CHP Genel Başkanı KOBİ'lerle ilgili iktidarın ezberlerini bozacak bir
rapor açıklayacaklarını bildirdi.
Kılıçdaroğlu, istihdam, tarım ve enerji raporlarını da kademe kademe kamuoyuyla paylaşacaklarını dile getirdi.
CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu, ekonomi muhabirleriyle bir araya geldi.
Sohbet toplantısında partisinin '
Ekonomi Raporu'ndan ana hatlarıyla söz eden Kılıçdaroğlu,
2023 hedeflerini ortaya koydu. Rapor GSYİH'nin 2,6 trilyon dolar, milli gelirin 31 bin 500 dolar olmasını öngörüyor. İhracatın 650 milyar dolar, ithalatın da 750 milyar dolara çıkmasını temel alıyor. Kılıçdaroğlu, 'Ekonomi Raporu'nun ekinde yer alan '
İstihdam Raporu'nu, '
Tarım Raporu'nu ve '
Enerji Raporu'nu da aşama aşama kamuoyuna beyan edeceklerini ifade etti.
Toplantıda sosyal devlet anlayışını
AK Parti gibi algılamadıklarını vurgulayan Kemal Kılıçdaroğlu, "Gıda
yardımı ya da
kömür dağıtımı sosyal bir
politika olarak görülüyorsa bu yanlış. Sosyal politika insan onurunu korumayı,
yoksulluğu deşifre etmemeyi esas almalıdır. Sosyal devlet yoksulları sıraya dizip yardım yapmak değildir. Bunun yanında
Türkiye bir hayır kurumu devleti ya da ian
e devleti değildir." dedi.
Kendilerinin sosyal devlet anlayışına önem ve öncelik verdiğini kaydeden CHP Genel Başkanı, Aile Sigortası ile yoksulluğu yok edeceklerini savundu. Sigorta ile ilgili belirlemeleri
Yeşil Kart ile kömür dağıtımına göre sosyal güvenlik uzmanlarının yapacağını anlattı. Kemal Kılıçdaroğlu, suistimale konu olabilecek meblağın da
sigortadan yararlanan
aileden sorumlu uzmanlardan alınacağını aktardı.
Ekonominin
büyümesine karşılık yoksulluğun arttığını iddia eden Kemal Kılıçdaroğlu, "Bakın Aile Sigortası'nı ortaya attığımızda
Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan kayıt dışı yoksulların da olduğunu da
itiraf etti. Yani ülkemizde 12 milyon 715 binin dışında yoksul olduğunu kabul etti." ifadelerini kullandı. Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri halinde kayıt altında ve
kayıt dışında olan yoksulların tamamını sigorta çerçevesine alacakları sözünü verdi.
Ekonominin iyi idare edilemediğinden dert yanan Kılıçdaroğlu, "Reel sektöre önem verildiği zaman, TL olması gereken yerde olduğu zaman,
Merkez Bankası ve bağımsız kurumlar siyasi otoritenin emrinde olmadığı zaman ekonomi daha iyi yönetilir." değerlendirmesinde bulundu.
Başbakan Erdoğan'ın "CHP'nin taahhütlerini yerine getirmek için 200 milyar TL'lik kaynak gerekiyor." sözüne gönderme yapan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Bu ibare Erdoğan'ın dünya ve Türkiye ekonomisini bilmediğini ortaya koyuyor. Bir ülkenin başbakanı bu rakamı nasıl dillendirir. Yani bunu belirtiyorsa muhakkak ekonomiyi bilmiyordur. Gelinen aşamada maalesef büyüme belli insanlar için, küçülme belli insanlar için var,
yoksulluk ve işsizlik belli insanlar için var. Gelir dağılımı dengesiz olduğu için ekonomi iyi yönetilmiyor. İyi yönetimin yolu toplanan vergilerin hesabını halka vermekten geçer. Biz buna imkân tanımak istiyoruz."
Ekonominin sıcak paraya bırakılması halinde iflah olmayacağını belirten CHP Genel Başkanı, Başbakan Erdoğan'ın TL'nin değerlenmesiyle övündüğünden yakındı ve bu durumun ithalatı
çekici hale getirdiğini öne sürdü.
Türkiye
İstatistik Kurumu'nun işsizlik rakamlarıyla oynadığından şikayet eden CHP Genel Başkanı, bu tavrı ilke olarak uygun bulmadıklarını dile getirdi.
Gazetecilerin Ekonomi Raporu ve firmalarla ilgili hedeflerinin sorulmasına karşılık Kılıçdaroğlu, "KOBİ'lerle ilgili iktidarın ezberini bozan bir rapor açıklayacağım. Bunu zannediyorum
Ankara Organize Sanayi Bölgesi'nde kamuoyuyla paylaşacağım." açıklamasını yaptı.
Kemal Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin "Sabah'ın satışından ötürü Tayyip Erdoğan'ı Yüce Divan'a gönderecek misiniz?" sorusuna da "Hem Sabah'ın satışıyla ilgili ve hem de Dubai'de yapılan 1 milyar dolarlık
anlaşmadan dolayı Başbakan Erdoğan'ı Yüce Divan'a göndereceğiz.
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa siyasi bir anlaşma içine
ekonomik şart konuldu. Anlaşma uygulanmamıştır. Anlaşmayı Bilgi Edinme Kanunu'nun verdiği yetkiye dayanarak istedim ama
devlet sırrı diye vermediler. Gerekeni yapacağımızdan kimsenin kuşkusu olmasın." cevabını verdi.