Türk, BDP'nin anayasa değişikliği konusunda
destek verdiği taktirde bölgedeki oyunun yüzde 95'lere çıkacağını ifade etti.
Aksiyon dergisine konuşan
Ahmet Türk, Meclis'te görüşülen anayasa değişikliği paketi ve
referanduma ilişkin çarpıcı açıklamalar yaptı. Röportajda Türk, sorulara şöyle
cevap verdi:
-"
Anayasa değişikliği paketi, Meclis'te oylanıyor. Paketi genel olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?"
Biz tümden bir anayasa değişikliğinden yanayız. Anayasanın ruhu, mantığı değişmedikçe maddelerini değiştirmekle çok fazla bir mesafe alamazsınız. Çünkü özüne dokunmuyorsunuz. Statükonun,
vesayet rejiminin aşılması için bazı değişiklikler mutlaka gereklidir. Ben bunlara katılıyorum. Ama burada çok samimi görmüyoruz
iktidarı. Yoksa karşı olduğumuzdan değil. Sonuçta değişen maddeler eski halinden daha demokratik olacak. Onu kabul ediyoruz. Ama burada şu var; fikrin, düşüncenin hâlâ
yasak olduğu bir yerde
demokratikleşme için bunları yapıyorum diyemezsiniz. Hükûmet anayasanın tümünü değiştirme şansına sahip değilim diyor. Keşke, düşüncelerinden dolayı mahkûm olanlar ile
taş atan çocuklar hakkındaki
düzenleme önce yapılsaydı. O zaman anayasa değişikliklerini
demokrasi çabası olarak değerlendirirdik.
Mehter takımı gibi bir adım ileri iki adım geri attığınız zaman sorunu çözemezsiniz. Bir proje etrafında gerçekten ilkeli bir duruşla nelerin yapılması gerektiği konusunda ikna edici olmalısınız. İşte biz bunu göremiyoruz.
Anayasa değişikliğini destekleyip desteklememe konusunda da gerçekten demokrasiyi hedefleyen, yurttaşların hak ve özgürlüklerini esas alan bir mantıkla yaklaşılmadığı için bir güvensizlik oluyor. Yoksa anayasanın eskisi ile mukayesesini yapmıyoruz." diye cevapladı
-BDP, Anayasa değişikliğine destek vermeyerek
MHP ve
CHP ile aynı çizgide yer aldı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Mesele böyle değil. Biz MHP ve CHP'nin çizgisini çok iyi biliyoruz; onların çizgisine düşme gibi bir durum yok. Burada demokrasi ve kucaklayıcılık adına yapılması gerekenler yapılmıyor.
Türkiye'de hâlâ yüzde 10
barajı var. Bu baraj, farklı seslerin, farklı düşüncelerin parlamento içinde temsil edilmesine bir engel. Dünyanın hiçbir yerinde yüzde 10 barajı yok. Bizim arkadaşlarımız bunun doğru olmadığını söyledi. Ama iktidar partisi barajı düşürmekten yana değil. Türkiye'de 7-8 ilde birinci çıkan bir partinin önünü kapatarak demokrasiyi savunuyorum diyemezsiniz. Gerçekten biz de rahatsızız yani CHP ve MHP ile oy kullanırken aynı noktada olmaktan. Biz de bunun hesabını yapıyoruz. Ama nedenlerimiz ortada. Biz barış ve demokrasi adına çok ciddi adımlar atılmadığı için bu nokt
adayız. Tabiî ki bunun sıkıntısını da yaşıyoruz. Bunu halkımıza da anlatamayız.
-Anayasa paketi büyük bir ihtimalle referanduma gidecek. Referandumdan nasıl bir sonuç çıkar?
Zaten,
AK Parti referandumu göze alarak bu yola çıktı. BDP desteklese bile referanduma gider. Bence referandum ortada.
-Sizin oyunuz ne olur?
Siyasi yasaklı olsam da ben partimle eş güdümlü çalışırım. Partimin kararlarına uyarım. Ama şunu söyleyebilirim; BDP destek verdiği takdirde bölgede
oy oranı yüzde 95'lere çıkar.
-BDP'nin tavrı değişir mi?
Güvensizlik ortadan kaldırılıp bazı iyileştirmeler yapılırsa referandum konusunda daha aktif bir çalışma içine girebilirler. Ama bu olmadığı taktirde ben bu desteğin olacağını sanmıyorum.
-Aslında bu BDP için de bir demokrasi sınavı değil mi? Türkiye partisi olmak isteyen bir siyasi parti, demokratikleşmeye hayır derse bu iddiasını nasıl ispatlar?
Aslında BDP bir Türkiye partisi.
Kürt sorununu gündemine aldığı için ona Türkiye partisi değil demek haksızlık. O zaman bu sorunu inkâr eden partiler de Türkiye partisi değil. Veyahut bölgede oy alamayanlar da Türkiye partisi değil. Bu parti batıda CHP'den daha çok oy alıyor. Aslında BDP, CHP'den daha çok Türkiye partisi. Şimdi
Türkiye Partisi olmak için illa ki Türkleşmek mi gerekiyor? Biz bütün halkların sorunlarını gündemimize alan bir partiyiz. Ha eksiklik olabilir. Belki de mesajlarımız çok iyi anlaşılmadı. Ama bizim önümüzü tıkayan bir baraj var. Yüzde 5 olsa barış ve demokrasiye inanan aydınları aday gösterir ve onları da yanımıza alırız. Ama böyle bir imkânımız yok. Türkiye partisi olmanın önünde engel biz değiliz, bizi yüzde 10'a mahkûm eden mantıktır. Baraj inerse farklı kesimlerden -Alevilerden, emekçilerden, aydınlardan- Türkiye'nin vitrini olacak bir kadroyu oluşturabiliriz.
-Böyle olursa CHP'nin soldaki boşluğunu doldurabilir mi BDP?
Sol bir gelenekten geliyoruz. Türkiye'deki demokrasi güçleri ile her zaman
dayanışma içinde sorunları çözebileceğimize inanıyoruz. Kürt sorununu çözmek istiyorsak Kürtleri yalnızlaştırmamalıyız. Daha güçlü bir birliktelik oluşturabiliriz."
(CİHAN)