Seçmeni bile Baykal'a inanmıyor

Baykal, "Türkiye'nin en güvenilir siyasetçilerinden biriyim" demişti.

Seçmeni bile Baykal'a inanmıyor

CHP'lilerin yüzde 34'ü yeni parti, yüzde 59'u lider istiyor. Yüzde 65'e göre parti, yüzde 40'a göre lider yeterli. 'Biz kazanırız' diyenlerse yüzde 45'teydi Dünkü bölümde AKP oylarının demografik dağılımını yaparken kullandığımız grafikleri hatırlar ve CHP oylarının demografik verilere göre dağılımlarını özetlersek: Erkeklerin yüzde 19'unun, kadınların yüzde 21'inin oyunu almıştır. 28 yaş altı seçmenin yüzde 18'i, 28- 44 yaş grubunun yüzde 19'u ve 44 yaş üstü grubun yüzde 21'inin oyunu almıştır. Ortaokul ve altı eğitimlilerin yüzde 14'ünün, lise eğitimlilerin yüzde 25'inin, üniversite ve yüksek eğitimlilerin yüzde 42'sinin oyunu almıştır. Hanedeki kişi sayısının bir-iki kişi olduğu seçmenlerin yüzde 25'inin, üç-beş kişi olduğu seçmenlerin yüzde 22'sinin, altı-sekiz kişi olduğu seçmenlerin yüzde 11'inin, dokuz kişiden fazla olduğu seçmenlerin yüzde 6'sının oyunu almıştır. yoksul dilimdeki seçmenlerin yüzde 8'inin, ikinci gelir dilimindeki seçmenlerin yüzde 15'inin, orta gelir dilimindeki seçmenlerin yüzde 22'sinin, orta üstü dördüncü gelir dilimindeki seçmenlerin yüzde 33'ünün ve en yüksek gelir dilimindekilerin yüzde 50'sinin oyunu almıştır. (Gelir dilimlerinde, 300 YTL altı, 301-700 YTL, 701-1200 YTL, 1201-3000 YTL ve 3001 YTL üstü kullanılmıştır.) Yalnızca bu beş bilgi bile CHP'nin probleminin ne olduğunu çok açık göstermektedir. Sol, sosyal demokrat düşüncenin birinci ilkesi ezilenlerin yanında olmaktır. Daha derin analizlere gerek olmaksızın görülmektedir ki CHP modernizasyona katılmış ve kazanmışların, artık yerleşik olmuşların, sistemin kazananlarının partisi haline gelmiştir. Cumhuriyet mitinglerinin açıklaması Cinsiyet, yaş, eğitim ve parti tercihine bir arada bakıldığında (Tablo 1), CHP'nin açmazı daha da net görünmektedir. 44 yaş üstü üniversite mezunu kadınların yüzde 72'si, erkeklerin yüzde 55'i CHP seçmenidir. Bu rakamlar, Cumhuriyet mitinglerindeki görüntülerin de açıklamasıdır. Gençlerin ortaokul ve altı eğitimlilerinden AKP'nin aldığı oy kadınlarda yüzde 62'ye ulaşırken, CHP oyu yüzde 10'dur. Yine ortaokul altı genç erkeklerde AKP oyu yüzde 54, CHP oyu yüzde 10 ve MHP oyu yüzde 20'dir. Bölgelere göre oy dağılımında, üç büyük ilin karakteri net olarak görünebilmesi amacıyla yedi bölge ve üç büyük il dağılımı kullanılmıştır (Tablo 2). CHP kırlarda neredeyse yok olmuş, özellikle bazı bölgelerde yok sayılacak seviyelere inmiştir. Örneğin Güneydoğu'nun tümünde yok olurken İç Anadolu ve Akdeniz'de de MHP'nin etkisiyle çok küçülmüştür. CHP oyunun, kendi toplamı içinden bölgeler ve üç büyük il dağılımına bakıldığında partinin büyük kentlere ve Marmara'ya sıkışmış olduğu görülmektedir. Güneydoğu niye sildi? Güneydoğu Bölgesi'ndeki CHP yok oluşu ise doğrudan Kürt sorununa partinin bakışından kaynaklanmaktadır. Eylül 2006'da aynı örneklem tekniğiyle yapılan 'Toplumsal Yapımız' araştırmasında, politik tercih dağılımının bugün gerçekleşen tabloyla