Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) genel başkan adayı olan Samsun milletvekili Haluk Koç, Genelkurmay Başkanlığı'nın 27 Nisan bildirisine karşı, Bülent Ecevit'in 1971'deki tavrı gösterilemediği için seçimde oy kaybettiklerini söyledi. CHP il kongresine katılan ve iki gündür Denizli'de bulunan Koç, parti binasında CHP Denizli İl Başkanı Ali Kavak, Merkez İlçe Başkanı Osman Bartal, eski il başkanı Ümit Dizdaroğlu ve eski milletvekili Mustafa Gazalcı ile birlikte basın toplantısı düzenledi. KOÇ'TAN CHP GENEL BAŞKANI BAYKAL'A ELEŞTİRİ Toplantıda gündemdeki konuları değerlendiren Haluk Koç, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı eleştirdi. İstanbul il kongresinde delegelerin bizzat genel başkan tarafından belirlendiğini ifade eden Koç, "Türkiye'nin en büyük ilinde, 13 milyonluk metropolünde kongre yaptık. Sayın genel başkanın bir saatlik konuşmasının ardından dört sanatçının konser verdiği, üç kişinin konuşabildiği, yeterlilik önergesi verilerek konuşmaların sınırlandığı, zorla tek aday çıkarıldığı kurultayda delegelerin bizzat genel başkan tarafından belirlendiği bir süreç yaşadık" dedi. Kendisinin partide değişim talebiyle ortaya çıktığını belirten Koç, "CHP'ye hareketlilik kazandırıyoruz, hizmet ediyoruz. Tek sesliliğe karşı, yanlışları ifade ederek partinin daha iyi olması için çözüm önerileri getiriyoruz. Eğer bu hareket oluşmasaydı, kongrelerimiz çok durağan olacaktı, çok sessiz ve belki de haber niteliği olmadan gelip geçecekti. Biz parti içi demokrasinin oluşması boyutuyla bir ivme, bir güç, bir dinamizm kattığımıza inanıyoruz. Bu değişim istediğimiz şekilde gerçekleşirse, yerel seçimlerde CHP umut tüketen değil, umut üretmeye başlayan bir parti olacaktır" şeklinde konuştu. "ECEVİT GİBİ TAVIR ALINMAMASI ETKİLİ OLDU" CHP'nin genel seçim mağlubiyeti almasında Genelkurmay'ın internet sitesindeki, hükümeti hedef alan basın açıklamasına karşı Ecevit gibi tavır alınmamasının etkili olduğunu savunan Haluk Koç, bildiriye karşı 28 Nisan sabahı, "Bu benim görevim. Kimsenin başka söz söyleme hakkı yok" denmesi gerektiğini söyledi. Koç, şunları kaydetti: "27 Nisan gecesi, bugünkü çağdaş teknik ilerlemelere göre farklı bir uyarıyla karşılaştık. Türkiye demokrasisi için CHP, 28 Nisan sabahı, 'Ben ana muhalefet partisi olarak siyasi ve hukuki mücadelemi yaptım. Bu benim görevim. Kimsenin başka söz söyleme hakkı yok. Demokratik ortamlarda ben bunun sahibiyim' diyebilecek gücü göstermeliydi. Eğer bir yönetim sorumluluğum olsaydı, tek başına değil fakat yönetimi oluşturan arkadaşlarımızla ortak akıl çerçevesinde, tıpkı 12 Mart 1971'de o zaman genel sekreterimiz olan Sayın Bülent Ecevit'in gösterdiği şekilde bir tavır koymamız gerekirdi. Seçim sonuçlarına o tavırsızlığın, suskun kalmanın ya da onaylarmış gibi görünmenin olumsuz etki yaptığını hep söylemiştim." Bilindiği gibi, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinin başladığı ve ilk tur oylamanın yapıldığı günün geceyarısına doğru (27 Nisan'ı 28 Nisan'a bağlayan gece saat 23.20'de) Genelkurmay'ın internet sitesinde hükümeti hedef alan bir basın açıklaması yayınlamıştı. 1 Mayıs 2007'de ise Anayasa Mahkemesi, cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunu iptal etmişti. CİHAN