Buna göre, milletvekilinin tutuklanması zorlaştırılacak. Dokunulmazlığın tek istisnası 'ağır cezayı gerektiren suçüstü hali' olacak. 'Din, vicdan ve inanç hürriyeti' önerisiyle kamudaki başörtüsü yasağının da kaldırılacağı düşünülüyor. Anayasa Uzlaşma Komisyonu çalışmalarını sürdürürken partiler yeni Anayasa için önemli yenilikler öneriyor. Bu kapsamda AK Parti'nin önerileri dikkat çekerken milletvekili dokunulmazlığını düzenleyen maddenin de yenilenmesi öngörülüyor. Mevcut Anayasa'nın 83. maddesi yasama dokunulmazlığını düzenlerken, 'seçimden önce soruşturmasına başlanmış olmak kaydıyla' devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmaya yönelik suçlarda milletvekili dokunulmazlığı işlemiyor. Halen tutuklu olan milletvekilleri de bu hükme göre cezaevinde bulunuyor. Uzlaşma Komisyonu, henüz yasama dokunulmazlığı maddesine gelmezken, AK Parti bu konudaki görüşünü belirledi. Buna göre milletvekili dokunulmazlığının tek istisnası 'ağır cezayı gerektiren suçüstü hal' olacak. Bu durumda hiçbir milletvekiline ağır cezayı gerektiren bir suçu işlerken suçüstü yakalanmazsa dokunulamayacak. Anayasa'nın bu şekilde değişmesi halinde hâlâ cezaevinde tutuklu milletvekili varsa tahliye olacaklar. Uzlaşma Komisyonu'nun AK Partili üyelerinden İstanbul Milletvekili Mustafa Şentop, tüm dünyada ve Türkiye'nin 1982 dışındaki anayasalarında yasama dokunulmazlığında sadece 'ağır cezalık suçüstü hal' olduğunu söyledi. Mevcut Anayasa'daki bu yanlışı düzeltmek istediklerini, ancak bu düzenlemeyi özel olarak mevcut tutuklu vekiller için yapmayacaklarını vurgulayan Şentop, "Ama madde bu şekilde Anayasa'ya girerse tutuklu milletvekilleri de yararlanır ve tahliye olurlar" dedi. Komisyona sunulan madde önerileri içinde başörtüsü yasağını kaldırabilecek bir madde de bulunuyor. AK Parti'nin 'Din, vicdan ve inanç hürriyeti' başlıklı önerisinde, "Kimse dinî inanç, düşünce ve kanaatlerinden ve inancının gereklerini yerine getirmekten ya da getirmemekten dolayı kınanamaz, suçlanamaz ve farklı bir muameleye tâbi tutulamaz" ifadesi yer alıyor. Bu ifadenin kamuda başörtüsü yasağını kaldıracağı düşünülüyor. İktidar partisi, üniversitelerdeki başörtüsü sorununu ise "Devlet, eğitim ve öğretim alanındaki görevlerini yerine getirirken, eğitim ve öğretimin ana ve babanın dinî ve felsefî inançlarına göre yapılmasını isteme hakkına riayet eder" cümlesiyle çözmeyi planlıyor. AİLE KURUMU KORUMAYA ALINIYOR AK Parti'nin önerilerinde 'ailenin korunması' başlıklı madde ayrı bir önem taşıyor. 'Aile ve evlilik kurumu ile annelik ve babalık haklarının devletin koruması altında' olduğunu vurgulayan AK Parti, "Aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbiri alır, teşkilatı kurar." ifadesini Anayasa'dan çıkarıyor. Bunun yerine, "Devlet, insan neslinin sağlıklı devamı, çocukların ve gençlerin gelişimi ve maddi ve manevi varlıklarının korunması için gerekli tedbirleri alır." cümlesini koyuyor. Aile planlamasının Anayasa'dan çıkarılması ile Başbakan Erdoğan'ın üç çocuk isteğine de zemin hazırlanmış oluyor. AK Parti'nin önerisinde, "Her çocuğun anne ve babasını bilme ve ebeveynin de çocuklarla ilişkisini sürdürme hakkı vardır." ifadesi de dikkat çekiyor. 'Anne-babasını bilme' konusuna özel vurgu yapan AK Partililer, bu ifadenin sperm bankalarından babasız hamile kalınması veya gen teknoloji ile genetik kopyalama sistemine ahlaki ve anayasal sınır getirmek istediklerini kaydediyor. AK Parti'nin önerisinde ayrıca "Küçüklerin bakım ve eğitimi anne ve babanın hakkı ve ödevidir. Devlet bu hak ve ödevin yerine getirilip getirilmediğini denetler." ifadesi de yer alıyor. AK Parti'nin sunduğu teklifler arasında 'seçim kanunlarında yapılan değişikliklerin bir yıl içinde yapılacak seçimlerde uygulanmayacağı' yönündeki maddenin kaldırılması da yer alıyor.