Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan,
Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis'e başbaşa ve heyetler arası görüşmelerde Ege'nin bir ''barış denizi'' olması konusunda ısrarlı vurgularda bulunduklarını ve Ege'nin iki yakasındaki
ülkeler arasında işbirliğinin ve bir
dayanışmanın olması sürecinin başlamasının isabetli olduğu yönündeki adımların üzerinde durduklarını belirterek, ''Önümüzdeki dönemi bir fırsatlar penceresi olarak görmek istiyoruz. Gerek siyasi, gerek askeri, gerek
ekonomik, gerek ticari, gerek kültürel alanda bu sürecin gerçekleşeceğine inanıyorum'' dedi.
2008 yılının
Kıbrıs sorunu açısından da önem taşıdığına inandığını ifade eden Başbakan Erdoğan, ''özellikle anavatan ve garantör ülkeler olarak
Güney Kıbrıs'ta yapılacak seçimlerden sonra atılacak adımlardan sonra müzakerelerin başlamasının önem taşıdığını düşünüyoruz'' diye konuştu.
''Azınlıkların, iki ülke arasındaki en önemli
köprü'' olduğuna dikkati çeken Erdoğan,
azınlıkların sorunlarını çözme hususunda da mutabakatın büyük ölçüde bulunduğunu dile getirdi.
Başbakan Erdoğan,
basın toplantısında, Karamanlis'in 49 yıl aradan sonra
Türkiye'ye gelen ilk
Yunanistan Başbakanı olduğunun altını çizmek istediğini söyledi.
''İnanıyorum ki liderler siyasette olumsuzluk üzerine kurulmuş bazı tabuları yıkmak suretiyle büyürler'' diyen Erdoğan, Türkiye ile Yunanistan arasında 1999 yılından bu yana gerçekleşen diyaloğa dikkati çekti.
Bu diyaloğun son 5 yılda adeta bir zirve yapma noktasına geldiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
''İnanıyorum ki 2008 yılı bu noktada ülkelerimiz arasında arasındaki ilişkilere yeni imkanlar sunacaktır.
Önümüzdeki dönemi bir fırsatlar penceresi olarak görmek istiyoruz. Gerek siyasi alanda, gerek askeri alanda, gerek ekonomik, gerek ticari alanda, gerek kültürel alanda bu sürecin gerçekleşeceğine inanıyorum.
2008 yılının
Kıbrıs sorunu açısından da önem taşıdığına inanıyorum. Özellikle Anavatan ve garantör ülkeler olarak Güney Kıbrıs'ta yapılacak seçimlerden sonra atılacak adımlardan sonra müzakerelerin başlamasının önem taşıdığını düşünüyoruz.
Değerli dostum Kostas ve
Dışişleri Bakanı Sayın Bakoyanni ile şahsım ve
Dışişleri Bakanımız ikili görüşmeler yaptık. Ardından da heyetler arası görüşmeleri yaptık.
Ülkelerimizi ilgilendiren önemli konular üzerinde gerek ülkeler arası, gerekse
bölgesel konular üzerinde bir düşünce teatisinde bulunduk.
Özellikle Ege'nin bir barış denizi olması konusunda ısrarlı vurgularımızı yaptık. Ege'nin iki yakasındaki ülkeler arasında işbirliğinin ve bir dayanışmanın olması sürecinin başlamasının isabetli olduğu yönündeki adımların üzerinde durduk.
Ülkelerin birbirleri için tehdit oluşturduğu bir dünya küresel barışa
hizmet etmez. Barışın olmadığı bir dünya insanlığa hizmet getirmez. Onun için sorunlu alanları süratle
tasfiye etmenin gayreti içinde olmak inanıyorum ki insanlığın huzuruna hizmet etmenin adı olacaktır.
Sorunsuz alanlarda hızla mesafe almamız lazım. Diğer yandan da sorunlarımızı çözmemiz gerekir.
Şu anda devam etmekte olan, özellikle Ege sorununa yönelik görüşmelerin hızlanarak sonuç almaya yönelik devam etmesi, üzerinde her iki başbakanın durduğu ve ortak bir kanaate vardığı noktadır.''
-AB DESTEĞİNE TEŞEKKÜR-
İki ülke arasında 24 adet güven arttırıcı önlem bulunduğunu ve bunun hızla netice almaya yönelik adımların somut bir göstergesi olduğunu belirten Erdoğan, 33
anlaşma ve protokolün de ikili işbirliğinin zeminini teşkil ettiğini anlattı. Başbakan Erdoğan, ekonomi, ticaret, enerji gibi konularda atılan adımların bunun en net göstergesi olduğunu dile getirdi.
18
Kasım 2007 tarihinde Türkiye ile Yunanistan arasında
doğal gaz konusunda önemli bir adım atıldığını hatırlatan Erdoğan, bunun da iki ülke arasındaki işbirliğinin bir barış projesi olarak en önemli adımlarından biri olduğunu söyledi.
Bu işbirliğinin sadece Türkiye ve Yunanistan'ı değil, bölge ve
Avrupa ile olan bağı da ilgilendirdiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
''Yunanistan'ın, ülkemizin AB üyelik sürecine verdiği desteği burada ifade etmeden geçemeyeceğim. 5 yıllık dönem içerisinde sürekli desteklerini yanımızda bulduk. Bundan dolayı kendilerine ülkem ve şahsım adına teşekkür ediyorum. Bu, zor dönemlerde kendini gösteren bir destektir.
Sayın Karamanlis'in ziyareti sebebiyle İstanbul'da
Cuma günü iş konseyini toplayacağız. Bu bir Türk-Yunan İş Forumu olacak. Ve özel sektörlerimizin bir kez daha bir araya geldiği bu foruma bizler de katılmak suretiyle katılımcılara hitap etme fırsatını bulacağız.
Bir diğer önemli konu, özellikle biz şuna inanıyoruz; Azınlıklar, ülkelerimiz arasındaki en önemli köprüdür. Azınlıklarımızın ve azınlıkların sorunlarını çözme hususunda da mutabakatımız büyük ölçüde mevcuttur. Bunu Dışişleri Bakanlarımız daha yoğun bir şekilde çalışarak bu sorunları hızla çözmenin adımlarını atacaklar. Gerek Türkiye'deki, gerek Batı Trakya'daki bu sorunları azalttıkça inanıyorum ki aramızdaki bu köprü çok daha güçlü hale gelecektir.''
Türkiye ve Yunanistan'ın
terörle mücadelede de dayanışma içerisinde ortak çalışmalar yaptıklarını belirten Erdoğan, iki ülkenin de terörle mücadele etmede kararlı olduklarını bildirdi.
Erdoğan, bu ilişkilerin dostluk ve komşuluk bağlarını kuvvetlendirerek ve alınan mesafeyi çok daha güçlü kılarak, iki ülkenin bölge barışına katkı yönünde çok büyük hizmet göreceklerini de dile getirdi.
Başbakan Erdoğan, ziyaretin Türkiye ve Yunanistan için birlik, beraberlik ve dayanışmaya vesile olması dileklerinde bulundu.
Başbakan Erdoğan, sözlerini Yunanca Efharitopara Poli (Çok teşekkür ederim) sözleriyle bitirdi.
Erdoğan ve Karamanlis, basın toplantısının ardından
Başbakanlık Merkez Bina'dan aynı makam aracıyla ayrılarak Başbakanlık Resmi Konutu'na geçti
AA