Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Demokratik Toplum Partisi (DTP)
Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk hakkında, “Terör örgütü
PKK'nın amacı doğrultusunda suçu ve suçluyu övdüğü” gerekçesiyle
dava açtı.
Cumhuriyet Savcısı Şemsettin Özcan'ın açtığı davanın
iddianamesinde, Tuğluk'un, 28
Şubat 2007 tarihinde DTP'nin,
Kocatepe Kültür Merkezi'ndeki 1. Olağanüstü Büyük Kongresi'nde yaptığı konuşmada, “Orta Doğu'da iç savaşın yaşandığı bir süreçte PKK, bizim çağrımız
Türkiye'deki aydınların çağrısı üzerine bir
ateşkes kararı gerçekleştirdi, bir tarihi fırsatı yarattığına inanıyorum, bu tarihi fırsatın değerlendirilmesi gerektiğine inanıyorum. Silahların tamamen Türkiye gündeminden çıkması için bütün gücümüzle çaba içinde olacağız,
Mayıs ayını ateşkesin bozulduğu bir ay olarak görmek istemiyoruz...” şeklinde ifadeler kullandığı aktarıldı.
İddianamede, Tuğluk'un, 2
Mart 2007 tarihinde ise DTP Genel Merkezi'ndeki basın açıklamasında,
terör örgütü
elebaşının sağlık durumuna ilişkin beyanlarda bulunduğu ifade edildi.
Aysel Tuğluk'un, Van'daki
Nevruz konuşmasında da
terör örgütü elebaşı için “Sayın” ifadesini kullandığı anımsatılan iddianamede, Tuğluk'un, milletvekili seçimlerinden önce 2
1 Mayıs 2007 tarihindeki
savcılık savunmasında, üzerine atılı suçlamaları reddettiği belirtildi.
İddianamede, şunlar kaydedildi:
“Aysel Tuğluk, halen DTP Diyarbakır Milletvekili ise de iddianame konusu suçlar ile ilgili 22 Temmuz 2007 tarihinde yapılan milletvekili genel seçiminden önce
soruşturmaya başlanıldığı, ayrıca atılı suçların
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 14. maddesinde sayılan suçlar kapsamında bulunması nedeniyle Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 83/2. maddesi yollamasıyla şüphelinin yasama dokunulmazlığının kaldırılması konusunda
TBMM'den karar alınmasına gerek görülmemiş, yapılan soruşturma konusunda 11
Aralık 2007 tarihinde TBMM Başkanlığına bilgi verilmiştir.”
İddianamede, Tuğluk'un, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 4. maddesi yollamasıyla Türk
Ceza Kanunu'nun 215. maddesinde yer verilen “suçu ve suçluyu övme” fiili ile Terörle Mücadele Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca ayrı ayrı olmak üzere 3 kez cezalandırılması talep edildi.