Kılıçdaroğlu, partisinin
Mersin'in merkez ilçesi
Yenişehir Teşkilatı'nın 1. Olağan Genel Kurulundaki konuşmasına, Erzurumlu Teyyo Dayı'dan bir fıkra anlatarak başladı. Kılıçdaroğlu, hoşgörülü ve Erzurum'un kahramanlarından olan Teyyo Dayı'nın aynı zamanda uygar bir Dadaş olduğunu ifade etti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, ''
Baykal ne diyorsa onu ikiyle çarpmamız lazım'' dediğini anımsatan Kılıçdaroğlu, ''Ben de Mersin'den diyorum ki doğrudur ne deniliyorsa ikiyle çarpacağız, Erdoğan'ın da yolsuzluk dosyalarını ikiyle çarpacağız ama bir şey var, biz tabanımıza siyasi
hesap vermeyi onurlu bir görev kabul ederiz.
Yolsuzluk dosyalarının arkasına sığınıp ve
halkına hesap vermeyen politikacıyı da onurlu bir politikacı olarak kabul etmeyiz. Bunu da Tayyip Bey böyle bilsin'' diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, siyasetin bir heyecan işi olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
''Heyecanı taşımayan siyasetten çekilip gitsin. Heyecan yakalayacağız, halka gideceğiz, halka 'AKP şunu yaptı, AKP bunu yaptı mı diyeceğiz.' Zaten halk bunların hepsini biliyor, bunların yolsuzluk yaptığını, dini istismar ettiğini, gırtlaklarına kadar yolsuzluk çukurunda olduklarını halk biliyor ama halk bir tek şey istiyor, o da doğruların söylenmesidir. Halka doğruları söyleyip, sorunları söyleyeceksiniz ama nasıl çözeceğinizi de söyleyeceksiniz. Biz
CHP olarak bunları yapacağız.''
''AKP,
Türkiye Cumhuriyeti'nin
iktidarı değildir'' diyen Kılıçdaroğlu, ''AKP birileri adına
taşeron olarak ülkeyi yöneten siyasi partidir. Gücünü halktan alıyor gibi görülmekle beraber, gücünü halktan almamıştır. Arkasındaki desteğe bakın. Tayyip Bey Başbakan olmadan önce ABD'ye gidip icazet almadı mı? Bunu hepimiz biliyoruz. Bütün bu olayları bilerek tartarak, olayların perde arkasını sağlıklı sorgulayarak, bilinçli birer yurttaş olarak halka gidip bunları anlatmalıyız'' ifadesini dile getirdi.
Türkiye'de taşeronlaşmanın hızla arttığını ifade eden Kılıçdaroğlu, ''
TBMM dahil, bütün bakanlıklar, bütün kamu kuruluşları taşeron elleriyle temizleniyor. Sosyal demokrat bir parti olarak,
insan hakları yanlısı bir parti olarak iktidar olduğumuzda hiçbir kamu kuruluşunda taşeronlaşmaya izin vermeyeceğiz. Taşeron işçiler nerede çalışıyorsa o kurumun işçisi olacak' diye konuştu.
''TÜRKİYE'NİN SORUNLARINA TALİBİZ''
Türkiye'nin en karmaşık sorununun Doğu ve Güney
doğu sorunu olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Yani
Kürt sorunu dediğimiz olay... Bu konuya en hazırlıklı parti CHP.
Kürt sorunuyla ilgili başka
rapor yazan var mı, görüş bildiren var mı? 'Çözüm' diyorlar, '
açılım' diyorlar, ne olduğu belli değil. Çünkü talimat başka yerden geliyor. Kendi iç dinamikleriyle, kendi bilgisiyle, kendi birikimi, kendi
akıl ve mantığı ile çözüm üretmeyen bir topluma, dışarıdan çözüm dayatılır. İşte geldiğimiz nokta o. AKP'nin içinde bulunduğu çıkmaz o. Dışarıdan dayatılan çözüm Türkiye'de kabul görmez. Biz kendi iç dinamiklerimizle çözeceğiz. Etnik kimlik ayrışmasına asla ve asla izin vermeyeceğiz. Türkiye'nin sorunlarına talibiz. Türkiye'nin sorunlarını çözecek tek parti CHP'dir, ikinci bir parti yoktur.''
Partililerden, vatandaşların ayağına gidip, CHP'nin sorunları nasıl çözeceğini anlatmalarını isteyen Kılıçdaroğlu, CHP olarak iktidara geldiklerinde ilk yapacakları işin siyasi ahlak yasasını çıkartmak olacağını ifade etti.
CHP
İstanbul İl Başkanı
Gürsel Tekin ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan'ın da kısa bir konuşma yaptığı kongreye, CHP Mersin milletvekilleri ile çok sayıda partili katıldı.