Terörün
siyaset üstü bir mesele olduğunu belirten Erdoğan, şehitlerin istismar edilmemesini istedi. Seçime giderken şehitlerin istismar edilmeye çalışıldığından şikayetçi olan Erdoğan,
halkın kandırılmamasını istedi.
Amasya'da 36 tesisin toplu açılış törenine katılan
Başbakan Erdoğan, büyük bir kalabalığa hitap etti. Erdoğan'ı dinlemeye gelen vatandaşların hemen hepsinde
Türk bayrağı bulunurken
AK Parti bayrağı yok denecek azdı. Şehrin etrafındaki dağların eteklerine yerleştirilen dev Türk
bayrakları da dikkat çekti.
Başbakan Erdoğan, "
Atatürk Amasya'da Haziran 1919, Başbakan Amasya'da Haziran 2007" yazılı platformun önünde yaptığı konuşmada önce Amasya'nın milli mücadeledeki önemine atıf yaptı.
İstiklal mücadelesiyle birlikte artık bir istikbal mücadelesi yürüttüklerini belirten Erdoğan sözlerine geçtiğimiz yıl
trafik kazasında
vefat eden Merzifon Belediye Başkanı ve AK Parti İlçe Başkanını anarak başladı. Aynı kazadan yaralı olarak kurtulan AK Parti Amasya
Milletvekili Akif Gülle'ye gösterilen sevgiden duyduğu memnuniyeti ifade eden Erdoğan'ın konuşmasında en sık vurguladığı nokta
terör oldu.
Başbakan terörle ilgili değerlendireler yaparken sözleri sık sık, "Kahrolsun
PKK", "Şehitler ölmez vatan bölünmez" sloganlarıyla kesildi. Millet olarak terör örgütüne karşı büyük bir mücadele yürüttüklerini kaydeden Erdoğan, Türkiye'nin uzun yıllardır teröre en çok
kurban veren ülkelerin başında geldiğini aktardı. Teröre karşı yürütülen mücadelede bugünlerden çok daha kötü günler ve dönemler olduğunu dile getiren Erdoğan, "En sık ve yaygın yaşandığı dönemlerde bile milletimiz, güvenlik kuvvetlerimiz, azim ve kararlıktan taviz vermedi. Milletimiz daima birlik ve bütünlüğümüz, üniter yapımız konusunda kararlı bir hassasiyet içinde oldu. Bugünde etnik kökeni ne olursa olsun, hiçbir vatan evladının, hiçbir Türk vatandaşının milletimize vatanımıza, devletimize, bayrağımıza sadakatinden şüphe duymuyorum. İnsanlarımız en zor zamanlarında bile hiç çekinmeden canları pahasına sadakatlerini ortaya koymuştur. İnanıyorum ki bundan sonrada ortaya koyacaktır. Şehit verdiğimiz evlatlarımız, kahraman gazilerimiz bunun şahitleridir.
Tunceli de Eraslan
Güngör kardeşimize de Allahtan rahmet, Amasyalı hemşehrilerime
başsağlığı diliyorum." dedi.
BİZ ŞEHİTLERE ÖLÜ OLARAK BAKMAYIZ
Şehit kavramı üzerinde duran Başbakan Erdoğan şehadeti şöyle tanımladı: "Şehadet bizde çok anlamlı, çok farklı bir kavramdır. Bizim inancımızda tüm
İslam dünyasına baktığımızda bir şeyi fark e
dersiniz. Türklerden başka askerine
Mehmetçik diyen yoktur. Bizim kültürümüzde 'Küçük
Muhammet' anlamında askerimize biz Mehmetçik adını vermişiz. Biz şehit olanlarımıza ölü olarak bakmayız, diri olarak bakarız. Bu bizim inancımızdan gelir. Onun için de
şair diyor ya, Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber, Sana ağuşunu açmış duruyor
peygamber.' Bu bizim değerlerimizde, bizim medeniyetimizde şehidin konumunu ortaya koyması bakımından çok ama çok anlamlı. Şüphesiz ki her şehitlerimizin
aileye dönüşünde ağlamalar oluyor, gönüller yaralanıyor. Ama inanıyorum ki daha sonra hep birlikte anneler de babalar da 'devletimiz, milletimiz payidar olsun yeter ki onlar sağ olsunlar' diyerek bu noktadaki duruşunu da sergiliyor."
Hain saldırılara karşı mücadelenin süreceğini vurgulayan Erdoğan konuşmasında terörün istismar edilmesine tepki gösterdi.
