Çiçek, aralarında
TOBB'un da bulunduğu
sivil toplum örgütlerince oluşturulan
Anayasa Platformu'nun,
Diyarbakır'daki ''
Türkiye Konuşuyor Toplantısına katıldıktan sonra TOBB Başkanı
Rifat Hisarcıklıoğlu ve Anayasa
Uzlaşma Komisyonu üyeleriyle Diyarbakır
Ticaret Borsası Başkanı Fahrettin Akyıl'ı ziyaret etti.
Akyıl ve Hisarcıklıoğlu, Çiçek ile
komisyon üyelerine
gümüş kahve takımı
hediye etti.
Daha sonra tarihi Ulu
Cami ile Hasanpaşa ve Sülüklü hanlarını gezen Çiçek, gazetecilerin anayasa çalışmaları ile ilgili sorularını yanıtladı.
Çiçek, çalışmalar sırasında başka konulardaki soruları yanıtladıkları takdirde bu toplantıların gölgede kaldığını belirtti.
Cemil Çiçek, kendilerinin anayasa konusunu öne çıkarmak istediğini ifade ederek, şunları söyledi:
''Gündemde biliyoruz başka cazip
manşet konular var. Şayet diğerlerinden arta bir şey kalırsa, biz de burada biraz fiyakalı laf edersek anayasa konusu gündeme geliyor. Bunun önünü kesmenin yolu (Gittiğimiz yerde sadece anayasayı konuşalım, vatandaşın bu konudaki katkısını talep edelim, desteğini talep edelim, duyan duymayan hesabı, bunları konuşalım) dedik. Şimdi anladığım kadarıyla bunların dışında başka şeyleri soracaksınız, bunların bir kısmı bitmiş, doğru, yanlış, size göre, başkasına göre... Oraya dönüyoruz, o da buraya gelişimizi biraz anlamsız kılıyor.''
''Benim şapkam konuşmuyor, kendim konuşuyorum''
Çiçek, bir gazetecinin ''BDP'lilerin, anayasada
demokratik özerklik ve anadilde eğitim konularının yer alması ile ilgili talepleri var. Komisyon başkanı olarak değil,
TBMM Başkanı olarak görüşünüzü soruyorum, bunları nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusunu, ''Benim şapkam konuşmuyor, kendim konuşuyorum. İster meclis başkanı, ister komisyon başkanı neticede konuşan Cemil Çiçek'tir''diye yanıtladı.
Bu görevi üstlendiği günden bu yana anayasanın içeriği ile ilgili bir şey söylemediklerini, çünkü bunun ''telkin'' anlamına geleceğini belirten Çiçek, partilerin bu konuda kendi görüşlerini dile getirdiğini söyledi.
''Bu benim anayasam değil, bizim anayasamız olacak''
Çiçek, nisan ayı sonuna kadar vatandaşların görüşlerini de alacaklarına işaret ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''İçerik ile ilgili bir şey söylemedik, genel yaklaşımları söyledik. Nedir o? Demokratik bir anayasa. Belli ki bugünkü anayasaya nazaran daha ileri bir
demokrasi, daha güçlü bir demokrasi istiyoruz. Devletin kurumları arasındaki görev,
yetki ve sorumlulukların dengeli bir şekilde olmasını istiyoruz. Neden? Yaşadığımız tecrübelerden yola çıkarak. Vatandaşlarımızdan, sivil toplum kuruluşlarından, meclis dışındaki siyasi partilerden, akademisyenlerimizden..Herkesin görüşlerini böylece derleyip, topladıktan sonra mayıs başından itibaren anayasanın ilkelerini ve bir
taslak metni ortaya çıkaracağız. Bu benim anayasam değil, bizim anayasamız olacak. Yani bunun içerisinde ben de varım, siz de varsınız, başkaları da var. Herkesin ortak mutabakatını sağlayacak bir taslak metni yazacağız inşallah. Daha sonra bu metni tekrar kamuoyunun bilgisine sunacağız. (Ey vatandaşlarımız, ey kuruluşlar; sizden aldığımız görüşler çerçevesinde böyle bir taslak metin hazırladık, siz buna ne diyorsunuz, neresini beğenmiyorsunuz, neresini eksik buluyorsunuz, neresi nasıl olursa daha iyi olur?) diye bir
tartışma daha başlatacağız. Bu ne kadar sürer, ona arkadaşlarımızla birlikte karar vereceğiz. Sonra bu görüşleri bir daha da değerlendirdikten sonra da
teklif haline getirip inşallah meclise 4 parti olarak sunacağız. Zaten işin en kolay kısmı meclisteki kısmıdır, zor olan kısmı ondan evvelki kısımlardır. Sonra da halkın oylarına sunacağız. Programımız bu.''
-''Bu defa yapmalıyız''-
Sabah yapılan toplantıdaki konuşmasında kullandığı ''Siyaset kurumu ülkenin sorununu çözemezse, gece baskıncılarına iş çıkar'' cümlesinin farklı yönlere çekilebileceği yönündeki bir soruya ise Çiçek, şu yanıtı verdi:
''Farklı yönlere çekmeyiniz, onun anlamı bellidir. Bugünkü anayasalar
darbe anayasalarıdır, darbeler de gece yapılır, gündüz 11.00'da yapılmıyor. Gayet açıktır, darbe yoluyla anayasa yapımından şikayet ettiğimize göre hep beraber bu defa usulüne uygun yapalım. Gündüzün aydınlığında yapalım, gecenin karanlığında değil.''
Çiçek, ''Bu kez de anayasa yapılamazsa ne olur?'' sorusuna, ''Onu düşünmek bile istemem, bu defa yapmalıyız'' yanıtını verdi.
AA