tümüyle benzer olduğu dikkate alınarak, o araştırmanın bir verisini burada hatırlatmak isteriz. Yurttaşların 'hissettikleri etnik kimlik' üzerinden siyasi tercihlerin dağılımı tabloda görülmektedir. Tablo 3'ten görüldüğü gibi Kürt ve Zaza kökenli yurttaşların oy tercihlerinde CHP yüzde7'ye düşerken AKP oyu yüzde 36'dır. CHP'nin demokrasi sorunu etrafındaki tartışmalarda özgürlük karşıtı tutumu, nerdeyse Kürtlerin varlığını kabul etmeyerek 'bölge halkı' söylemine dönüşü bu sonucu doğal kılmaktadır. Bu tablodaki bir başka altı çizilmesi gereken nokta Kürtler ve Zazalarda DTP oyu yüzde 46, AKP oyu yüzde 36'dır. Sorun liderden daha derin Tüm bu analizlerden çıkan temel bir sonuç vardır. CHP bir kesim ya da bölgede zayıflama içinde değil, tümüyle belirli kümelere ve coğrafyaya sıkışmış durumdadır. Bugünlerde yoğun olarak tartışılan bu sorunun çözümü de bazı kadroların değişimiyle sınırlı olarak yapılamayacak kadar kökten değişiklik ihtiyacı göstermektedir. CHP, tüm vizyonunu ve programını yenileyerek, tüm siyaset tarzını değiştirerek ve örgütü, kadrosunu tümden yeniden yapılandırarak ancak yeni ve halkın güvenine ulaşabilir bir parti olacaktır. CHP seçmeni nispeten eğitim, iş, gelir gibi 'başarmış' ya da 'yerleşmişlerin' partisi haline gelmiş, elitist bir görüntü vermektedir. Kaldı ki seçim sonrası yazılan çizilen ya da parti yetkililerince yapılan açıklamalarda da ana vurgu seçmeni ya da halkı suçlamak üzerinedir. CHP seçmenlerinin Avrupa Birliği'ne ve Irak'a müdahaleye nasıl baktığı da esas karakteriyle ilgili önemli ipuçları vermektedir. CHP seçmeninin yüzde 55'i Irak'a hemen müdahale edilmesinden yanadır, Yüzde 29'u AB üyeliğine kesinlikle karşıdır, CHP seçmeninin yüzde 72'si zaten bizi AB'nin üye almayacağına inanmaktadır, CHP seçmeninin yalnızca yüzde 26'sı ülkemiz hayatının gelecek beş yılda daha iyi olacağına, yüzde 33'ü bireysel hayatlarının daha iyiye gideceğine inanmaktadır. İktidar mümkün müydü? Dizinin birinci bölümünden tekrarlayalım, CHP seçmeninin yalnızca yüzde 65'i partisinin, ülkenin sorunlarını çözebileceğine, yalnızca yüzde 40'ı liderinin bu sorunlar için yeterli olduğuna inanmaktadır. Bu durumda belki de asıl soru şu: Nasıl oldu da sol bir parti seçmeninde bu kadar umutsuzluk yaratmayı başardı? Ya da tersten soralım, bu kadar umutsuz bir seçmen tabanından iktidar nasıl çıkacaktı? En çok 'yeni lider' ihtiyacı CHP'de CHP'li seçmenlerin 'iktidar olamayacaklarını' bile bile sandık başına gittikleri ve ülke sorunlarını çözme konusunda partilerine ve liderlerine inanç duymadıkları, yazı dizisinin birinci bölümünde verilen rakamlar ve tablolarda net olarak belliydi. AKP seçmenlerinin yüzde 91'i partilerinin en yüksek oyu alacağına inanırken CHP seçmenlerinin yalnızca yüzde 45.8'i bu düşüncedeydi. KONDA araştırmasında seçmenlere 'Ülke sorunlarını hangi parti çözer', 'Yeni bir partiye ve lidere ihtiyaç var mı?' gibi sorular da yöneltilmişti. Seçmenin yüzde 32.8'i yeni bir partiye, yüzde 41.8'i yeni bir lidere ihtiyaç olduğunu söylemiştir. Parti yandaşları açısından bakıldığında en