Çiğdem Toker'in,
Abdüllatif Şener ile ilgili kitabı bana da ulaştı. Hayatı oldukça sıradan geçmiş Şener'in. Fukaralık, çalışkanlık, daha sonra
Erbakan ile
siyaset vs... Üniversitede, ucundan kenarından talebe eylemlerine karışmış; bir kere sobayı tam söndürmediği için eşiyle zehirleniyorlarmış;
mide kanaması geçirip
ameliyat olmuş;
Necip Fazıl'dan, Cemil Meriç'ten, Arif Nihat Asya'dan beslenmiş. Kitabında "esprili" diyebileceğimiz tek bir olaya rastladım. Zaten Erbakan'ın da gözüne o sözlerle girmiş.
"1991'de
Demirel Başbakan oluyor. KİT ürünlerine zam kararı alınıyor. Demirel, kendisini eleştirenlere,
'Biz bu zamların babası değil, ebesiyiz' cevabını veriyor. Şener de, Meclis'teki konuşmasında taşı gediğine oturtuyor:
Seçimden önce her yerde baba sloganıyla karşılanıyordunuz. Madem babalık değil, ebelik yapacaktınız, bunu neden seçimden önce söylemediniz."
NAZLI ILICAK - SABAH