Dışişleri Bakanı Ali
Babacan,
İsrail Kara Kuvvetleri Komutanı
Tümgeneral Avi Mizrahi'nin açıklamalarının,
Türkiye-İsrail ilişkilerinin hassas dönemden geçtiği bugünlerde faydalı olmadığını belirterek, bu beyanat konusunda İsrail tarafından kapsamlı açıklama beklediklerini kaydetti.
Yemen,
Bahreyn ve Litvanya'yı kapsayan turuna çıkmadan önce
Esenboğa havaalanında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Babacan, Mizrahi'nin son açıklamaları hatırlatılarak, "İsrail tarafından tatmin edici bir yanıtın alınıp alınmadığının" sorulması üzerine, İsrail'in bu açıklamayla ilgili herhangi bir doğrulama ya da yalanlamayı henüz net şekilde yapmadığını bildirdi.
Babacan, sadece İsrail
savunma kuvvetlerinin basın sözcüsünün;
14 şubat cumartesi günü komutanın söyledikleri ile aralarına mesafe koyduklarına yönelik açıklamasını anımsattı.
Babacan, "Önümüzdeki günlerde daha detaylı ve kapsamlı bir açıklama olsa iyi olur diye düşünüyoruz" diyerek, kara kuvvetleri komutanının sözlerinin, iki
ülke ilişkilerinin hassas dönemden geçtiği bugünlerde faydalı olmadığını kaydetti.
"Olayları bu tür açıklamalarla tırmandırmak gayet kolaydır" diyen Babacan, Mizrahi'nin açıklamasına gerekli tepkinin çeşitli seviyelerde verildiğini vurguladı. Türkiye olarak beklediklerini ve İsrail tarafının daha kapsamlı bir değerlendirme yapmasını arzu ettiklerini bildiren Babacan, bunun yanı sıra gerek Tel Aviv'deki
Türk Büyükelçiliği gerekse Ankara'daki İsrail Büyükelçisinin iki ülke Dışişleri Bakanlıkları ile temaslarına yoğun şekilde devam ettiklerini, ancak bu temaslara özel bir anlam yüklemek gerekmediğini ifade etti.
Ermenistan ile
Azerbaycan arasındaki müzakerelerin gidişatı ve Ermenistan Cumhurbaşkanı
Serj Sarkisyan'ın Karabağ konusunda yaptığı son açıklamaların hatırlatılması üzerine de Babacan, bu sürece zarar verecek beyanatlardan kaçınılması gerektiğini bildirdi. Türkiye olarak Minsk Grubu'nun da içinde bulunduğu bu müzakere sürecine ivme kazandırılmasını çok önemsediklerini belirten Babacan, bu çerçevede gerek grup, gerekse ilgili ülkelerle temasları sürdürdüklerini kaydetti.
Üç ülkeyi kapsayan tur hakkında da bilgi veren Babacan, Yemen ve Bahreyn ile güçlü ve köklü tarihi bağlar bulunduğunu, zor bir dönemden geçen Orta Doğu'nun 2009 yılında yeni gelişmelere gebe olduğunu, görüşmelerde de ikili ilişkilerin yanı sıra bölgesel konuları ele alacaklarını bildirdi.
Babacan, Yemen ve Bahreyn'in ardından Litvanya'ya geçeceklerini, burada ikili ilişkilerin yanı sıra Türkiye'nin AB üyelik sürecinin ve diğer bölgesel konuların ele alınacağını belirtti.
Babacan, Baltık ülkelerinin AB'ye yeni üye ülkeler olduğunu, Türkiye'nin, bu ülkelerin NATO'ya üye olmalarına
destek verdiğini, şimdi de aynı desteği AB üyelik sürecinde bu ülkelerden aldığını söyledi.