AK Parti Genel Başkan Yardımcısı
Hüseyin Çelik,
CHP'nin
Süheyl Batum'un
TSK ile igili sözlerine tepki göstermesini beklediğini belirterek, "CHP kurumsal olarak bu sözlerin arkasında olmadığını, bu sözleri kınadığını, bu sözleri tasvip etmediğini söylemediği sürece kurumsal olarak bunu üstlenmek gibi ithamla karşı karşıya kalırlar." dedi.
Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Süheyl Batum'un TSK'ya yönelik sözlerini değerlendiren Çelik, "Bu söylemi, ithamı çok çirkin bulduğumuz, bunun siyasiye yakışmadığını, bir ana
yasa profesörüne yakışmadığını ifade etmek isterim. Bizim ordumuzun ABD tarafından şekillendirildiğini iddia ediyor. ABD'nin bizim ordumuzun içini boşalttığını, oyduğunu söylüyor. Kim bizi, ordumuzu yıkmış, nasıl yıkmış. Nasıl kağıttan kaplanmış bunu kamuoyunun ferasetine
havale ediyorum. Bu söylem kabul edilecek bir söylem değildir. Bunu niçin söylüyor. Batum'un bu sözleri CHP tarihi misyonun dışa vurumudur. Eğer ordu topluma ve
siyasete
vesayet ederse, eğer ordu
muhtıra verirse,
darbe yaparsa ve darbeye tevessül ederse Süheyl Batum ve Süheyl Batum gibileri orduyu sevecekler. O zaman TSK'nın mensuplarını kahramanlar olarak görecekler. Ama ordu kendi görevine çekilirse TSK'nın yayınladığı basın bildirisinde de ifade edildiği gibi 'sadece güvenlik alanındaki görevlerini en iyi şekilde yerine getirme gayreti içinde olan TSK'nın siyasi tartışmalara konu edilmesi ne ülkemize ne de siyasi görüşe fayda sağlayacaktır' şeklinde TSK'nin görüşü var. Sadece güvenlik görevi üstlenen bizim sınırlarımızı koruyan, görev verildiği zaman içeride güvenliğe yardımcı olan TSK'yı illede siyasetin içine çekmek, ona siyaset vesayet görevi yüklemek, geçmişteki bazı yanlışlıkları ve alışkanlıkları tekrar TSK bünyesi içinde görmek arzusu ne yazık ki CHP'nin tarihi misyonuna uyan bir anlayıştır. Süheyl Batum da bunu dile getirmiştir."
"Batum'a yönelik CHP Genel Başkanından ve CHP içinden farklı tepkiler gelmesini beklerdim" diyen Çelik, "Ben Süheyl Batum'a CHP Genel Başkanından, CHP kendi içinden çok daha farklı tepkilerin olmasını beklerdim. Olması gereken buydu. Bu tepki gösterilmediğine göre, CHP kurumsal olarak bu görüşleri benimsemiştir." dedi.
GENELKURMAYIN AÇIKLAMASINA ELEŞTİRİ
TSK'nin basın açıklamasında iki siyasi partinin açıklamasından söz ettiğini söyleyen Çelik, şunları söyledi: "Kimsenin kimseyi yıktığı yok. Demokratik bir ülkede TSK da, polis teşkilatı da, istihbarat güçleri de, bütün silahlı güçler millet adına siyasi iradenin emrindedir. Halkının emrindedir. Halkının ona yüklediği görevleri yerine getirir. Siyasi irade
halktan aldıkları yetkiyi kullandıkları zaman meşru olurlar. Siyasi irade bu meşruiyeti üzerinde taşıdığı sürece TSK'ya, polise ve diğer güvenlik birimlerine talimat verir, halk adına bu görevlerini yapmalarını sağlarlar. Onlar da anayasa ile yasa ile biçilmiş görevler vardır. Kendi görevlerinin bilincinde olan dünyanın bütün çağdaş orduları bu sınırda kalırlar. CHP bu durumdan hoşlanmıyor ve bunu benimsemiyor. AK Partili arkadaşlarımız yaptıkları açıklamalarda CHP'nin bu tavrı kınanıyor. Yapılan basın açıklamasında sanki iki tür açıklama yapılmış da siyasete alet edilmiş gibi ifade vardır. Bu ifadeleri de doğru bulmadığımızı ifade etmek isterim. Burada adeta denge politikası yapılmış. Bir taraftan bir CHP'linin ipe sapa gelmez ifadelere tepki gösterirken, AK Partililerin de kapsama dahil edilmesini doğru bulmadığımızı huzurlarınızda ifade etmek istiyorum. Buna gösterilen cılız tepkiler var. CHP kurumsal olarak bu sözlerin arkasında olmadığını, bu sözleri kınadığını, bu sözleri tasvip etmediğini söylemediği sürece kurumsal olarak bunu üstlenmek gibi ithamla karşı karşıya kalırlar."
"EYLEMLER RUMLARI SEVİNDİRDİ"
Çelik,
KKTC'de Türkiye'ye yönelik gösteri ve eylemlerin Rum kesimini sevindirdiğini söyledi. Çelik, KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu'nun eylemlere yönelik tepkisinin tatmin edici olmadığını ve kendilerinin eylemleri kınamasını beklediklerini ifade etti. Çelik,
Kıbrıs'taki eylemleri bazı marjinal gruplar tarafından gerçekleştirildiğine işaret ederek, "Kıbrıs
davası Türkiye'nin vazgeçemeyeceği bir dava. Oradaki insanlar bizim kardeşimizdir. Onlara farklı gözle bakmamamız mümkün değildir"diye konuştu.
Başbakan Erdoğan'ın tepkisinin marjinal gruplara yönelik olduğuna işaret eden Çelik, "Marjinal grupların yaptıklarını KKTC'deki insana teşmil olarak görmeyiz. Marjinal gruplara ve onlara çanak tutan kesime yöneliktir. Orada KKTC,
Türk bayrağı yok, Kıbrıs Rum kesiminin bayrağı var. Küfür ve
hakaret içeren pankartlar var. Uluslararası anlaşmalardan kaynaklanan garantörlük hakkımız var, orayla ilgili bir gönül bağımız vardır."şeklinde konuştu.
"MISIR'IN İÇ İŞLERİNE KARIŞMIYORUZ"
Çelik,
Mısır halkının
demokratikleşme ve çağdaş yönetimi talep etme hakkında saygı duyduklarını belirterek, "Mısır'ın iç işlerine karışmıyoruz. Kardeş bir ülkenin
refah ve mutluluğunu istemek dostluğun ve kardeşliğin gereğidir." dedi.