Tamiri mümkün olan, olmayan!
Diyarbakır, tarih 2 Temmuz 07. Ofis semtindeki Yüksek Kahve'de öğle vakti
seçmen nabzı yokluyorum.
Ensarioğulları'ndan
yaşlı bir
çiftçi. Seçimlerde hep DP ve AP'den DYP'ye oy vermiş bir aşiretten, siyasal bir gelenekten geliyor.
Ancak
Mehmet Ağar'ın DP'sinden memnun değil.
Anlatıyor:
"DP, Diyarbakır'dan 1 milletvekili çıkarabilirdi. Artık baraja takılır. Bir kere birleşmeyi yapamadılar. Ama bu iş bence birleşmeden çok
cumhurbaşkanı seçiminde bozuldu. Askerin muhtırası derken,
mahkeme kararı derken, Akparti
mağdur edildi beyim. Ağar'la
Mumcu Meclis'e girseydiler, böyle olmazdı. Asıl hata burada yapıldı." (
Milliyet, 3 Temmuz 07)
Mehmet Ağar bu hatayı seçim sonrasında, baraja takıldıktan sonra anladı. Hatayı
tamir edemediklerini iş işten geçtikten sonra
itiraf etti.
Peki, Ağar bu hataya nasıl düştü?..
Mehmet Ağar, 27
Nisan sabahı,
Çankaya seçiminin ilk turundan önce kendisine gelen bir
telefon üzerine mi Meclis'e girmekten vazgeçti?
Neydi o telefon?..
Erkan Mumcu'yu da Meclis'i boykot konusunda uyaran Ağar mı oldu, böyle bir telefon üzerine?
Bilemiyorum.
Bu sorular aklıma takılıyor. Çünkü
Abdullah Gül 27 Nisan sabahı ANAP'lı milletvekillerinin seçime katılarak 367 engelinin aşılacağını bana söylemişti.
Ama olmadı.
Anlaşılan bir son dakika telefonu işleri bozmuş, Meclis boykotuyla birlikte bedeli seçim sandığında ödenen yanlış yapılmıştı.
Ancak, hata sadece Ağar'ın değildi. Hatalar zincirini asıl oluşturanlar, çok öncesinde Çankaya savaşı için düğmeye basanlardı. 367 formülünü
icat eden odaklardı. Mitingleri düzenleyen organize çekirdek güçlerdi.
Tabii 27 Nisan Muhtırası idi.
Asıl belirleyici olan da buydu.
İkili bir
hedef öngörülmüştü:
(1) Çankaya'yı AKP'ye vermemek.
(2) AKP'yi seçimde kösteklemek.
İlkinde geçici de olsa başarı vardı ama ikincisi tam bir hayal kırıklığı oldu. 22 Temmuz'da AKP neredeyse her iki seçmenden birinin oyunu alarak parlamentoda mutlak çoğunluğu elde etti.
Gül'e şimdi Çankaya yolu açık.
MHP lideri Bahçeli, olumlu bir tutum alarak, Ağar-Mumcu ikilisinin 367 hatasını tekrarlamayacağını açıkladı.
Düşünmekte yarar var:
Büyük hata 22 Temmuz'da seçim sandığından döndü. Hata, halkın oyuyla tamir edildi.
Ders alındı sanıyorum.
Tamiri için çok daha yüksek bedeller ödenebilecek yeni hatalara düşüleceğine de ihtimal vermiyorum.
Türkiye aklını ekmek peynirle yiyenlerin ülkesi değil, olmamalı da..
HASAN CEMAL/MİLLİYET