Türkiye-
Azerbaycan Diasporası 1. Ortak Forumu'na katılan Erdoğan,
Bakü dönüşünde önemli açıklamalar yaptı.
Türkiye-Azerbaycan Diasporası 1. Ortak Forumu'na katılan Erdoğan, Bakü dönüşünde önemli açıklamalar yaptı.
Uçakta gazetecilerin sorularını cevaplayan
Başbakan, cumhurbaşkanlığı konusunda 15 Nisan'a kadar konuşmayacağının altını çizdi. Ancak, "Adaylar konusunda bir
sürpriz olabilir mi?" sorusuna çarpıcı bir karşılık verdi: "Evet,
Çankaya seçiminde sürpriz olabilir. Bizim hayatımız sürprizlerle doludur, bu konuda da sürpriz yaşanabilir."
Tayyip Erdoğan'ın üzerinde durduğu bir başka konu ise Lefkoşa'daki Lokmacı Barikatı'nın Rum Yönetimi tarafından da yıkılması oldu. Yaşanan gelişmelerin Türkiye'yi haklı çıkardığını vurgulayan Başbakan, bugüne kadar
Kıbrıs'la ilgili atılan adımların hiçbirinden zararlı çıkmadıklarını anlattı.
CHP'nin kendilerini
Genelkurmay ve
Cumhurbaşkanlığı ile karşı karşıya getirmeye çalıştığını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Köprüyü yıkarak doğru karar verdiğimiz anlaşıldı. AB şimdi
Rumlara yüklendi.
Kuzey Kıbrıslı kardeşlerimizin menfaatine olmayan neyi kabul ettik ki? Verilmiş olsaydı
Annan Planı'yla verilecekti, açık söyleyeyim. Kabulü zor maddeler vardı. Ama karşılığında
siyaseten kazanıyordunuz, devlet oluyordunuz. Devlet olmanın bir bedeli vardır. Ama devlet olmanın zevkini bilmeyenler kabile yaşamına alışmış tipler bunu anlayamazlar."
Türk cumhuriyetleriyle ilişkilere de değinen Başbakan Erdoğan, yılların ihmalini telafi etmeye çalıştıklarını söyledi. Azerbaycan'la birlikte ortak bir
Türkçe kitap hazırlayacaklarını kaydeden Başbakan, ayrıca birçok ülkede '
Yunus Emre' adını taşıyan kültür merkezleri kuracaklarını açıkladı. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham
Aliyev'le yaptığı görüşmede ülkedeki Türk okullarının da gündeme geldiğini ifade eden Başbakan Erdoğan, "Aliyev bu okulları çok takdir ettiğini söyledi." dedi.
Gazetecilerin Başbakan Erdoğan'a yönelttiği sorular şöyle:
Kamuoyu anketleri yaptırıyorsunuz. Sizin genel başkanlığınızdaki parti ile başka bir ismin liderliği arasında seçim yönünden farkı ölçüyor musunuz?
Biz anketlerde öyle bir soruyu inanın hiç sormuyoruz. Şu anda onu sormak gereksiz. Mayıstan sonraki tabloya göre bakılır. Oy kaybetmek, kazanmak meselesini en iyi
örgüt bilir.
Ama örgüte sorulursa, hiçbir örgüt liderine 'sen çıkma' demez ki...
Yok, öyle değil, var. Kişisel
mektup yazanlar bile var. "Orası için sen layıksın, ama bir beş yıl daha başbakan kal" diyenler çıkıyor. Bakın bakalım, MHP, CHP veya Anavatan
Kadın Kollarını, Gençlik Kolları'nı bizim gibi karar mekanizmasının içine almış mı?...Bizde her hafta MYK toplantısına giriyorlar. Ben merkezli değil, biz merkezli siyaset yapıyoruz.
Lokmacı'da haklı çıktık; kabile yaşamına alışanlar bunu anlamıyor
Lokmacı kapısında Rumların köprüyü yıkmasını nasıl karşıladınız?
Haklı çıktık. Köprüyü yıkarak doğru karar verdiğimiz anlaşıldı. Hem içeride hem de dışarıda. Biz
AK Parti Grubu olarak bunun isabetli bir adım olacağını söyledik. Şu ana kadar Kıbrıs'la ilgili yapılanlarda hiçbir kaybımız olmadı. Haklıysak neden çekinelim ki?
