MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Mecliste basın toplantısı düzenledi. Vural, Cumhurbaşkanının gerçek gündemden uzaklaştığını ifade etti. "Cumhurbaşkanı Türkçe ile felsefe yapılmaz diyerek Türkçe düşmanlığı ortaya koymuştur." diyen Vural, bu açıklamayı çok yadırgadığını belirterek "Bu güzel milletimiz Türkçe konuşuyor. Türkçe'yi dışlamak, hor görmek, kimsenin haddi değildir." dedi. Bu açıklamaların ırkçı açıklama olduğunu savunan Vural, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çelişkili açıklamalarını izlettirdi. "Bir Başbakan iki Erdoğan. Bu Erdoğan felsefesidir." ifadelerini kullandı. Vural, "İngilizce AVM'leri, Trump towers'ları Ya Allah Bismillah ile açan siz değil misiniz?" diye sordu.
"Türkçe Olimpiyatlarını düzenleyenlere teşekkür eden sen değil miydin?" diyen Vural, iyi Erdoğan felsefesi yapıldığını söyledi. Daha sonra Vural, Erdoğan'ın videolarından örnekler izlettirdi. "Bir Başbakan iki Erdoğan'ın dördüncü versiyonu çıktı." dedi. Cumhurbaşkanının Türkçe ile uğraştığını, Türkçeye saldırdığını belirten Vural, "Türkçe'ye düşmanlık, felsefe, bilim dili olmaz anlayışı, bu milletin dilini inkar, milleti inkardır." diye konuştu.
Milli İrade Platformunun gazetelere verdiği ilanları eleştiren Vural, "Haram paralar aklanırken, makul şüphe çıkarken, Alo Fatih olurken, silahın iradesiye bu milletin geleceği üzerine müzakere edilirken bu milli irade platformu neredeydi." diye sordu. "İradenizi üstünlerin iradesine teslim etmeyin." diyen Vural, platform üyelerinin maskelerini çıkarıp doğrudan siyaset yapmalarını istedi. Vural, vazo kırma hikayesinden Erdoğan'ın cevap verme felsefesini anlattı.
AK Parti'nin bir Amerika projesi olduğu iddialarıyla ilgili Vural, bu iddiaları ortaya atanlara AKP'nin cevap vermesi gerektiğini söyledi. İsrail'in güvenliğini oluşturma politikalarında AKP'nin en büyük rolü oynadığını savundu. 16 yaşında Konyada bir çocuğun tutuklanmasıyla ilgili bir soruya Vural, "Bu şekilde hemen tutuklamak, gözdağı vermek, siyasi amaç kokan bir tavırdır. Siz değil miydiniz taş atan çocuklarla ilgili cezaları indiren? Sulh Ceza Hakimlikleri siyasi amaç için kullanılmaya başlandı. Hepimizi tutuklayabilirler, çünkü hepimiz makul şüpheliyiz." dedi.
Tutuklamaya tepki gösteren Vural, "'Ona dokunan yanar, ona söz söyleyen yanar' tehdidi millete gösterilmesidir. Yargı bu şekilde çalışmaz, vicdana sığmaz. Sulh Ceza Hakimleri ak savcı, ak hakim konumuna gelmiştir." diye konuştu.
AKP’li Milletvekili Mustafa Ataş’ın, Çemişgezek ilçesinde TOKİ tarafından alt gelir grubuna yapılan konutlardan ev aldığını ortaya çıkaran DHA Tunceli muhabiri Ferit Demir’in, Tunceli Devlet Hastanesi’nde çalışan eşi Ülkeye Demir'in görevden alınmasıyla ilgili bir soruya ise Vural, "Zulüm devam ediyor. Hedeflerinde bütün insanlar vardır. Kendileri ile birlikte olanlar dost; eleştirenleri düşman olarak görüyorsanız, düşman olarak hepimizi yok etmeye çalışıyorlar. Bu da tipik bir örneği. Hayatın her alanında yaşıyoruz. Makul şüphenin amacı meşruiyet kılıfı altında diktatörlüğe geçişi yaşıyoruz. Diktatörlüğün yansımasıdır. Milli İrade Platformu bu konuda ilan verirse daha iyi olur." karşılığını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Davutoğlu arasındaki fikir ayrılığı iddialarıyla ilgili Vural, Davutoğlu'nun yolsuzlukla ilgili verdiği mesajların hedefinin kim olduğunu sordu. Davutoğlu'ndan tıkanan yargı sürecini açmasını istediklerini belirten Vural, bunun Türk siyaseti açısından önemli olduğunu vurguladı.
Zaman Gazetesi Genel Müdürü Ekrem Dumanlı'nın 2 makale, 1 haberden yargılanmasıyla ilgili Vural, "Rezalet. Tedbirli olun. Yazdıklarınız aleyhinize delil olarak kulanılabilir. Kameraman arkadaşlarım, yakında niye çektiniz, talimatla mı çektiniz diye suçlanabilirsiniz. Hele bir de soru sormuşsunuz. 'Ne amaçla bu soruyu sordunuz, darbe amaçlı mı sordunuz, hükümetin çalışmalarını engellemek için mi sordunuz?' diye hepimiz sorguya tabi tutulabiliriz." dedi.
Vural, Cumhurbaşkanlığı sarayının odalarında ne olduğunu, kimlerin çalıştığının parti temsilcilerinden oluşacak Mecliste kurulacak komisyonla incelenmesini talep etti.