Erdoğan, Unakıtan'ın
gensoru görüşmeleri sırasında kendisini ima yoluyla ''
arazi kapatmakla, hukuka aykırı işlem ve
eylemlerinde başkalarını kullanmakla'' itham ederek, kişilik haklarına saldırıda bulunduğu gerekçesiyle
Anavatan Partisi Genel Başkanı
Erkan Mumcu aleyhine 25 bin YTL'lik
manevi tazminat davası açtı.
Erdoğan'ın avukatı Fatih Şahin'in
Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne açtığı davanın dilekçesinde, Mumcu'nun Unakıtan hakkındaki gensoru görüşmeleri sırasında
TBMM Genel Kurulu'nda, Erdoğan'ın kişilik haklarına saldırı kastıyla
iftira niteliği taşıyan iddialarda bulunduğu kaydedildi.
Dilekçede, Mumcu'nun, ''
Maliye Bakanı 2/B arazisi alıyormuş da. Onun bir arkadaşı
Başbakan oluyormuş da... Hikaye öyle değil, hikaye şöyle: Önce bir belediye başkanı 2/B arazisini kapatıyor, ama bunu kendi kaydına alamadığı için, izah edemediği için bir arkadaşından rica ediyor. O arkadaşı o sıra
naylon fatura işleriyle meşgul. Daha sonra o şahıs başka vesilelerle devletin
yönetim kademelerine geliyor'' şeklindeki sözlerinin gerçek dışı, haksız ve hukuka aykırı isnat ve ithamlar içerdiği belirtildi.
Dilekçede, şöyle denildi: ''Davalı
Erkan Mumcu'nun Başbakan ve
AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı,
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptığı döneme de, telmihte bulunarak, 'arazi kapatmakla, haksız ve hukuka aykırı bir şekilde mülk edinmekle, izah edilemeyecek hukuka aykırı işlem ve eylemlerin içinde bulunmakla, bu hukuka aykırı işlem ve eylemlerinde başkalarını kullanmakla ve bunları başkaları üzerinden yürütmekle' itham etmesi, hukuk düzeninin himaye etmeyeceği derecede ağır ve haksız bir saldırıdır. Davalı Erkan Mumcu, siyasi
eleştiri sınırlarını aşan, mesnetten yoksun ve tamamen gerçek dışı bu konuşmasıyla Recep Tayyip Erdoğan'ın
Anayasa ve yasalarla teminat altına alınan şahsiyet haklarını ve kişisel manevi değerlerini ihlal etmiştir.
Erdoğan'ın 'arazi kapatmak, haksız mülk edinmek, izah edilemeyecek hukuka aykırı eylem ve işlem içinde olmak' ithamlarıyla karalanmasını ve bütün bunları bir siyasi
rant ve çıkar aracı olarak kullanmak arzusunu, siyasi ahlakla, etik kurallarıyla ve siyasetin temel ilkeleriyle bağdaştırmak mümkün değildir. Bu gerçek dışı, haksız ve hukuka aykırı beyanlar, zinhar siyasi eleştiri ve düşünce açıklaması kapsamında mütalaa edilemez.''
Mumcu'nun, Erdoğan'ın ''itibarını zedelemeye, halkın kendisine gösterdiği büyük hüsn-ü kabulü gölgelemeye, parlak ve halkın taktirine ve sevgisine mahzar olan siyasi kişiliğini karalamaya ve zor duruma düşürmeye'' çalıştığı ifade edilen dilekçede, 25 bin YTL manevi tazminat istendi.