Şandır, Parlamentodaki basın toplantısında, dün
TBMM'de Türk milletine yakışmayan, üzüntü verici olaylar yaşandığını, bu olayların sorumlusunun
AK Parti Grubu,
Başbakan Yardımcısı
Bülent Arınç, AK Parti Grup
Başkanvekili Bekir
Bozdağ olduğunu ileri sürdü.
Dün Genel
Kurul çalışmalarında verilen arada, TBMM Başkanvekili Güldal
Mumcu'nun odasına geçtiğini,
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın da ''Hışımla ve yüksek bir ses tonuyla'' odaya girdiğini anlatan Şandır, şunları söyledi:
''
Güldal Mumcu'nun odasında, 'Sen nasıl yönetiyorsun? Sarhoşa nasıl müsaade ediyorsun?' diye sözlü saldırıda bulunmuştur. O sözünü bitirmeden, Grup Başkanvekili Sayın Mustafa
Elitaş bu defa Başkan'ın üzerine yürümüş. Katip Üye Murat Özkan, bir fiili saldırıyı engellemiş. Kendisi de Murat Özkan'a
hakaretlerde bulunmuştur. Biz MHP Grubu olarak Sayın Başkan'ın verdiği 5 dakikalık aranın bitmesinin ardından yeniden çalışmalara başlanacağını beklerken yarım saat gecikme oldu. Bunun üzerine Başkan'ın odasına geçtik ve baktık ki bir hakaret yaşanmış ve
Meclis Başkanvekili oturuma devam edemeyeceğini, hakarete uğradığını çok net ve sıkıntılı şekilde söylüyor. Biz bunu, yürütmenin yasamaya müdahalesi olarak değerlendirdik ve Meclisin onurunu korumak için tepki koyduk. Ama araya giren
Hükümet üyelerinin özür dilemesiyle çalışmalar yeniden başladı. Söz sırası Sayın Bozdağ'a geldiğinde aynı
tahrikler, aynı itham ve hakaret edici üslupla grubumuza yönelik ağır laflar söyledi. Adeta Meclis çalışmalarını sabote edebilmek, MHP grubunu tahrik edebilmek için söylenebilecek her şeyi söyledi. Biz de tabi ki
itiraz edecektik. Sonra olay cereyan etti.
Sayın Başbakan, söz istedi ve kullandığı kelimeler tamamen hakaretti. TCK'nın ilgili maddelerine göre tamamen suç teşkil eden kelimelerle Sayın
Osman Durmuş ve grubumuza hakaret etti. Bir Başbakan'a yakışmaz, sağlıklı bir ruh halinin eseri olmayan kelimelerle Genel Kurulu, özellikle de kendi grubunu, MHP'nin üzerine saldırttı. Dünkü saldırının sorumlusu AKP Grubudur, tahrikçisi Sayın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dır. AKP'li 100'den fazla milletvekili, MHP Grubuna saldırdı. MHP'li hiç bir milletvekili AKP grubuna dönük herhangi bir saldırıda bulunmamıştır.
Sayın Başbakan'ın ruh sağlığından endişe ediyoruz. Bu ruh sağlığıyla bu ülkeyi yönetmesi, bu ülkenin geleceğini
tehlike altına atmaktadır.''
Şandır, dün yaşanan olaylardan dolayı, AK Parti Grubunu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ı ve Başbakan Erdoğan'ı, MHP'den, TBMM'den ve Türk milletinden özür dilemeye davet ettiklerini söyledi.
-''BU OLAYLARA ŞAHİT OLMAKTAN ÜZÜNTÜ DUYUYORUM''-
Giresun Milletvekili ve MHP'li Katip Üye Murat Özkan da dün yaşanan olaylara şahit olduğunu ve bunun millete aktarılması gerektiğini düşündüğünü ifade etti.
Özkan, Genel Kuruldaki kavganın yaşanmasının ardından oturumu kapatan Güldal Mumcu ile Meclis Başkanlığı çalışma odasında, sükuneti nasıl sağlayacaklarını konuştuklarını söyledi.
Bu sırada odaya Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın girdiğini belirten Özkan, şöyle devam etti:
''Meclis Başkanvekili'ne aynı zamanda bir hanıma karşı söylenmesi mümkün olmayan tavırlarla 'Meclisi nasıl yönetiyorsun? Sarhoşlara nasıl söz verirsin?' dedi ve
sarhoş taklidi yapmaya başladı. Ben hayretler içinde izledim. Meclis Başkanvekilimize karşı sözlü saldırıda bulundu. Arınç'ın ayrılmasıyla birlikte içeriye aynı hışımla Sayın Elitaş girdi ve aynı şekilde hakaretvari davrandı. Bende kendini saygılı olmaya davet ettim. Bana, 'Biz ikimiz konuşuyoruz, üçüncü kişiye (bilmem ne) düşer. Sen sus oğlum' dedi.'' Özkan, bu olaylara şahit olmaktan üzüntü duyduğunu ifade etti.
-''ZORBALIK, MİLLET İRADESİNE KADAR UZANDI''-
MHP Grup Başkanvekili
Oktay Vural da ''zorbalığın millet iradesine kadar uzandığını'' iddia ederek, Meclis Başkanvekili'nin odasına kadar ''saldırıldığını'' öne sürdü. Böyle bir devlet yönetimi anlayışı olamayacağını belirten Vural, ''Başbakan, Meclis Başkanı'na, 'Sen mi susturacaksın ben mi susturayım' derse, Başbakan Yardımcısı da oda basar'' dedi.
Vural, Başbakan Erdoğan'ın, kendisine bazı partililerin ''
peygamber'' dediğine yönelik iddialara karşılık, ''Benim partimde bu yakıştırmayı yapan barınamaz'' dediğini ifade etti.
Oktay Vural, Başbakan Erdoğan'a, ''2. peygamber'' benzetmesi yapan eski AK Parti İl Başkanının daha sonra Başbakan Erdoğan tarafından taltif edildiğini ve il genel meclis adayı yapıldığını öne sürdü.
Vural, daha sonra basın mensuplarına, söz konusu il başkanına ait olduğunu belirttiği, Başbakan Erdoğan için ''2. peygamber'' benzetmesi yapılan ses kaydını dinletti.
Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın, GATA'da
tedavi gören tiyatro sanatçısı
Nejat Uygur'a yapmayı planladığı ziyarete ilişkin soru üzerine, ''Biz onun, o şekilde hastaneye girmesinin engellenmesini doğru bulmayan bir partiyiz. MHP olarak başörtüsünden dolayı, bir hanımefendinin böyle bir muameleye tabi tutulmasını elbette doğru bulmadığımızı ifade ettik ve etmeye devam ediyoruz'' dedi.
Mehmet Şandır da Başbakan Erdoğan'ın kendisine bağlı bir kurumda eşinin başörtülü olması nedeniyle hastaneye alınmamasını polemik konusu yapmaya hakkının olmadığını söyledi. Şandır, ''Bu ülkeyi kendisi yönetmektedir. Eğer samimiyse ve başörtüsü konusunda dürüst ise bunu çözmek mecburiyetinde'' diye konuştu.
İlgili tüm Haberler için Tıklayın