Bakan Yılmaz,
Bingöl'de kurum müdürleri ve muhtarların katıldığı bir program düzenledi.
Programa Bingöl Valisi Mustafa Hakan Güvençer, Belediye Başkanı
Serdar Atalay ve Emniyet Müdürü Ahmet Akbal da katıldı.
Cevdet Yılmaz, basına kapalı gerçekleşen toplantının sonunda açıklama yaptı.
Toplantıda sıkıntıların dile getirildiğini aktaran Bakan Yılmaz, bu tür toplantıların daha derinlemesine devam edeceğini söyledi.
Bakan Yılmaz, bir gazetecinin,''
Avrupa'daki
ekonomik kriz Türkiye'nin ekonomisini ve
büyümesini ne derece etkiler? Bu kriz Amerika'da olduğu gibi teğet mi geçecek?" şeklindeki sorusu üzerine şunları söyledi: "Geçmişte dünyada kriz olmazdı, Türkiye'de kriz olurdu.
2001-2002'ye baktığınız zaman o dönemlerde dünyada kriz yoktu, Türkiye'de kriz vardı. Şimdi tam tersi bir
manzara görüyoruz. Dünyada en gelişmiş, en güçlü dediğimiz ekonomilerde bile bir kriz yaşanıyor.
Ama çok
şükür Türkiye, bütün dünyanın örnek gösterdiği bir performans sergiliyor ekonomik büyümede. Geçen sene yüzde 8,9 büyüdü Türkiye'nin ekonomisi. Bu senede ilk 3 çeyrekte yüzde 11 gibi bir
dünya rekoru kırdık.
Dünyanın en yüksek büyüme hızını 2011 yılının ilk 3 çeyreğinde Türkiye sağladı ekonomik büyümede. Yüksek hızda büyümeye devam edecektir. Bu istihdama da yansıyor. Bu açıdan ve sosyal açıdan çok önemli. İhracatımız artıyor, yatırımlarımız devam ediyor.
Kamu yatırımları olsun, özel
sektör yatırımları olsun devam ediyor. Türkiye
siyasi istikrarıyla, mali istikrarıyla, sağlam bankacılık yapısıyla, dinamik
girişimci gücüyle hızlı bir şekilde
kalkınmaya devam ediyor. Mal ticareti olsun, turizm olsun,
sermaye hareketlerinde olsun, dünya ile ilişkili olan bir ekonomimiz var.
Avrupa'da meydana gelen sıkıntılar, bunların izleyeceği seyir bizim de dikkatle takip ettiğimiz bir hadise. Çünkü Türkiye'de ihracatın yüzde 50'si Avrupa'ya yapılıyor. Burada ortaya çıkacak sorunlar, mutlaka ticaretimizi etkileyecektir.
Belli etkiler de bulunacaktır. Fakat son krizde de gördük ki, Türkiye'ye dönük bu etkiler yapısal bir tahribat oluşturmuyor, konjonktürel etkiler yapıyor. Yani dönemsel etkiler yapıyor. Bir miktar ticaretimiz azalabilir, bir miktar başka olumsuzluklar olabilir fakat Türkiye'nin temelleri sağlam. Yapısal olarak çok şükür iyi durumda.
Çok ülkede olmayan siyasi istikrar Türkiye'de var. Birçok ülkede olmayan mali istikrar Türkiye'de var. Borçlarımızın milli gelire oranı oldukça düşük düzeylere inmiş durumda. Kamu açıklarımız düşmüş durumda. Birçok ülkede olmayan bir bankacılık sistemi var. Türkiye'yi sağlam bir sisteme oturtmuş durumdayız. İyi bir
kontrol mekanizmamız var.
Dolayısıyla bankacılık sistemimizde riskler en düşük düzeyde. Bütün bunlara baktığınızda Avrupa veya Dünya'nın diğer yerlerinde olabilecek gelişmeler mutlaka yakından izlememiz gereken gelişmelerdir. Bize belli oranda etkileri olabilecek gelişmeler.
Ama böyle Türkiye'yi ürkütecek düzeyde gelişmeler olarak da kesinlikle bakılmamalı. Türkiye ekonomisinin temelleri sağlam. Bu tür gelişmeler olur. Bunların etkilerine göre hükümetimiz gerekirse gerekli tedbirleri alır, ilave şeyler yapar ve Türkiye ekonomisi yine yoluna devam eder. Bizim
2023 vizyonumuz ortada.
Türkiye, dünyada 10 büyük ekonomi arasına girmeyi hedefliyor. Bu sadece geçmişimize göre daha iyi performans göstermenin ötesinde, rakiplerimizin üstünde performans göstermemiz gerektiren bir vizyon. Dolayısıyla dünyadaki ortalamanın, Avrupa'daki ortalamanın oldukça üzerinde bir büyüme performansıyla inşallah yolumuza devam edeceğiz."