Bütçe görüşmelerinde MHP grubu adına yapılan konuşmaların ardından BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, ayağa kalkarak, "Sayın Başkan, deminden beri tutuklu vekillerle ilgili sizden bir açıklama istedik, Hükümetten bir açıklama istedik. Bu kadar önemli bir konuda tek bir cümle bile kullanmamakta niye ısrar ediyorsunuz? Üç maymunu mu oynuyorsunuz?" diye seslendi.

Baluken, "Meclis Başkanı'nın bu saldırıyla ilgili bir tavır ortaya koymak zorunda olduğunu" ifade ederek, "Hükümet buraya çıkıp bu saldırıyla ilgili bir açıklama yapmak zorunda" dedi. Birleşimi yöneten TBMM Başkanı Çiçek,'in daha önce söz talep edenlerin bulunduğunu ifade etmesi üzerine, BDP ve HDP milletvekilleri Başkanlık Divanı'nın önünde toplandı.

 Baluken, milletvekilleri içerideyken burada yapılan görüşmelerin meşruiyetinin olmadığını ileri sürerek, Çiçek'e "Siz tek bir cümle kullanmaktan bile imtina ediyorsunuz" diye seslendi. Çiçek, bunun üzerine, "Bugüne kadar çok açıklama yaptım. Daha evvelsi gün yaptım...  Üstelik bu açıklamaları Anadolu Ajansı kanalıyla yaptım ki kayıtlara geçsin diye. Böyle bir şey olmaz. Lütfen arkadaşlar… Ben birleşimi yönetiyorum. Açıklamayı yapabilmem için kararı görmem lazım, olup biteni bilmem lazım, ondan sonra gerekiyorsa açıklama yaparım ama ben birleşimi yönetiyorum" karşılığını verdi.

TBMM Başkanı Çiçek, saat 14.00'ten bu yana birleşimi yönettiğini hatırlatarak, "Ben buradayım, karar nedir, ne değildir, neden dolayı reddedilmiştir? İşin esasını bilmeden nasıl açıklama yapılır?" diye konuştu.

Baluken'in ısrar etmesine üzerine Çiçek, Meclis Başkanı'ndan bir şey talep ederken önce Anayasa ve İçtüzük'teki yetkisine bakılmasını istedi.

BDP ve HDP milletvekillerinin ısrarı üzerine Çiçek, birleşime ara verdi. Aranın ardından tekrar konuşan Çiçek, "Bu ülkede Anayasa var, yasalar var, hukuk var. Eksiği varsa tamamlayacağız, yanlışı varsa düzelteceğiz" dedi. Uzun tutukluluğu tasvip etmediklerini daha önce birçok kez söylediğini anlatan Çiçek, "Bir ilkeyi bin defa daha söylemeye devam ederim. Uzun tutukluluğu tasvip etmediğimizi söyledim. Bundan sonrası, kararı vermesi gerekenlere aittir" diye konuştu. Hukukta yanlış kurallar olduğu sürece doğru sonuçlar çıkarılamayacağının altını çizen Çiçek, siyasi parti gruplarının bir araya gelerek konuyu ele alabileceklerini, kendisine düşen görev olması halinde yerine getireceğini belirtti.

HDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, milletvekillerinin tutukluluk haline son verilmesi için çıkarılan yasadan sonra Çiçek'in "Mahkemeler gerekli sonucu çıkarsın" dediğini anımsatarak, "Mahkeme gerekli sonucu şöyle çıkardı; 'Ey Meclis, senin iradeni tanımıyorum' dedi. Bu Meclis kendi haysiyetini, şerefini gözetiyorsa 5 dakikayı alır, grup başkanvekilleri irade beyan ediyor. Bu ayıbı Meclis'in üzerinden kaldırırız" diye konuştu.,

 Çiçek de uzun tutukluluk sürelerine karşı yasa çıkarıldığını, adli kontrol sisteminin getirildiğini kaydederek, "Meclis Başkanı'na zorla bir şey söyletmek istiyorsanız doğru değil" dedi. Tartışmanın uzaması üzerine BDP ve HDP'liler tekrar Başkanlık Divanı'nın önünde toplandı.

TBMM Başkanı Çiçek, itirazların sürmesi üzerine, "Cezaevinin anahtarı Meclis Başkanı'nın elinde mi? Bu nasıl iştir? Ne zamandan beri Meclis Başkanı cezaevinden adam tahliye ettiriyor?" diye sordu. BDP ve HDP'li milletvekillerinin, AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ve Çorum Milletvekili Salim Uslu'nun çabalarıyla Başkanlık Divanı'nın önünden ayrılmasıyla görüşmelere devam edildi.

         

         

Genel Kurul'da, hükümet adına Başbakan Yardımcısı Ali Babacan söz aldı. Babacan, kürsüde konuşmasına başlarken, CHP'li Çam, ayağı kalkarak, üzerinde Gezi Parkı olaylarında hayatını kaybedenler ile bazı bakanların çocuklarının fotoğraflarının bulunduğu, "Gezi'nin çocukları-Bakanların çocukları" yazılı afiş açtı.

Birleşimi yöneten TBMM Başkanı Çiçek, "Genel Kurul'da bu tür afişlerin açılması doğru değil. Bu yol açılır ise yarın hepimizin sıkıntıya düşeceği bir kısım afişler açılabilir. Bunlar doğru şeyler değil" diye Çam'ı uyardı.

Bu sırada TBMM İdare Amiri Ömer Faruk Öz, Çam'ın yanına gelerek elindeki afişi almaya çalıştı. CHP'li milletvekilleri ise buna engel oldu. Ömer Faruk Öz ile bazı CHP milletvekilleri birbirlerinin üzerine yürüdü. AK Parti'li milletvekilleri Öz'ü sakinleştirmeye çalışırken, Öz, koltuğun üzerine çıkarak CHP milletvekillerine doğru gitmeye çalıştı.