Bakan Gül, "Taha Yasin Ramazan'ı
Türkiye'de uyarmıştık. 'Oradaki durum dışarıdan daha net görünüyor' demiştik.
Birleşmiş Milletler kararlarına uymaları konusunda kendilerini uyarmıştık. ama içinde bulundukları girdaptan kurtulamadılar." dedi.
AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'nın
Grand Cevahir Otel'de düzenlediği "AK Parti İstanbul'a
hesap veriyor" konulu toplantıya
Dışişleri Bakanı
Abdullah Gül katıldı. Partililerin Türkiye'nin dış
politikası konusundaki sorularını yanıtlayan Bakan Gül, burada bu zamana kadar kamuoyuna yansıtılmayan bir olayı açıkladı.
Irak'ta savaş başlamadan önce Saddam'dan sonra ikinci adam olan Taha Yasin Ramazan'ı gizlice Türkiye'ye davet ettiklerini ve gelişmelerden dolayı uyarılarda bulunduklarını söyleyen Bakan Gül, "Taha Yasin Ramazan'ı Türkiye'de uyarmıştık. 'Oradaki durum dışarıdan daha net görünüyor' demiştik.
Birleşmiş Milletler kararlarına uymaları konusunda kendilerini uyarmıştık. ama içinde bulundukları girdaptan kurtulamadılar." şeklinde konuştu.
Irak'ın istikrarı için Baş
bakan Erdoğan ve kendisinin yoğun çaba sarfettiğin belirten Gül, "Ümit ederiz; Irak anayasasındaki yanlışlıklar yine Iraklıların
işbirliği ile düzeltilir. Kendi aralarında bu halledilirse çatışmalar azalır." diye konuştu.
Kerkük sorununa da değinen Bakan Gül, "Kerkük'teki olaylar etnik bir çatışmaya dönüşebilir. Oradaki ateş etrafa yayılabilir. O yüzden mutabakat sağlanarak hareket edilmelidir." dedi.
" '
Kıbrıs kaybedildi' lafları doğru değildir. 2004 yılında
Annan Planı'na Türk tarafının '
evet' demesiyle Rumların oyunu bozuldu. O zamana kadar hep biz suçlu görülürdük. Ne zaman ki biz 'evet' dedik, onlar 'hayır' dedi, bütün foyaları ortaya çıktı." ifadelerini kullandı. Annan Planı'nın oylanmasının ardından
KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ın birçok dışişleri bakanı v
e devlet bakanı ile görüştüğünü ifade eden Gül, "Bunların hiçbiri önceden olmazdı. Niçin bu yalanlar millete empoze ediliyor?" şeklinde konuştu.
Türkiye dışında yaşayan yaklaşık 5 milyon Türk vatandaşının konsolosluklarda yaşadıkları sıkıntılarla ilgili yeni bir
düzenleme yaptıklarını söyleyen Bakan Gül, gurbetçileri sevindirecek bir haber verdi. Türk vatandaşlarının konsolosluklara gitmeden evlerindeki bilgisayardan işlerinin yüzde 80'ini halledebileceklerini açıklayan Gül, "Vatandaşlar konsolosluklara çok uzaklardan geliyorlar. Niye bunu evdeki bilgisayardan yapmasınlar? Bütün bunları evden yapılır hale getirdik. Bu en büyük yardımdır." dedi.
SESSİZ DEVRİM
İhracatı 30-35 milyar dolardan devralıp, 85 milyar dolara çıkardıklarını ve 100 milyar doları hedeflediklerini kaydeden Abdullah Gül, ''Böyle bir
ülkenin dış imajı elbette ki çok farklı olacaktır. Türk demokrasisini sağlamlaştırmak için attığımız adımlar dışardan bile 'sessiz devrim' olarak vasıflandırılmıştır. 'Türkiye'deki reformist hükümet' diye gazetelerde başlıklar atılmıştır. İlk defa Türkiye parlayan bir
yıldız olmaya, dünyada bir cazibe merkezi olmaya başlamıştır'' şeklinde konuştu.
