Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan,
terör örgütü ele başı Abdullah Öcalan'a işkence yapıldığı iddialarının tamamen uydurma ve yalan olduğunu belirterek, bu iddiaların yaklaşan yerel seçimler öncesi bir argüman olarak kullanıldığını kaydetti.
Başbakan Erdoğan, Van'daki temasları çerçevesinde Merit Şahmaran Otel'de
sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve partililerle bir araya geldi.
Erdoğan burada yaptığı konuşmada, sadece ekonomide değil, evrensel hukuk kuralları ve
demokrasi yarışında
Türkiye'nin dünyaya
parmak ısırtan bir
ülke olacağını söyledi. Türkiye'nin kendisine inanması durumunda dünyanın da Türkiye'ye inanacağını ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:
''Ama
lastik yakmakla değil... Lastik yakmakla, vatandaşın arabasını yakmakla esnafının camını, çerçevesini indirmekle değil. Buna ilkellik denir. Buna cehalet derler. Buna
özgürlük düşmanlığı derler. Buna demokrasiye saygısızlık derler.
Benim Vanlı kardeşlerim bunlara asla
prim vermez, bugün meydan bunu söyledi zaten. Onlar ne yaparsa yapsın Van'da halkımız meydanda her şeyi söyledi. 'Biz buradayız' dedi.
Esnaf da her şeyi söyledi. Şunu söyleyeyim, beni
Kürt kökenli vatandaşlarımdan kimse ayıramaz. Kabinemi de ayıramaz, hükümetimi de ayıramaz, grubumu da ayıramaz.''
TÜRK HALKINA LAYIK OLMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ
Kendilerinin hiçbir ayrımcılığı tanımadıklarını vurgulayan Erdoğan, halkın da bunun farkında olduğunu ve 81 ilin 80'inde AK Parti'nin milletvekili çıkardığını ifade etti. Erdoğan, kendilerine güvenen Türk halkına layık olmak için gece gündüz çalıştıklarını dile getirdi. Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Bakın son zamanlarda şu konuşuluyor; 'Efendim, işte İmralı'da işkence var' deniliyor.
İşkence lafları tamamen yalandır, uydurmadır. Sadece yaklaşan seçimler için bunu bir argüman olarak kullanıyorlar. Olay budur. Yaptıkları eyleme bir bahaneleri, gerekçeleri olmalıdır ki, işte bu onun gerekçesidir.
Bir ara biliyorsunuz, dediler ki, 'Böyle böyle ilaç, şu, bu'... Bu konularla ilgili uluslararası doktorlar getirildi, gerekli incelemeler yapıldı. Böyle bir şeyin olmadığı tetkiklerden sonra anlaşıldı. Bunların hepsi alınan örneklemeler kasalarda saklı, mevcut. Ama tabii ki, bunu kullanacaklar. Devamlı istismarını yapacaklar. Bunun istismarını yaparlarken bu noktada maalesef belli gruplar, 500 kişi, bin kişi, 2 bin kişi bu oyuna geliyor, gelecek. Normaldir. Biz, bunlara gülüp geçiyoruz.
Ama diyoruz ki, eğer sen bunu demokratik bir hak olarak iddia ediyorsan, demokrasinin yolu kırmak, dökmek değil. Demokrasinin yolu,
terör örgütünü arkana alarak onun tehdidiyle büyümek değil. Büyüyemezsin, büyütmezler seni. Çünkü gerçekten demokrasinin yolu buradan geçmiyor. Demokrasinin yolu barıştan, kardeşlikten geçiyor. Sevgiden, hizmetten geçiyor. Bunu yaparsan, gönlünü açarsan o zaman karşılığını bulursun.''
Başbakan Erdoğan, AK Parti'nin başarısının ardında, halkla bütünleşmesinin, barış ve kardeşlikten yana olmasının büyük rolü bulunduğunu söyledi.
''Şunu da söyleyeyim biz buralarda zamklı değiliz'' diyen Erdoğan, demokrasinin güzelliğinin de bu olduğunu, halkın bir süre sonra ''tekrar değişiklik yapalım'' diyerek iktidarı görevden alabileceğini, buna da kendilerinin saygısının olduğunu ifade etti. Erdoğan, buna herkesin aynı şekilde saygı duyması gerektiğini de kaydetti.
MALİ DİSİPLİNDEN TAVİZ VERMEDİK.
Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan, ''
Mali disiplinden taviz vermedik. Bakın şu anda bir küresel
ekonomik kriz var değil mi? Bundan sonra da asla taviz yok'' dedi.
Başbakan Erdoğan, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve partililerle bir araya geldi. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, tüm dünyada ''Türkiye mucizesinin'' konuşulduğunu söyledi. Kendilerine, ''Bu sessiz devrimi nasıl gerçekleştirdiniz ?'' şeklinde sorular sorulduğunu belirten Erdoğan, uygulamaya koydukları reformlarla önemli adımlar attıklarını ifade etti.
''Mali disiplinden taviz vermedik. Bakın şu anda bir küresel ekonomik kriz var değil mi? Bundan sonra da asla taviz yok'' diyen Erdoğan, yere yine sağlam basacaklarını ve emin adımlarla geleceğe yürüyeceklerini dile getirdi. Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Paketler açılıyor. Paketler açılmanın yanı sıra dağıtılmaya başlanıyor. Şu ana kadar 4 trilyon civarında bu şekilde paket açılıp dağıtıldı. Bize bazıları akıllar veriyor. 'Siz de dağıtın. Ne duruyorsunuz?' falan diyorlar. Kusura bakmayın bizim acelemiz yok. Hesabımızı, kitabımızı biz de yapıyoruz.
Biz, bütün olayları takip ediyoruz, içindeyiz. Ama diyoruz ki felaket tellallığına gerek yok. Suiistimale asla fırsat vermeyeceğiz. Kusura bakmasınlar. Şu ana kadar henüz bir dara giren, batma sinyalleri veren
banka finans kuruluşlarında yok. Paramız sağlam, yerinde. Delik deşik olan bir
Türk Lirası yok şimdi. Türk Lirası ile yola devam ediyoruz. Hiç endişeniz olmasın. Şimdi ayın 15'inde ABD'de G-20 ülkeleri toplantısına katılacağız. Bunları da konuşacağız.''
VAN GÖLÜ CANAVARI
Konuşmasında, dünyaya
mesaj vermek amacıyla
Akdamar Kilisesi'ni
restore ettiklerini de aktaran Erdoğan, Van'ın kalkınması ve gelişmesi için hükümetleri döneminde önemli adımlar attıklarını söyledi.
Başbakan Erdoğan, ''Ne yaptılar? Bir
Van Gölü canavarı çıkardılar, onu turistik hale getirmek istediler. Ama böyle bir şey yok diyorum.
Hani böyle ninni var ya... Bununla bize uzun uzun ninniyi çektiler. Ama hala Van Gölü canavarı var diyorlar'' şeklinde konuştu. Bu sözlerinin ardından toplantıdakilere, ''Var mı?'' diye soran Erdoğan, bazı vatandaşların ''var'' yanıtı üzerine, ''Olmayan şey var olur mu? Yok'' karşılığını verdi.
AA