CHP ve MHP'nin ırkçı, milliyetçi ile
AK Parti'nin tekçi, militarist politikalarının yanında olma zorunluluklarının olmadığını belirten Demirtaş, "AKP, CHP ve MHP 12
Eylül çemberinde tartışadursunlar. Biz halkımızla yeni bir anayasa yaratmanın mücadelesini vereceğiz. Biz Kenan Paşa'nın halka zorla dayattığı anayasa için gerekirse sandığa da gitmeyeceğiz." dedi.
BDP
Diyarbakır 1. Olağanüstü İl
Kongresi
Ziya Gökalp Kapalı Spor Salonu'nda yapıldı. Kongreye BDP Genel Başkanı
Selahattin Demirtaş, Genel Başkan Yardımcısı
Gültan Kışanak,
Batman Milletvekili Ayla Akat Ata, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman
Baydemir ve partililer katıldı. Kongre boyunca Abdullah
Öcalan lehine sloganlar atıldı. Salonda divanın üst kısmında asılan
Türk bayrağı dikkat çekti.
Abdullah Öcalan tarafından dile getirilen 'Toplumun özü demokratik Komünalizmdir' ifadesinin yazılı olduğu bir afişin asılması dikkat çekti.
Divan başkanlığına seçilen BDP Diyarbakır Milletvekili
Akın Birdal, "Nerede görülmüş ki bir parti son bir yılda 6 kez il başkanı değiştirmiş" diyerek, partilerinin üzerinde
baskı olduğunu savundu. Parti yöneticileri cezaevlerine konulduğu için bu kadar çok değişikliğe gidildiğini belirten Birdal, bunun
Türkiye demokrasinin geldiği noktayı gösterdiğini savundu.
Ardından kürsüye gelen
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Türkiye'de sadece
Kürtlerin değil, bütün halkların devlet politikasının yarattığı acı sonuçların bedellerini ödediğini söyledi. Daha önceki hükümetlerin "ordu izin vermiyor, statüko bunu önlüyor, Türkiye toplumu buna hazır değil, çatışmalar devam ederken sorun çözülmez" diyerek Kürt sorununun çözümüne yanaşmadığına işaret eden Demirtaş, AK Parti hükümetinin böyle bir engelinin olmadığını savundu. Demirtaş şöyle konuştu:
"Bu saatten sonra Kürt ve Türkler çözümsüzlükten zarar görürse sorumlusu AKP hükümetidir. İstenirse bu sorunun bir günde çözülür.
Başbakan yüreklilikle çözümü konuşabilse, yarın
diyalog ve müzakere başlar. Kürt halkı buna açıktır ve ısrarcıdır. Sayın Başbakan ve hükümet çözüm ve diyalogu güçlendirmek yerine şimdi yaptığı gibi operasyonlara
hazırlık yapsa ve ölümler olsa baş sorumlusu Başbakandır. Bu kadar zulümden sonra, 'hala barış şans var' diyen halka karşı AKP tarihi sorumluğunu yerine getirmek zorundadır. Aksi takdirde AKP parti olarak da hükümet olarak bunun sonuçlarına katlanacaktır. Bir sonraki seçimde hükümeti düşürmek boynumuzun borucu olsun."
ABD'den dönen Başbakan'ın kafasından geçenler her neyse barışa evrilmesini umut ettiklerini dile getiren BDP lideri, bazılarının desteğiyle yeni bir çılgınlığa girilmemesi gerektiğini vurguladı. Kürtlerin artık kendi dil, kültür ve öz yönetimleriyle yaşamaya kararlı olduğunun altını çizen Demirtaş, "Bunun karşısında AKP de ABD de duramaz." diye konuştu.
Demirtaş, bu coğrafyada barış istikrarın Kürtlerin taleplerini göz önünde buldurmakla mümkün olduğunu iddia etti. Türkiye'deki anayasaların Kürtleri asimile etmek üzerine kurulu olduğunu da öne süren Demirtaş, gündemdeki
anayasa değişiklik paketiyle ilgili şunları söyledi:
"Düşünün ki bir hükümet 10 ay önce adını 'Kürt
açılım' koyduğu bir süreç başlatıyor ve bir
anayasa paketi oluşturuyor. Ama Kürt sorunun çözümü adına tek bir madde koymuyor. Kürt sorununu çözüm iddiasıyla yola çıkmışsa, bu pakette çözüm için somut adımları görmek Kürtlerin hakkı. Halkımızın kendini içinde görmediği bir anayasaya '
evet' deme zorunluluğumuz yoktur. BDP olarak ne CHP ve MHP'nin ırkçı, milliyet politikalarının ne de AKP'nin tekçi, militarist politikalarının yanında olma zorunluluğumuz var."
KONGRE SÖNÜK GEÇTİ
Katılımın düşük olması nedeniyle BDP'nin Diyarbakır Olağanüstü İl Kongresi oldukça sönük geçti. Bu noktaya dikkat çeken Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı
Osman Baydemir, "Diyarbakır her zaman şaşırtan bir kenttir. S
akın ha bugünkü manzaraya bakıp moralinizi bozmayın sayın arkadaşlarım" diyerek partililere moral vermeye çalıştı. Baydemir,
Ahmet Türk'e yapılan saldırıya değinerek, "Bazen bir musibeti hayra dönüştürmek mümkündür. Sayın Ahmet Türk ve milletvekillerimize yöneltilen çirkin saldırıdan sonra gerek halkımızın gerek siyasi liderlerin ve Türk aydınlarının ortaya koydukları umut vericidir." dedi. (CİHAN)