''Türkiye'nin büyüklüğünü ve gücünü hep beraber yeniden fark etmeye başladık, bizimle beraber dışardakiler de fark etmeye başladılar'' diyen Gül, şöyle devam etti:
''Türkiye, gittikçe dostluğu aranan, iş birliği yapılan bir ülke haline geliyor. Bugün karşımızda sadece kendi iç meseleleriyle uğraşan değil, komşuları ve dünyadaki gelişmelerle ilgilenen bir Türkiye var. Bundan 5 yıl önce içine kapanmış, kendisine dahi faydası olmayan bir ülke konumundaydık. Türkiye'yi oralardan alıp bu noktaya getirmiş durumdayız. Hafızalarınızı şöyle bir tazeleyin. Geçmişte Türkiye'ye yapılan ziyaretleri ve bugünküleri karşılaştırın...''
TÜRKİYE'NİN İTİBARI ARTTI
Türkiye'nin uluslararası platformda itibarının arttığını vurgulayan Gül, ''Bugün herkes Türkiye ile dünya olaylarını istişare etme ihtiyacı duyuyor. 'Acaba Türkiye bu konuda ne düşünüyor, bize ne
tavsiye eder?' diye düşünüyor. Türkiye'de NATO Zirvesi gibi ne büyük toplantılar oldu. Hafızalarınızı tazeleyin. İKÖ Genel Sekreteri Türkiye'den seçildi.
Hikmet Çetin,
Kemal Derviş gibi isimler ilk kez Türkiye adına böyle önemli pozisyonlar elde etti'' şeklinde konuştu.
Gül, Türkiye'nin çıkarlarını düşünüp politikalar yürütürken, çıkar düşünmeden yapılan işler de bulunduğunu ifade ederek, bunların; Afrika'daki aç insanların, tsunami felaketzedelerinin yardımına koşmak gibi unutulmayacak hizmetler olduğunu dile getirdi.
İNSANLARIN DERDİNE DERMAN ARAYAN BİR ÜLKE
''Nereden kaç
kuruş gelecek, bunların hesabını yapan Türkiye, insanların derdine derman arayan bir ülke durumuna geldi'' diyen Gül, Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığının ikinci bir
bakanlık gibi çalıştığını ve çok büyük hizmetlere
imza attığını kaydetti.
Gül, proaktif bir
dış politika izlemeye başladıklarını belirterek, şunları kaydetti:
''Rasyonel, tutarlı ve gerçekçi bir dış politika izlemeye başladık. ABD ve AB ile diğer ülkelerle ilişkileri birbirinin alternatifi olarak görmedik ve hepsiyle iyi ilişkiler içinde olmaya çalıştık. Geçmişte komşularımızla hep gerilim içindeydik. Komşularımızı seçmek şansına sahip olmadığımıza göre, onlarla gerginlik içinde olmak yerine, iyi ilişkiler kurmalıyız. Bu, sadece bizim sorumluluğumuzda değil, komşuların da sorumluluğu vardır, ama tarihi geçmişimizi, büyüklüğümüzü düşünürsek, bizim daha çok atmamız gereken adımlar olduğunu düşünüyoruz.
Dış ticarette komşularımızın oranı yüzde 3'ten yüzde 33'e yükseldi. Bütün komşularımızla iyi ilişkiler geliştirme gayreti içinde olduk ve bunun sonuçlarını aldık. Ümit ederiz ki,
Ermenistan ile de böyle olur. Rum kesimiyle ilgili attığımız adımları biliyorsunuz. Biz bu bölgede kimsenin
ihmal edilmesini istemeyiz. Attığımız adımları onların da iyi niyetle değerlendirmesi lazım. Türkiye, komşularımız için ikinci bir ev haline gelmiştir.''
Toplantıya, Bakan Gül'ün yanı sıra; İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı
Kadir Topbaş, AK Parti
Milletvekili Güldal Akşit, AK Parti İstanbul İl Başkanı
Mehmet Müezzinoğlu,
TÜRSAB Başkanı Başaran
Ulusoy ve
TESEV Başkanı
Can Paker ile
Vatikan Türkiye Temsilcisi George Marovitch de katıldı.