Kuzey Kıbrıs ne kaybetti ki, aksine AB şimdi yüklendi Rumlara. Doğrudan ticaret için de yükleniyor. Rehn'in açıklaması çok sert. AB tamirat ve
düzenleme için 100 bin
Euro ayırdı.
Anamuhalefet partisi, bizi Genelkurmay'la karşı karşıya getirmeye çalışıyor
Ama anamuhalefet partisi bizi Genelkurmay'la Cumhurbaşkanlığı ile karşı karşıya getirmeye çalışıyor. Kuzey Kıbrıslı kardeşlerimizin menfaatine olmayan neyi kabul ettik ki? Verdiğimiz tek bir konu söylesinler. Verilmiş olsaydı Annan Planı'yla verilecekti, açık söyleyeyim. Kabulü zor maddeler vardı. Ama karşılığında siyaseten kazanıyordunuz, devlet oluyordunuz. Devlet olmanın bir bedeli vardır. Ama devlet olmanın zevkini bilmeyenler kabile yaşamına alışmış tipler bunu anlayamayazlar.
Suçladığınız, Annan Planı'nı reddeden Rumlar mı, yoksa yerli muhalefet mi?
Yerliler, yerliler...
İşsizlikte istediğimiz kadar yol alamadık
Başbakanlık'ta beş yılınız doldu. Bu beş yılda yapamadığınız, içinizde ukde kalan ne var ?
Olumlu bir gidiş olmasına rağmen işsizlikte istediğimiz kadar yol alamadık. Bir puan düşürdük ama yeterli değil. Gerçi tarımdan
hizmet ve sanayie geçiş var. Kayıt dışılığı azaltıyor. Memleketim Rize'de bile 14 bin yeni SSK'lı çıktı. Bir de cari açık var...
Cari açık yüzünden dalgadan daha fazla etkileniyoruz.
Olabilir ama ABD'nin, Japonya'nın cari açığı bizde yok, tabii bizim ekonomi daha
küçük.
O ekonomilerde ulusal para değer kaybediyor, bizdeyse kazanıyor ama.
Ama bu sayede durduğumuz yerde para kazanıyoruz.
Azerilerle ortak Türkçe kitap hazırlamamız lazım
Geçen seyahatinizde İlham Aliyev'in,
büyükelçilik arazisini genişletmesini sağladınız, bu geziden de benzer sonuç var mı?
Bu sefer kendilerine Antalya'da karara bağladığımız bir konuyu açtım. Dünyanın pek çok yerine özellikle de Türklerin yaşadığı yerlere kültür merkezleri açma düşüncemiz var. Türkiye Yunus Emre
Kültür Merkezleri adıyla merkezler oluşturmak istediğimizi söyledim. Azarbaycan'daki eski büyükelçiliği bu şekilde kullanmak istiyoruz.
Türkiye yeniden Türk cumhuriyetlerine mi açılıyor?
Yılların ihmalini telafi ediyoruz. Biraz
Özal biraz da
Demirel zamanında çaba gösterilmiş. Azerbaycan'la birlikte ortak bir Türkçe kitap hazırlamamız lazım. Çünkü Azerilerle iyi anlaşıyoruz, biraz da Özbeklerle ama diğerleriyle anlaşmamız zor. Oralarda Rusça alfabe var. Ortak Türkçe kitabında Latin alfabesi kullanılacak, beş yıl sonra anlaşmak daha kolay olacak.
Aliyev Türk okullarını çok takdir ediyor
Azarbaycan'da tek bir binada üç ayrı okul var. İlköğretim okulu,
ortaöğretim ve
Anadolu lisesi. Öğrenciler sıkışmış durumda. Bina güzel,
TİKA yeni
restore etmiş ama yetersiz kalıyor. İki yeni bina daha alıp okullardan ikisini oraya taşıyacağız. Çağ Eğitim Şirketlerinin de burada okulları var. İlham Aliyev'le görüşmemizde bu konu da konuşuldu. Aliyev bu okulları çok takdir ettiğini söyledi bana. Burada 20
Türk okulu olduğunu aktardı.
Zaman