TBMM Genel Kurulunda, MHP'nin, Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Ömer
Dinçer hakkında verdiği
gensoru önergesinin gündeme alınması kabul edilmedi.
Dinçer hakkında, ''Çalışma hayatında yaşanan anlaşmazlıklar karşısında ve ortaya çıkan sosyo
ekonomik duruma rağmen sorumlulukları yerine getiremediği'' gerekçesiyle verilen gensoru önergesinin gündeme alınıp alınmayacağına ilişkin görüşmeler tamamlandı.
Gensoru önergesi,
CHP, MHP ve BDP'li milletvekillerinin ''kabul'' oyuna karşın, AK Parti'li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.
Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanı
Ömer Dinçer, gensoru önergesinde yer alan iddialara
yanıt verdi. Görevde bulunduğu 9 aylık sürede yaptığı faaliyetler hakkında bilgi veren Dinçer, istihdam ve işsizliğe değindi.
Dinçer, küresel
krizin bugünlerde kendini daha çok istihdam üzerinde göstermeye başladığını belirterek, Letonya'da yüzde 18'e, İspanya'da yüzde 18'e, İrlanda'da yüzde 13'e, ABD'de yüzde 10'a çıktığını belirterek, bu
ülkelerde işsizlik oranının ekonomik kriz nedeniyle yüzde 100 oranında artış gösterdiğine dikkati çekti.
Dünya genelinde yüzde 100'e yakın artış gösteren işsizlik oranının,
Türkiye'de sadece yüzde 30 arttığını kaydeden Dinçer, ''2009 yılında Türkiye, bütün küresel krizlere ve bunun etkilerine rağmen 452 bin insana istihdam sağlamıştır. Nasıl oldu da Türkiye'de AB ülkelerinin tamamının gıpta ettiği, bunu nasıl başardınız diyerek gelip bizden bilgi aldıkları istihdamla ilgili çözümleri üretebildik ve başarıyla yürütebildik'' dedi.
İşsizlik
ödenek miktarını artırdıklarını belirten Dinçer, 1 milyon 843 bin kişiye 3 milyar 22 milyon TL işsizlik ödeneği verdiklerini kaydetti.
Kısa çalışma ödeneğinin süresinin uzatılması ve miktarının artırılması sonucu 2009'da 198 bin 319 kişinin işsiz kalmasına engel olunduğunu bildiren Dinçer, bu konuyla ilgili toplam 172 milyon 700 bin lira ödendiğini belirtti.
Uzun ve orta vadeli istihdam stratejilerini belirlemek için
Şubat ayı içinde istihdam çalıştayları tertip edeceklerini bildiren Dinçer, ''
Küresel kriz, dünyadaki gelişmeler, teknolojik yapı, mevcut istihdam politikalarımızı değişmeye zorluyor; bunun farkındayız ve geleceğe bakıyoruz. Aslında geleceğini göremeyenlerin önünde hep sorunları vardır. Nitekim bugün de yaşadığımız sorunlar, geleceği göremeden günlük yaşayan, günlük tepkilerle, popülist yaklaşımlarla karar verenlerin ortaya çıkardığı sorunlardı. Çok
şükür, çözmek bize nasip oluyor'' diye konuştu.
-''RAHATSIZ ETMEYE DEVAM EDECEĞİM''
Asgari ücretin 1999-2002 yılları arasında reel artış oranının 6,8 puan olduğunu kaydeden Dinçer, o dönemdeki asgari ücretle 27 temel
gıda maddesinin 23'ündeki alım gücünün düştüğünü söyledi.
Emekli maaşlarıyla ilgili olarak verilen zamları anımsatan Dinçer, hiçbir AB üyesi ülkelerin cesaret edemediği sosyal güvenlik ve genel sağlık sigortasını Türkiye'nin gerçekleştirdiğini söyledi.
Sağlık alanında tüm kesimin yararlanmasının sağlandığını ve erişimin kolaylaştırıldığını kaydeden Dinçer, uluslararası standarda uygun bir sağlık hizmeti verilmeye başlandığını bildirdi.
Kamu harcamalarından 2010 ve sonraki yıllar için en az 2,5 milyar lira tasarruf imkanı sağlandığını belirten Dinçer, ''Bütün vatandaşların ceplerinden çıkacak ilaç harcamalarında ilaç genel fiyatlarında yüzde 30
indirim yapılmışsa, vatandaşın cebinde yüzde 30 tasarruf sağlanacaksa övünülecek şey midir yoksa eleştirilecek şey midir?
İlaçla ilgili yaptığımız çalışmada sizlerden takdir beklerken, kamu adına, vatandaş adına teşekkür beklerken gensoruyla ilgili bir
takım hususları dile getirdiniz'' diye konuştu.
Gensoruyu verenlere sitemde bulunduğunu, verdikleri önergelerde dikkat etmeleri gereken bazı hususlardan dolayı kendisini ihbar ettiğini söyleyen Dinçer, şöyle devam etti:
''Ben, 9 aylık süre içinde en az 2 ayda verilen
işletme belgelerini 1 günde vermeye başladım, iş verenlere kolaylık sağlıyorum. 9 ay süren
işçi şikayetlerini, 15 günde çözüyorum. Geldiğim günden beri yabancıların çalışma izinlerini 8 ay sürüyordu 1 aydan önce veriyoruz. Hasta,
özürlü, malul, isteyen herkese bedel almadan
emekli maaşını evinde teslim ediyoruz. SGK, Çalışma Bakanlığı, İş-Kur'a ayrı ayrı bildirgeler veriliyordu, bildirgeleri azalttık, iş yükünü hafiflettik. Evet ben, devletin gücünü vatandaşla paylaşmaya başladım. Devletin gücünü, aslında bütün sosyal taraflarla paylaşmaya başladım. Vatandaş odaklı bir
yönetim anlayışını yerleştirmeye çalışıyorum. Bu birilerini rahatsız ediyor. Statükoyu, değişime karşı olanı, mevcut dengeleri bozmak isteyen herkesi rahatsız ediyor. Ben rahatsız etmeye devam edeceğim. Çünkü, uzun vadede bu ülkemizin geleceğini orada görüyorum.''
-''SENDİKAL ÖZGÜRLÜKLERİ GETİRMEYE HAZIRIM''-
Türkiye'nin işsizliği önleme, istihdamı yaratma konusunda AB ülkeleri arasında en başarılı ülke olduğunu bildiren Dinçer, Avrupa'da sanayileşmiş ve istihdam oranı çok yüksek ülkede işsizliğin arttığını, Türkiye'de işsizlik oranının artmadığını kaydetti.
Sosyal
adalet tanımını değiştirdiklerine değinen Dinçer, ''Türkiye'nin milli gelirini 3 kat artırmış olmamıza rağmen, sosyal harcamaları yüzde 13'den yüzde 17'ye çıkardık. Ama biz başkalarının anladığı gibi devlet görevlilerinin imtiyazlarını artırarak, sosyal devlet anlayışını pekiştirmiyoruz. Anlamını değiştiriyor, fakirin, yoksulun, tüm
sivil kesimlerin harcamalarını artırarak, sosyal devlet anlayışını artırmaya çalışıyoruz'' diye konuştu.
Sendikal düzenlemelerle ilgili
iktidar ve muhalefet partilerine ''açık çek'' verdiğini söyleyen Dinçer, ''Sendikal her türlü hak ve özgürlüğü, uluslar arası standartlara uygun olmak ve ideal ölçülerde gerçekleştirmek üzere, varsanız gelin buraya... Sendikal hak ve özgürlükleri de getirmeye hazırım'' dedi.
Gensoru önergesi, CHP, MHP ve BDP'li milletvekillerinin ''kabul'' oyuna karşın, AK Parti'li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.
TBMM
Başkanvekili Güldal
Mumcu, oylamadan sonra, yarın saat 14.00'de toplanmak üzere birleşimi kapattı.