CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu, Parti Grup
Başkanvekili Emine
Ülker Tarhan'ın kızı Tuğçe Tarhan ile eski DSP Genel Başkanı Zeki Sezer'in oğlu Serkan Sezer'in nikah törenine katıldı. Kılıçdaroğlu, çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, “Twitter'dan yazdığınız
Gazze mesajına
Başbakan'ın bir yanıtı oldu. Değerlendirmeniz nedir?” şeklindeki sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, “Başbakan, Gazze'ye
yardım götürecek gemilere Türk
savaş gemileri eşlik edecek demişti. Ben de memnun oldum, ‘Gazze'ye kadar giderseniz sizi alnınızdan öperim' demiştim. ‘Ey Kılıçdaroğlu göreceksin, ben gemilerimizi Gazze'ye kadar götüreceğim' yanıtını bekliyordum. Oysa tam tersine,
hakaret eden bir sürü söylem, bir Başbakana yakışmayacak üslup.” diye konuştu.
Başbakan Erdoğan'ın, alnının
temiz olduğunu söylediğini kaydeden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Onun alnının temiz olduğunu kim kabul ediyor. Kul hakkı yiyen,
kul hakkı yiyen kişilerin sırtını sıvazlayanların alnı temiz olmaz. Bunu tüm
Türkiye biliyor. Gemilerin oraya gitmeyeceğini çok iyi biliyordum.”
Başbakan'ın, seçimler sırasında “Gazze'ye Mavi Marmara'yı yeniden göndereceğim.” dediğini belirten Kılıçdaroğlu, “Gönderdi mi?
Hayır. Çünkü halka yalan söylüyor. Yalan söylemeyi
kural haline getirmiş. Ben bunu söyledim ama yapamayacağım demiyor, onun yerine hakareti
tercih ediyor. Klasik Recep
Tayyip Erdoğan davranışı.” şeklinde konuştu.
“LİEBERMAN'A KARŞI ERDOĞAN VE DAVUTOĞLU HİÇBİR ŞEY SÖYLEMEDİ”
İsrail Dışişleri Bakanı
Avigdor Lieberman'ın açıklamalarının hatırlatılması üzerine Kılıçdaroğlu, bu konuda en sert tepkinin CHP tarafından gösterildiğini söyledi. “Bir tek AK Partili tepki göstermedi.” diye iddiada bulunan Kılıçdaroğlu, “CHP'ye gelince her türlü hakareti yaparlar. Lieberman'a karşı şu ana kadar Başbakan Erdoğan,
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu hiçbir şey söylemedi.” ifadesini kullandı. Bir tek
Meclis Başkanı ve CHP'nin tepki gösterdiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Bu, bunların İsrail'in
avukatlığını üstlendiği anlamına gelir. İzlediğiniz dış politikanın sonucu olarak Gazze ablukasına uluslararası meşruiyet kazandırdınız, İsrail'in elini güçlendirdiniz. İsrail, para ile böyle bir avukat bulamazdı.
Recep Tayyip Erdoğan, bu avukatlığı üstlendi. Ben bunu söylüyorum o bana dönüp hakaret ediyor. O
raporu sen istemedin mi?”
“Kaç aydır bu rapor hükümetin elinde?” diyen soran Kılıçdaroğlu, “Neresinden bakılırsa dış politikası felaket olan bir durumdayız. Öyle hakaretlerle, küfürlerle,
sokak ağızı ile konuşmak bir ülkenin başbakanına yakışmıyor ama Recep Tayyip Erdoğan'a yakışıyor. Çünkü onun bilgi düzeyi, kültür düzeyi, espri düzeyi bunu kavrayacak yeterlilikte değil. Hakaret ederek, olayları geçiştirmeye çalışıyor.” dedi.
DAVA AÇILACAK
Bir gazetecinin, “Dava açılacak mı?” şeklindeki sözleri üzerine, “Açılacak… Benim dudaklarım da temiz, geçmişim de temiz, ellerim de temiz. Kirli olanlar zaten bu tür ifadeleri kullanırlar. Temiz adam böyle bir ifade kullanır mı, düzgün insan böyle bir şey kullanır mı, ahlaklı insan böyle bir laf kullanır mı? Onların hepsi Recep Tayyip Erdoğan'ın kültüründen geliyor zaten, ahlakından geliyor, geçmişinin temiz olmamasından geliyor. Olay bu.” cevabını verdi.
Başka bir gazetecinin “Bedelli askerlik teklifi yeniden Meclis'e verilecek mi?” sorusuna karşılık Kılıçdaroğlu, “
Parlamento şu anda kapalı. Arkadaşların bu tür teklifleri var. Açıldığında gerekli işlem görülür.” diye konuştu.