CHP Lideri Deniz Baykal'ın şehitler konusunda hassasiyetinin kendi hassasiyetleriyle mukayese bile edilemeyeceğini iddia eden Erdoğan şunları söyledi: "Bazı siyasi çevreler lütfen şehitlerimiz üzerinden istismara girmesinler. Şehitlerimizi istismar etmesinler. Kimse kalkıp ta terör karşısında, 'Efendim hükümet suskun duruyor, sessiz duruyor' gibi milleti aldatma yoluna girmesinler. Bu ülkede Sayın Baykal'ın terör konusundaki hassasiyeti bizlerle mukayese edilemeyecek derecede azdır. Bunu da böyle bilmenizi isterim."
SİYASİLERİN VARSA BİR ÖNERİSİ GETİRSİN
Şehit cenazelerinde
ülkücü işareti yapılmasını kastederek böyle yapanlara eleştiride bulunan Erdoğan, şehitlerin istismar edildiğinden dert yandı. Siyasi partilere 'bildiğiniz bir
teklif varsa getirin' önerisinde bulunan AK Parti Lideri, geçmişte görev alan partilerin niye terörü bitiremediğini sordu ve şu çağrıyı yaptı: "İsterdim ki bütün
siyasi partiler hep birlikte bildiğiniz bir şey varsa teklifini yaparsınız. Ama hiçbir zaman bunu istismar vesilesi yapmazsınız. Birisi çıkıyor '3 ayda' bitiririz, diğeri çıkıyor '1 yılda bitiririz' diyor. Sizler bu ülkede
iktidar oldunuz. Niçin bitiremediniz. Milleti böyle
seçime giderken bu tür aldatmalarla kandırmayın. Cenazelerde kendine has işaretlerle şehitlerimizi istismar yoluna gidiyorlar. Şehitlerin istismarı yapılmaz."
Terörün partiler üstü bir mesele olduğuna dikkat çeken Başbakan herkesi taşın altına elini koymaya çağırdı. "Terör konusunu kimse siyaseten istismar etmeye kalkışmamalı." diyen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Terörün asıl amacı
toplum psikolojini bozmaktır, kendi propagandasını yaptırmaktır. Terörün
hain emellerine ulaşmasına milletçe izin vermemeliyiz, birlik beraberlik sağduyu ve metanet içinde birbirimize daha sıkı kenetlenerek, vakur duruş sergilemek durumundayız. Milletimin sağduyusuna güveniyorum. Terörün Allah'ın izniyle amacına ulaşması bu vatan
topraklarında mümkün olmayacaktır. Nifak tohumlarına karşı birlik beraberliğimizi her şeyin üstünde tutarak millet olarak bu tuzaklara düşmezsek önümüz açık ve geleceğimiz parlaktır."
Terörle ilgili atılacak adımların davul zurna çalarak yapılamayacağını kaydeden Erdoğan, atılması gereken adımları attıklarının altını çizerek şunları aktardı: "Biz bu konudaki hassasiyetimizi davul zurna çalarak değil ilgili güçlerimizi, ilgili birimlerimizi kendileriyle müzakerelerimizi yapmak suretiyle, ne gerekiyorsa yapmak suretiyle yaparak yola devam ediyoruz. Yoksa davul zurna çalarak bu işlerin ne getirip ne götürdüğü belli. Biz işimizi biliyoruz. Atılması gerekler, yapılması gereken adımlar atılıyor. Terör nerde, kimi nasıl niçin vuracağı belli olmayan bir olaydır. Bununla Amerika'nın da mücadelesi ortadadır. Gördüğünüz gibi malum iki kulenin vurulması olayının faturası, ta
Pentagon bütün korumalara rağmen nasıl vurulmuştur.
İngiltere,
İtalya,
Fransa dünyanın birçok yerinde terörün ne denli nasıl tepkilerle bu mücadelenin sürdüğü ortada.
Ulusal ve uluslar arası bu mücadelemizi yürütmemiz lazım."
Terörün mucizevi bir şekilde çözümünün mümkün olmadığına işaret eden Erdoğan şu değerlendirmelerde bulundu: "Biz şuna inanıyoruz. Biz çok farklı bir milletiz. Değerlerine sadık bir milletiz. Milletimizin birliğini 70 milyon vatandaşın kardeşliğini kimse bozmaya muktedir olamayacaktır. Biz sorumluluk sahibi olarak tek bir vatandaşımızın tırnağına zarar gelsin istemeyiz. Yüreğimize kor ateş düşüyor. Ne acıdır ki terörle mücadelenin doğasında şehit vermekte var.
