O zaman Çölaşan'ın günahı neydi?

Hürriyet Gazetesi'nde hakaretin bini bir para. Nuh Gönültaş ağır hakaretleri köşesine taşıdı.

O zaman Çölaşan'ın günahı neydi?

Madem öyle, Emin Çölaşan'ın günahı neydi... Ağzı bozuk bir kısım Hürriyet yazarları 22 Temmuz Depremi'nin artçıları ile hâlâ sarsılıp duruyorlar! Belki de bundan dolayı, yani 22 Temmuz'da yaşadıkları travma sebebiyle ne yazdıklarını bilmiyorlar. Emin Çölaşan'ı kovmalarının sebebi olarak gösterilen her Doğan Grubu Yayın İlkesi diğerleri tarafından her gün ihlal edilmeye başlandı. Mehmet Yakup Yılmaz Bekir Coşkun... Yılmaz Özdil... Özdemir İnce... Madem böyle devam edecektiniz, "Emin Çölaşan'ın günahı neydi" sorusunun cevabını birilerinin vermesi lazım. Mutedil, makul insan, hiçbir zaman rövanşist duygularla hareket etmeyen yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök bile kendi kafasında oluşturduğu yayın yönetmenliği kamusal alanını biraz daha gen işleterek "Başbakanlık makamları da babanızın malı değildir" diye yazmaya başladı. Yalnız, bu sözleri kendi ifadesi gibi değil de "Yenge" nin ifadesi gibi yazmasının ne anlama geldiğini hâlâ anlamış değilim. Acaba Yenge'nin sözleri Başbakan nezdinde Özkök'ünkinden daha mı makbul oluyor, bilmiyorum. 22 Temmuz'u hazmedemeyenlerden Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanlığını hazmetmelerini beklemek elbette mantıklı değil. 22 Temmuz Depremi'nin etkisiyle neler neler yazdılar. "Bidon kafalılar"... "Göbeğini kaşıyan adamlar"... Başbakan'a "Karga" bile demişler! Onların AK Parti seçmenine ve AK Parti Başkanı, Başbakan'a söylediklerinin yanında Başbakan'ın maksadını aşmış "Vatandaşlıktan çıksın o zaman" cümlesi pek bir nazik kalmıyor mu? O yazıyı atlamışım. "Köpeğini kaşıyan adam", Başbakan'a "Karga" diyen bir yazı yazmış. Ilımlı yayın yönetmeni, asla rövanşist duygularına yenilmeyen yayın yönetmeni "Amerika'da başkan'a "fino" diyorlar ne var böyle ifadelerde" diyebiliyor! Buyurun sizde öyle söyleyin o zaman. Yenge'ye söyletmeyin yalnız, kendiniz söyleyin! Tabii, burada Hürriyet'in Emin Çölaşan'ı kovduktan sonra yazarlarının ağzını özellikle bozduğuna dair bir teori de yok değil. Böylece Çölaşan'ın ayrılmasından sonra kaybolan tirajın dengelenmeye çalışıldığı söyleniyor. Tiraj kaybeden Hürriyet, ağzı bozuk yazarlarla Hükümet'le çatışıyormuş, muhalefet ediyormuş gibi bir hava da vermeye çalışıyor. Başbakan'ın "Vatandaşlıktan çıksın, gitsin" cümlesi etrafında kopartılan fırtına da bu amaca hizmet ettiriliyor. Adamlar her şeyi kendilerine doğru yontmayı çok iyi beceriyorlar. Bir de küfürlü yazı yazmayı... BUGÜN
<< Önceki Haber O zaman Çölaşan'ın günahı neydi? Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER