SP Genel Başkanı
Numan Kurtulmuş, liste krizi yaşanan kongreye açtığı
davalar nedeniyle parti genel merkezinde mahkemece
arama yapılmasına neden olan
Oğuzhan Asiltürk'e tepki gösterdi: "Partimiz 4 kez kapatıldı ama
kapatma davaları bile bizim için bu kadar ağır olmamıştı."
Milli Görüş'ün önemli isimlerinden Oğuzhan Asiltürk'ün, liste krizi yaşanan 11 Temmuz'daki kongreyle ilgili açtığı davanın ardından 21. Asliye Hukuk Hakimi'nin
Saadet Partisi Genel Merkezi'nde inceleme yapması partide sert tepkilere neden oldu. Saadet Partisi Genel Başkanı
Numan Kurtulmuş, "Partimiz 4 kez kapatılmıştı ama kapatma davaları bile bizim için bu kadar ağır olmamıştı" diyerek dava açanlara sert tepki gösterdi. Numan Kurtulmuş arama ile ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: "Hakimin Saadet Partisi'ne
baskını 40 yıllık Milli Görüş tarihinde ilk kez oldu. Bunun Milli Görüş'ün temel ilkeleriyle nasıl bağdaştığını anlayamıyorum. Arkadaşlarımızın hangisinin Milli Görüşçülüğünden kim şüphe edebilir? Herhalde bu dilekçeyi verenlerden 10 kat fazla Milli Görüşçü arkadaşlarımız var. Bunların hiçbir siyasi karşılığı yok. Her gün bassalar yine siyasi bir karşılığı yok."
ÇOK GAYRETLİLER
Kongrede 'yeşil liste'yi çıkaranları olağanüstü çalışma içerisinde gördüklerini belirten Kurtulmuş şunları söyledi: "Kongreden sonra süreç telafi edilebilirdi. Hemen ertesi günü kongrenin iptali için dava açıldı. Anlıyoruz ki dört tane daha dava açılmış. Bu arkadaşlarımızın talepleri ile yargıçlar yasadışı bir yermiş gibi partimize baskın yaptı. Aslında isteseler kendilerine verilebilecek evrakları almak için geldiler. Bunlar son derece üzücü, yorucu ve anlamsız çalışmalar. Keşke bu arkadaşlarımız üstün gayretlerini partinin yükselmesi için harcamış olsalardı. İlk günden itibaren herkese itidal çağrısı yaptım. Fakat her gün bir sürü yanlışlık yapılmaya devam ediliyor."
SAPTIYSAM NİYE ADAY GÖSTERDİNİZ?
"Kongreden sonra çok söylenmeye başlandı. Efendim Milli Görüş'ün temel çizgilerinden sapıyormuşuz. O zaman şu soruyu sormak hakkım değil mi? Madem Numan Kurtulmuş denilen zat hareketi çizgisinden saptırıyordu niçin yeşil listenin de genel başkan
adayıydı. Kaldı ki Numan Kurtulmuş dediğiniz kişi yeni ortaya çıkmış değil. Çocukluğumdan beri bu davanın içerisindeyim. Yedi ceddim ortadadır. Binlerce konuşmam ortada. Hangi sözümde, hangi cümlemde, hangi ifade tarzımda yoldan çıktım söylesinler. Kurtulmuş'un sapmaması için sadece 6-7 ismin GİK'te bulunması bir garanti ise bu ağabeylerimiz iki yıldır zaten GİK üyesiydi. Bir kısmı
başkanlık divanı üyesiydi. Milli Görüş Lideri
Erbakan ile ilişkimiz bir gönül ilişkisi, sevgi ve sempati ilişkisidir. Şartlar ne olursa olsun, süreç nasıl gelişirse gelişsin benim açımdan bir şey değişmeyecektir."
Erbakan'ın hakkını sonuna kadar korudum
Kurtulmuş, yaşanan olaylarla ilgili rahat olduğunu ve içinden geleni konuştuğunu söyledi. Hislerinin, kızgınlığının ve küskünlüğün hemen yüzüne yansıdığını belirten Kurtulmuş, "
Allah şahit hiçbir konuda kalbimden ve gönlümden geçen hiçbir söze oto
sansür uygulamadım. İçimden ne geliyorsa onları söyledim. Gayet rahatım. Çünkü hiçbir şekilde yanlış yapmadım. Sayın Erbakan Hocamızın hakkını hukukunu, ağabeylerimizin hakkını hukukunu korumak noktasında da kimse bana 'şurada şu yanlışı yaptın, şu yanlış sözü söyledin' diyemez. 'Onların 40 yıllık haklarını hukukunu zedeledin, rencide ettin' diyemez. Buna özel bir gayret gösteriyorum. Yine tabanda en ücra köşedeki arkadaşımızın da hakkını hukukunu hiçbir şekilde çiğnemedim. Onlara haksızlık, yanlışlık yapıldı anlamında hiçbir adım atmadım. Onun verdiği bir gönül huzuru içerisindeyim."