Referandum çalışmaları için
Mardin'i ziyaret eden
Devlet Bakanı ve
Başmüzakereci Egemen Bağış, STK temsilci ve başkanları ile bir araya geldi. Erdoba Konağı'nda Mardin Belediyesi tarafından verilen sahur yemeğine Bağış'la birlikte Mardin Valisi
Hasan Duruer,
AK Parti Mardin Milletvekilleri
Gönül Beki Şahkulubey, Mehmet
Halit Demir ve Cüneyt
Yüksel ile Belediye Başkanı
Mehmet Beşir Ayanoğlu katıldı.
Yemek öncesi Bağış, aralarında eski
CHP İl Başkanı Mehmet Çiftsüren, SP İl Başkanı Mehmet Timurağaoğlu, eski DSP
Milletvekili Mustafa Tuğmaner ve 100'e yakın STK temsilci ve başkanlarına hitap etti. Referandumla değişecek
yasalarla ilgili slayt eşliğinde bilgiler veren Bağış, sık sık muhalefet partilerini, değişecek maddeleri okumamakla itham etti. Bağış,
referandumun Türkiye'de
fişleme belasına son verilmesi ve keyfi
disiplin cezalarının ortadan kalkmasının anayasanın AB standartlarına yükselmesiyle ilgili bir süreç olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu ülkede kamu denetçiliği kurumunun kurulması, Meclis'in gizli oyla seçeceği bir kişinin 4 yıl boyunca vatandaşla devlet arasındaki sorunlarla ilgili olarak karar vermesinin önünün açılması,
Avrupa Birliği standartları için bir girişimdir. Bu ülkede Yüksek Askeri
Şura kararlarına yargı yolunun açık olması, gerektiğinde
ihraç edilen kişilerin yargıya başvurabilmesinin önünün açılması AB standartlarında bir adımdır.
Kamu çalışanlarının toplu
sözleşme hakkına kavuşması bu ülkenin AB standartları ile alakalıdır. Bütün bu adımlar Türkiye'nin daha çağdaş, demokratik daha laik daha güçlü hukuk devleti olmasını sağlayacaktır. AB'ye
darbe anayasası ile üye olamayız. Darbe anayasası ile üye olmaya çalışan başka ülkeler oldu.
Yunanistan,
Portekiz,
İspanya da denedi. Onlar da olamadı. Ne zaman ki anayasalarını değiştirdiler daha çağdaş, demokratik devleti değil bireyi öncelikli tutan anayasaları benimsediler, AB müzakere süreçleri hızlandı ve Avrupa'nın
kilit ülkeleri haline geldiler. Türkiye'nin AB müzakerelerinde 12
Eylül iyi bir dönemeç olacaktır. Onun için merak edenlere Mardin'den seslenmek istiyorum, Türkiye'nin gerçekten
Avrupa Birliği standartlarında olmasını istiyorsak, Mardin'in Avrupa Birliği standartlarında bir şehir olmasını istiyorsak, önce demokratikleşmemiz lazım. AB'ye darbe anayasası ile üye olunmaz.''
Muhalefetin değişecek maddeler üzerinde en çok
Anayasa Mahkemesi ve HSYK'nın yapılarında yapılacak değişikliğe karşı çıktığını anlatan Bağış, "
Anayasa Mahkemesi ise önlerine gelen itirazla ilgili olarak herhangi bir
düzenleme veya iptal gitmediği için Anayasa Mahkemesi de bu yasaların değişmesine yeşil ışık yakmıştır." dedi.
Trabzon'da Sümene Manastırı'nda düzenlenen ayine dikkat çeken Bağış, "Türkiye'de artık bazı tapular yıkılıyor. Ve insanlar özgürlüklerine kavuşuyor. Ama buna direnen ve
yasakçı zihniyetin değişmemesini isteyenler de bu değişime direnmeye devam edecek. Bugün Mardin'de yüzyıllardan beri burada yaşanan hoşgörü ortamının kime ne zararı olmuş? Ama bizim muhalefet bunu anlamakta zorluk çekiyor. Bu yasa değişikliği ile artık herkes istediği şekilde yaşayacak." ifadelerini kullandı.
Bakan Bağış, anne ve babasının
Arapça konuştuğunu ve kendisine 'fişleneceğim' korkusu ile bu dili öğretemediklerine dikkat çeken Bağış, "Yıllarca bu ülkede insanlar, bırakın istedikleri gibi konuşmayı, kendi çocuklarına bile istedikleri isimleri vermediler. Bırakın, isteyen çocuğuna Agup ismini de versin, Mücahid ismini de versin." şeklinde sözlerini sürdürdü.