yüksek oranda yeni lider talebi bağımsız aday yandaşları (yüzde 61.2) ve CHP yandaşlarınca (yüzde 59.6) söylenmiştir. AKP dışındaki seçmenlerin hemen tümü bulundukları yerde biraz da 'kerhen' bulunmaktadır. MHP, CHP'liler için 'ikinci parti' MHP, hem AKP hem CHP hem de DP seçmeni için 'alternatif'. Daha çok lise mezunlarının partisi. En zenginler içinde yüzde 17 oyu var MHP oylarının demografik verilere göre dağılımlarını özetlersek: Erkeklerin yüzde 16'sının, kadınların yüzde 12'sinin oyunu almıştır. 28 yaş altı seçmenin yüzde 18'i, 28-44 yaş grubunun yüzde 15'i ve 44 yaş üstü grubun yüzde 10'unun oyunu almıştır. Ortaokul ve altı eğitimlilerin yüzde 5'inin, lise eğitimlilerin yüzde 6'sının, üniversite ve yüksek eğitimlilerin yüzde 5'inin oyunu almıştır. Hanedeki kişi sayısının bir-iki kişi olduğu seçmenlerin yüzde 13'ünün, üç-beş kişi olduğu seçmenlerin yüzde 15'inin, altı-sekiz kişi olduğu seçmenlerin yüzde 15'inin, dokuz kişiden fazla olduğu seçmenlerin yüzde 6'sının oyunu almıştır. Orta gelirdekilerin tercihi Hane gelirinin en düşük olduğu en yoksul dilimdeki seçmenlerin yüzde 10'unun, ikinci gelir dilimindeki seçmenlerin yüzde 13'ünün, orta gelir dilimindeki seçmenlerin yüzde 16'sının, orta üstü dördüncü gelir dilimindeki seçmenlerin yüzde 14'ünün ve en yüksek gelir dilimindekilerin yüzde 17'sinin oyunu almıştır. MHP çok bariz biçimde erkeklerin özellikle genç erkeklerin ve lise mezunlarının partisidir. Bölgeler bazında bakıldığında, gözle görülür biçimde İç Anadolu, Akdeniz ve Ege'de yoğunlaşmaktadır. MHP'yle ilgili ilginç bulgulardan biri, MHP'nin hem AKP hem CHP hem DP seçmeninin gözünde, oy verebilecekleri ikinci parti oluşudur. AKP seçmeninin yüzde 22'si, CHP seçmeninin yüzde 26'sı, DP seçmeninin yüzde 32'si, MHP'yi, 'oy vereceği ikinci parti' olarak söylemektedir. MHP seçmeninin yüzde 29'u ülke sorunlarının çözümü için yeni partiye, yüzde 43'ü yeni lidere ihtiyaç olduğu fikrindedir. Tablo 4'te görüleceği gibi, MHP seçmeni, Irak'a müdahale tartışmalarının en şahin kesimidir, yüzde 67'si müdahalenin gerekli olduğu fikrindedir. MHP'den sonra GP ve CHP seçmenleri en yüksek oranda Irak'a müdahalenin gerekliliği fikrindedirler. Tablo 5'te, Irak'a müdahalenin terör sorununu çözüp çözemeyeceği sorusuna verilen cevaplar görülmektedir. MHP seçmeninin yüzde 45'i müdahalenin terör sorununu çözeceği fikrindedir. Daha sonra yüzde 37 oranıyla GP seçmenleri gelmektedir. CHP seçmeninin yüzde 26'sı, AKP seçmeninin yüzde 16.5'i bu fikirdedir. Yüzde 27'si AB destekçisi Avrupa Birliği'ne üye olmamız konusunda en düşük oranda 'üye olmalıyız' fikrinde olanlar MHP seçmenleridir. MHP seçmeninin yüzde 27'si AB üyeliğine 'evet' derken, yüzde 44'ü 'Kesinlikle girmemeliyiz' demektedir. Avrupa Birliği'ne üyelik meselesinde, en yüksek oranda bağımsız adayların seçmenleri yüzde 64 oranıyla en önde görünürken, AKP seçmeninin yüzde 47'si, CHP seçmeninin yüzde 41'i 'Mutlaka üye olmalıyız' fikrindedir. RADİKAL
<< Önceki Haber Seçmeni bile Baykal'a inanmıyor Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER