bunun üzerinden siyasal kimlik sağlamaya çalışanlar, bugün Türkiye’ye Ergenekon davası ve Silivri üzerinden siyasi kimlik tanımaya, oluşturmaya çalışmaktadır. Bu son derece sakat bir anlayıştır. Yıllarca Türkiye’nin irtica ve laiklik üzerinden, darbeler üzerinden, gerginleşmesini sağlayanların parmak izleri Silivri mahkemelerinin önündeydi. Biz oradakilerin suçlu veya suçsuz olduğunu hakim ve savcıların yürüyen davanın sonucunda ortaya koyacakları kararlarla anlayacağız. Bu kararların varlığını önemli ölçüde etkileyecek bir girişim hukuk devletine ve Türkiye siyasetine yönelik çok anlamsız. Türkiye’yi çok farklı bir mecraya sokabilecek girişimin adıdır. Talihsizlik olarak nitelendiriyorum. Bir siyasal irade yanlışlığı, hukuk devletine bir kuşatma olarak değerlendiriyorum."
"HALA KAFAMIZDA SORU İŞARETİ OLARAK KALACAKTI"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, 8’inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın
ölüm raporuyla ilgili bir soru üzerine neden ölüm tarihinde
otopsi yapılmadığının sorulması gerektiğini söyledi. Soylu,
"Bir milleti endişe içerisinde bırakmak bu millete yapılan büyük bir haksızlıktır. 'Sizin cumhurbaşkanınızı istesek öldürebiliriz' imasında bulunmak 'Demokrasiye kast etmek' demektir. Türkiye son 10 yıldaki demokratik gelişmeleri yaşamasa belki bu bizim kafamızda hala soru işareti olarak kalacaktı" dedi.