Erdoğan, Ankara'nın Kızılcahamam ilçesinde düzenlenen AK Parti 9. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın açılışında bir konuşma yaptı. Erdoğan, toplantıya katılan herkesi, ülke meseleleri hakkında parti politikalarına katkı vermeye davet ederek, ''Bu platformda Türkiye'nin dününü, bugününü ve yarınlarını birlikte konuşacağız. Burada dile getireceğimiz hiçbir fikrin zayi olmayacağını özellikle belirterek sözlerime başlıyorum'' diye konuştu. Erdoğan, şunları kaydetti: ''Değerli yol arkadaşlarım, eskiler 'önce yoldaş sonra yol' demişlerdi. Bu ilke yol arkadaşlığımızın birlikteliğimizin, esasını oluşturuyor. Yollar bazen düzdür, bazen engebelidir, meşakkatlidir ama yürekler samimiyse istikametiniz doğruysa; yol arkadaşlarınız bütün bütün zorlukları birlikte yenebileceğiniz sadakat ve kararlılığa sahipse bütün engeller, bütün meşakkatler kolayca aşılır ve menzile birlikte ulaşılır.'' ''Milletin gönlünde mayalanan ak siyasetin, birinci iktidar döneminde Türkiye'nin, kökleriyle ve derinlikleriyle sağlam bir bağ kurduğunu'' anlatan Erdoğan, 22 Temmuz 2007 tarihinde ''milletin açtığı yeni sayfanın, gelecek dönemin istikrar ve güven esasında Türkiye'ye büyük başarılar kazandıracağını bir dönem olacağını'' söyledi. Erdoğan, ''Bu dönemde, demokrasinin, hukuk devletinin çıtasını, sosyal barışın, adaletin ve kalkınmanın çıtasını çok daha yükseğe çıkaracaklarını'' ifade ederek, şöyle konuştu: ''Ama bunu birlikte yapacağız. Bu dönem, inşallah Türkiye'nin büyük bir sıçrama dönemi olacaktır; Cumhuriyetimizin çağdaşlaşma hedeflerine, milletimizin refah ve özgürlük özlemlerine çok daha yaklaştığımız bir dönem olacaktır. AK Parti ile birlikte Türkiye'nin bahtı açılmış, rüyaları gerçek olmuştur. Demokrasimiz sağlam temeller üzerinde yükselmiş hukuk devletimiz istisnasız bütün vatandaşlarımızın hukukunu gözetmek üzere çok daha muhkem hale gelmiştir. Türkiye'nin gücüne güç katmasıyla birlikte uluslararası itibarı ve saygınlığı en üst seviyeye çıkmıştır. AK Parti, sadece ama sadece millet adına hareket eden sağlam bir yönetimi iradesinin adı olmuştur. Ülkemizi girdaptan çıkaran AK Parti'nin, Türkiye'ye kazandırdığı en önemli şey karamsarlığı yenmek ve siyasetin kaybettiği itibarı yeniden kazandırmaktır.'' Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Demokrasiyi korumanın yolu onu yaşatmaktır. Şiddet ve terörün düşmanı özgürlük ortamıdır. Öyleyse terörle mücadelede nihai sonucu temin etmek için çoğulcu demokrasiyi yaşatalım, özgürlük ortamını güçlendirelim diyorum. Ama bunlardan rahatsız olanalar var, bütün tecrübeler bundan başka çıkar yol olmadığını bize göstermiştir, bu sadece ülkemizde değil tüm dünyada böyledir'' dedi. Erdoğan, Ankara'nın Kızılcahamam ilçesinde düzenlenen AK Parti 9. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın açılışındaki konuşmasında teröre karşı yürütülen mücadelede çok kritik bir aşamaya gelindiğini vurguladı. Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bu safhada terör örgütünü gerek içeride gerekse dışarıda tam olarak izole etmeyi, sosyal, lojistik, finansal, psikolojik bütün desteklerini kesmeyi başarmak durumundayız. Bu istikamet önemli mesafeler aldığımızı söyleyebilirim. Ancak daha almamız gereken çok mesafe var. Bu hassasiyet ve azami dikkatle yürütülmesi gereken bir süreçtir. Dış dünyada yoğun bir diplomasi trafiği yürüterek tecrit politikamızın başarıya ulaşması için çok uygun bir vasat tercih ettik. Bugüne kadar ne yazık ki dost ve müttefikleri daha yalnız bırakılan Türkiye terörle mücadelesinde ilk kez bu kadar büyük bir destek bulmaya başlamıştır. Komşularımız, Orta Doğu ülkeleri, ABD ve Avrupa haklı mücadelesinde en azında söylem düzeyinde Türkiye'nin yanında yer almaktadır. Daha düne kadar terör örgütünün menfi propagandasının tesirinde kalanların bile artık gerçeği görerek söylem değişikliğine gittiklerini görüyor ve duyuyorsunuz. Diplomatik çabalarımızın sonuçların görmekten, elbette memnuniyet duyuyoruz. Ancak, dostlarımızın söylemle yetinmeyerek özellikle finans kaynaklarının kurutulması ve terör örgütünün maskeli faaliyetlerine son verilmesini somut tedbirler almalarını bekliyoruz. Biz hükümet olarak bu süreci kararlılıkla takip ediyoruz takip edeceğiz.'' -''TERÖR ÖRGÜTÜ HER TARAFTAN KUŞATILMIŞ DURUMDA''- Erdoğan, sonuca gitmek için çok önemli bir fırsat yakalandığını belirterek, ''Terör örgütü her taraftan kuşatılmış durumdadır, bu bir adi suç veya adi suçun zeminini teşkil edecek bir olay değildir. Terör uzun soluklu bir mücadeleyi gerektiriyor bu süreci başarıyla yürütmemiz siyasi, diplomatik ve askeri araçları bundan sonra da doğru ve etkin kullanmaya devam etmemiz için toplumsal psikolojinin iyi yönetilmesi büyük önem taşıyor'' diye konuştu. -''ATEŞLE OYNAMAYIN...''- Bu noktada son günlerdeki tartışmalardan yola çıkarak bazı muhalefet sözcülerine özellike söylenmek istediğini belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Demokrasiyi korumanın yolu onu yaşatmaktır. Şiddet ve terörün düşmanı özgürlük ortamıdır. Öyleyse, terörle mücadelede nihai sonucu temin etmek için çoğulcu demokrasiyi yaşatalım özgürlük ortamını güçlendirelim diyorum ama bunlardan rahatsız olanlar var, bütün tecrübeler bundan başka çıkar yol olmadığını bize göstermiştir. Bu sadece ülkemizde değil tüm dünyada böyledir. Terör baskı ortamını sever, çünkü ondan beslenir. Hamaset edebiyatıyla Türkiye'yi bir baskı ortamına sürüklemeye hevesli görünenler bunun sonuçlarını iyi düşünmelidir. Zaman akıl ve sağduyuyla hareket etme zamanıdır. Açık ve net söylüyorum türlü tahrik ve ithamlarla hükümetimizi, izlediğimiz strateji gereği mahrem tutulması gereken bazı konuları kamuoyu önünde tartışmaya zorlayanlar sadece terör örgütünün ekmeğine yağ sürdüklerini görmeli ve bilmelidir. Biz, baskılara, siyasi şantajlara boyun eğerek milletimize böyle bir bedel ödetmeyiz. Kimse kusura bakmasın muhalefet partilerine sesleniyorum, ateşle oynamayın. Bu mesele siyasi istimara gelmez. İç çatışmadan söz ediyorlar, eğer bu memleketi milleti gerçekten seviyorsanız bunu telaffuz dahi edemezsiniz.''