Güvenlik kuvvetlerimiz kayıplarımızı en aza indirmek için ellerinden gelen gayreti gösteriyorlar. Tüm gerekli tedbirleri şu ana kadar nasıl aldılarsa bundan sonra da alacaklardır. Bazı eksiklikler tek tek değerlendiriliyor. Milletçe bunun karşısında olacağız. Akşamdan sabaha çözüm olsaydı çözerdik. Sene 78, sene 2007. O günden bu güne ülkemizde maalesef önce anarşi sonra terör bu boyutlara ulaşmıştır. Her alanda olduğu gibi bu alanda da mucizevi çözüm yok. Önümüzde tuzaklar riskler de olabilir. Dikkatli, basiretli olacağız. Uyanık olmak mecburiyetindeyiz. Fark ettiğimiz anda da zaten boşa çıkarıyoruz. Sadece duyduklarınız değil duymadıklarınızda var. Bunlarla ilgili mücadelenin gerekleri de yapılıyor. Günlük anlayışlarla, günlük heyecanlarla ulusal güvenliği değerlendirmek uygun değildir. Bu partiler üstü meseledir. Terörle mücadelede her hatanın bedeli canla ödeniyor."
ÇIRAKLARLA BU İŞ OLMAZ
Erdoğan, konuşmasında her okula
bilişim sınıfları kurduklarını anlatırken, "
Bilgisayar dört yıl önce mi
icat oldu?" diye sordu. Diğer partilerin dünyayla
yarış diye bir dertleri olmadığını iddia eden Erdoğan, "Hortumlar kesildi, yolsuzluklar bitti kaynak millete geri döndü." dedi. Seçimden sonraki yeni dönemin adını "Durmak yok, yola devam" olarak açıklayan AK Parti Genel Başkanı, "Birileri daha bu işe yeni başlıyor. Artık biz çıraklarla bu ülkenin meselesini çözemeyiz. Kalfalarla, ustalarla yola devam eden bir iktidar var." benzetmesinde bulundu.
Erdoğan AK Parti'nin fakirin, yoksulun ve garip gurebanın yanında olduğunu ifade etti. Tunceli'de şehit olan Ankaralı ailenin evine önceki
akşam yaptığı ziyareti kalabalığa anlatan Erdoğan şunları dile getirdi: "Aile bana dedi ki benim
büyükşehir belediye başkanım ve eşi yıllarca o eve gidip gelmiş. Çocuklarımı ben onların verdikleriyle büyüttüm dedi. Biz bu yola böyle koyulduk. Makas bu dönemde daralmaya başladı daha iyi olacak inşallah."
Erdoğan, konuşmasında
Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde yaşananlara da değindi. Milletin halktan kaçanlara hesabını sandıkta soracağını vurgulayan Erdoğan şöyle konuştu: "Bazı vekiller var ki sıralarında oturmadı. Halbuki orada
cumhurbaşkanı seçilecekti. Meclise gelmediler. Bunun kim olduğunu biliyorsunuz. CHP. Meclise bir tane milletvekili sokmadı. İşi gücü tıkamaktır. Ülkenin önünü tıkamaktır. Çünkü bunların adında cumhuriyet vardır ama cumhurdan kaçarlar. Adında halk vardır ama halkla hiçbir zaman uyumlu olmazlar. Ben diyorum ki demokrasiye gölge düşürenlerin, cumhurbaşkanlığı seçimini millet iradesinden kaçıranların hesabını halkım olarak millet olarak siz soracaksınız. Ve hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir diyorsak, buna inanıyorsak meclisten anayasa değişikliğini geçirdik. İlki gitti, ikincisi de gitti. Şu an Cumhurbaşkanımızın önünde. Oradan döndükten sonra halka gidecek. Eninde sonunda halka gidecek, başka yolu yok. Tıkadılar önünü. Halka götüreceğiz, halktan kaçmayın diyoruz. Cumhurbaşkanını halk seçsin kimi istiyorsa onu seçsin. Niye kaçıyorsunuz? Halktan kaçılır mı niye kaçıyorsunuz? İşte buyurun. Kararı halk verecek kararı millet verecek ona da saygı duyacaksın. 22 Temmuz karar günü. Nasıl bu millet birilerini gerekli dersi cevabı verdiyse 22 Temmuz'da da ders verilmesi gerekenlere dersi siz vereceksiniz. Siz bunu çok iyi biliyorsunuz. Demokrasiye kimsenin gölge düşürmeye gücü yetmeyecek. Şimdi
mühür sizin elinizde, en iyi kararı siz vereceksiniz."
Başbakan Erdoğan Amasya'daki konuşmasını tamamlarken de bayrak vurgusu yaptı. Kalabalığın kaldırdığı Türk bayrağına atıfta bulunan Erdoğan, "Tek vatan, tek millet, tek devlet tek bayrak bundan taviz yok. Orda
bağımsızlık var orda şehitler var orada kan var. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Bu yola böyle koyulduk ve böyle devam edeceğiz."diye konuştu.
CİHAN