AK Parti'nin
kapatma davası açıldığı dönemde üzerinde çalıştığı anayasa ve yasalarda
parti kapatma rejimini zorlaştıracak değişiklikler raftan indirildi.
AK Parti'nin
hukukçu kurmaylarının tatilde parti kapatmayı zorlaştıracak değişiklik tekliflerini olgunlaştıracağı sonbaharda
Meclis açılır açılmaz diğer siyasi partilerle uzlaşma arayışı içine girileceği belirtiliyor.
MİNİ BİR ANAYASA PAKETİ
Değişiklik teklifinin, AB müktesebatı çerçevesinde öncelikle ele alınması gereken ve muhalefetin de taleplerini kapsayan mini bir
anayasa paketi şekline dönüşebileceği de vurgulanıyor.
Hatta CHP'nin olmazsa olmaz şart olarak öne sürdüğü dokunulmazlıklar konusunda bile kısmi bir
düzenleme yapılabileceği ifade ediliyor. İşte AK Parti'nin parti kapatma rejimine ilişkin sonbaharda gündeme getirmeyi planladığı seçeneklerden bazıları:
MAHKEME KARARI İSTENECEK
Anayasa'nın 69. maddesinde yapılacak değişiklikle, bir siyasi partinin yöneticileri ve üyelerinin
eylem ve fiillerinin “odak' tanımı kapsamına girmesi için o konuda kesinleşmiş
mahkeme kararı aranacak. Mahkeme kararı olmadan kişilerin eylem ve fiilleri kapatmaya gerekçe olmayacak.
Formüllerden birisi de,
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın resen
kapatma davası açmasının önüne geçilmesini içeriyor. Buna göre, kapatma davası açılmadan önce TBMM'den veya Yargıtay Genel Kurulu'ndan izin alınması şartı getirilecek.
Anayasa'nın 69. maddesinde yer alan “odak” tanımı değiştirilecek. “
Venedik kriteri' doğrultusunda, bir partinin “odak' haline gelmesi, “şiddete
destek verme” şartına bağlanacak. Siyasi partilerin
yasaklanması veya kapatılması, sadece partilerin şiddeti siyasal bir
araç olarak kullanması ya da anayasal güvence altına alınmış hak ve özgürlükleri yok etmek için şiddet kullanmayı savunmaları durumunda haklı görülebilecek.
Seçeneklerden birisi de
Anayasa Mahkemesi'nin üye yapısının değiştirilerek, üye sayısının artırılması ve üyelerin belirli bir kısmının parlamento tarafından seçilmesi oluşturuyor. Buna göre, Anayasa Mahkemesi, 17 üyeden oluşacak.Mahkemesine bireysel başvuru yapılabilecek. 17 üyenin 7'isi Meclis tarafından seçilecek.
ADIM ADIM ÇAĞDAŞ HEDEFLERE VARACAĞIZ
Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, televizyonlarda yayımlanan ''Ulusa Sesleniş'' konuşmasında, bir ayın, yeni bir başlangıcın arifesinde olduklarını ifade ederek, ''Hep söylerim; her gün yeni bir başlangıçtır. Her yıl, her
mevsim, her ay da yeni bir başlangıçtır'' dedi.
''Taze bir başlangıç için gelin umutlarımızı, hayallerimizi, kardeşlik bağlarımızı, vatandaşlık şuurumuzu bir kez daha tazeleyelim'' diyen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Her millet, her devlet gibi bizim de sorunlarımız, zorluklarımız var. Ama bir ve beraber olduğumuz sürece aşamayacağımız hiçbir engel yoktur, olamaz. Bizim sabit noktamız, birlik ve bütünlüğümüzdür. Bunu koruduğumuz takdirde, önümüzde parlak bir gelecek için tarihi imkan ve fırsatlar bulunduğunu bilelim. Yeter ki, birbirimize inanalım, güvenelim. Aramızda kuşkuya, evhama, güvensizliğe yer olmasın. Aramıza fitne, nifak tohumları ekmek isteyenler fırsat bulmasın.
Türkiye Cumhuriyeti, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olarak, Atatürk'ün gösterdiği çağdaşlaşma hedeflerine doğru durmadan yoluna devam edecektir. Bu yolun özellikle dönüşü yoktur.''
SİYASİ YASAK KALKACAKAK
Parti'nin üzerinde durduğu seçeneklerden birisi de siyasi yasakların kaldırılmasını oluşturuyor. Bir siyasi partinin kapatılması. Beyan veya fiilleriyle sebep olan kurucuları dâhil üyeleri, kapatmaya ilişkin kararın yayınlanmasından sonraki ilk milletvekili veya mahalli idareler seçimlerinde
aday olamayacak. Böylece yasak yerine seçime katılmama cezası verilecek. Üzerinde durulan bir başka seçenek ise "seçenekli ceza sistemi"nin getirilmesi oluşturuyor. Buna göre siyasi partilere temelli kapatma veya
para cezası verilmeden önce uyarı cezasının verilecek.
Cezayı alan parti ihtarın gereklerini yerine getirmediği takdirde kapatma davası açılacak.BUGÜN