İnsani ilişkiler çercevesinde bu tür görüşmelerin olabileceğini belirten
Cindoruk, "Kendisi, bunun insani bir olay olduğunu söylüyor. Elinizde bir
belge, bilgi yoksa dediğiyle yetineceksiniz. Hepimizin
aile hayatında, görüşlerinde, yemeklerimizde çeşitli insanlar bulunur. Onların fikirleri
domuz gribi değil ki size bulaşsın." dedi.
FİYASKO YAŞANMAYACAK
DP
İzmir İl Başkanlığı'nın yeni binasını açan Cindoruk, ardından basına verdiği demeçte Anavatan Partisi'yle
birleşmenin son aşamaya geldiğini, bundan önceki birleşme gibi fiyasko yaşanmayacağını söyledi.
İLK DEFA BİR YARGI KRİZİ ORTAYA ÇIKTI
Gazetecilerin,
HSYK'deki "korsan
kararname" skandalını sorması üzerine Cindoruk,
Türkiye'nin hakim ve savcı atamalarında 21 gün kaybetmesinden
Adalet Bakanı Sadullah Ergin'i sorumlu tuttu. Bu
tartışma yüzünden HSYK'nin imajının zedelendiğini belirten
Hüsamettin Cindoruk, "En son yargıda bir
kriz yaşandı. Gerçekci bir kriz mi yoksa yapay mı? HSYK, her sene iki defa hakim ve savcıların
tayinlerini yapar. Bugüne kadar bu tayin ve kararnameler için tek tartışma duydunuz mu? Türkiye Cumhuriyeti'nde görülmemiş biçimde, ilk defa bir yargı krizi ortaya çıktı. HSYK, 21 gün basit bir meseleyi, bir tayin meselesini tartıştı. Bu 21 gün sonunda ortaya çıkan ve çok önemli olmayan tayin kararnamesi, birdenbire taraflarca çok önemli bir mesele haline geldi." şeklinde konuştu.
HSYK üyelerinin
Ergenekon davasıyla ilgili görüşlerinin birbiriyle aynı olduğunu iddia eden DP Genel Başkanı Cindoruk, "Ergenekon'la ilgili bizim görüşümüz açık ve kesindir; HSYK'nin fikriyle eşdeğerdedir. Onlar, bizim söylediklerimizi doğrulamıştır. O davanın niteliği, niceliği hakkında
yüksek yargı bir karar vermiştir. O kararın sonundaki tahkikat, bizim dediklerimizin haklı olduğunu ortaya koyacaktır. Biz bir davaya hiçbir zaman odaklanmayız. Bizim söylediğimiz, bir hukuk yolunun yanlışlarla başlaması ve sürmesidir. O zaman hukuk yara alır, o dava yara alır. O davanın şüphelileri, sanıkları zulüm görmüş olur." ifadelerini kullandı.
Bu meselenin
halk arasında güven duygusunu sarstığını da öne süren Cindoruk, "Sanki Türkiye'de benim savcım, senin savcın, benim yargıcım, senin yargıcın, benim mahkemem, senin mahkemen olduğu izlenimi ortaya çıktı.
Yargı birliğini kırıp geçiren bu 21 günü, Türkiye tarihinin kara bir lekesi olarak görüyorum. Bir iki günde çözülmesi gereken bir mesele, bu iktidarın bakanının müdahil olmasıyla siyasi krize dönüştü. Bu 21 gün az mı? Bir başbakanın oğlunun askerlik süresi. Ne yazık ki
adaletin ve yargının itibarını zedeleyerek oradan çıktılar. Tartışma da devam ediyor." diye konuştu.
Konuşmasının önemli bir bölümünde hükümetin icraatlarını eleştiren
Hüsamettin Cindoruk, çok kutuplu bir
yönetim sergilendiğini, kutuplaşmayla birlikte ekonominin de çöktüğünü savundu. Türkiye genelinde 5 milyon işsiz olduğunu söyleyen DP Genel Başkanı, bir gazetecinin,
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın,
AK Parti Manisa İl Başkanlığı seçimindeki, "
Demokrat Parti gibi mi olalım? Kendi partisine oy vermeyen birisi tarafından yönetiliyor." sözünü hatırlatması üzerine ise şunları kaydetti: "Sayın Arınç'ı seviyorum. Biz onunla TBMM'de halef selef olduk ama çok mesir macunu yiyor. Mesir macunun yan etkilerinden biri herhalde." (CİHAN)