Mumcu, Habertürk televizyonunda katıldığı Türkiye'nin Seçimi programında cumhurbaşkanlığı tartışmalarına ilişkin soruları yanıtladı. Türkiye’nin cumhurbaşkanlığı sorununu ilk kez yaşamadığına dikkat çeken Mumcu, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi önerisini yineledi. “Hayali bir sürü şey konuşuyoruz. Ortada aday yok, ortada yapılmış bir seçim yok” diyen Mumcu, “Hala bir şeyler konuşuyoruz, “367 olursa ne olur, şöyle olursa ne olur?” Yani bu meleklerin cinsiyetini tartışmaktan bile, bundan bile hayalci bir mevzudur. Dolayısıyla ben bundan sıkıldım” dedi. CHP’ye de “bırak şimdi askerleri vazifeye çağırmayı da sen önce kendi vazifeni yap” diyen Mumcu, “Geçtiğimiz hafta sayın Baykal, 'birilerinin, duyarlı çevrelerin bir müdahalede bulunacaklarını umuyorum, bekliyorum' diyen bir beyanatta bulundu. Ayıptır. Böyle şey söylenir mi?" ifadelerini kullandı. Mumcu, "Anayasa değişikliği teklifi verelim” önerisini yineledi. CHP’nin Erdoğan’ı cumhurbaşkanlığına zorlamak için “taktik manevra peşinde” olmakla eleştiren Mumcu, şöyle konuştu: “Eğer, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin cumhurbaşkanlığında kumandalı bir adam oturacaksa ben onu engellemek için her şeyi yaparım. Tayyip Erdoğan aday olacaksa olsun. Eğer halk seçmeyecekse, halkın seçmesinden kaçınılacaksa bu benim rıza gösterdiğim ya da en azından Türkiye’ye bu yakışır dediğim bir şey değil. Açık konuşalım ama daha kötü bir şey var onun kumanda edeceği birinin olmasını asla kabul edemem. Bu çünkü millete hakarettir. Kendi şahsiyetiyle tebarüz etmiş yani milletvekillerinde yarattığı güven duygusuyla ortaya çıkacak bir kişi olursa bu başka. Ama bu nedir yani? Anketle soruyor, kim seçti ankete konulacak dört tane adamı? Neye göre seçti? 'Birisi münasip görmüş', Neye göre münasip görmüş? Biz burada Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin cumhurbaşkanlığından bahsediyoruz. Anayasa Mahkemesi'nin üyelerini, başkanını, Yargıtay’ın üyelerini, başkanını, Genelkurmay Başkanını, Kuvvet komutanlarını, kanunların Anayasaya uygunluğunu, valileri, kaymakamları, büyükelçileri atayan adamdan bahsediyoruz. Devlet başkanı yetkilerini kullanan adamdan bahsediyoruz. Birinin 'hadi sen şimdilik orada ol' demesiyle orada olacak, birinin inayetiyle orada olacak bir adam Türkiye’ye yakışmaz. Bunu herhangi bir kişiyi kastederek söylemiyorum ama bu ilişki Türkiye’ye çok büyük adaletsizlik olur.”