Başbakan Erdoğan başkanlığında toplanan ve yaklaşık 4 saat süren
AK Parti MKYK toplantısı sonrasında açıklama yapan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı
Hüseyin Çelik, 2010 yılının ilk toplantısında Başbakan Erdoğan'ın
yurtiçi ve yurt dışı temaslarıyla ilgili kurul üyelerine bilgi verdiğini söyledi. Çelik, içerdeki ve dışardaki siyasi,
ekonomik, sosyal gelişmelerle ilgili olarak değerlendirmelerin yapıldığını belirten Çelik, bu kapsamda 'demokratik
açılım' süreciyle ilgili İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın bugüne kadar olup bitenler, yapılan çalışmalar ve süreçle ilgili kurul üyelerine bilgi verdiğini ifade etti. Çelik, 13 Kasım'da TBMM'de yapılan sunumda, maddeleştirildiği zaman 21 maddelik çalışmanın olduğunu, bunlardan oluşturulacak dört kuruldan birinin TBMM'ye gönderildiğini, diğer üçünün de gönderileceğine işaret etti.
Toplantıda
teşkilat çalışmalarının da ele alındığını anlatan Çelik,
seçim başkanlığının Kahramanmaraş'ın iki beldesinde
Mart ayı içinde yapılacak seçimle ilgili sunumu olduğunu belirtti. Seçim İşleri Başkanlığı bir şey yaptığında bunun seçime yorulduğunu ifade eden Çelik, "Önümüzdeki dönemde gündemde
erken seçim yok. AK Parti'nin gündeminde böyle bir şey yok. Ancak burada seçimle ilgili bir çalışma var. O da Mart ayı içinde Kahramanmaraş'ın merkeze bağlı iki beldesinde seçim yapılacaktır. Adayların seçimi konusunda kararlar alınması gerekiyordu. MKYK'da kararlar alınması ve MYK'ya
yetki devri gerekiyordu." dedi.
Çelik, AK Parti
Grup Başkan Vekili Nurettin Canikli'nin AK Parti grubunun çalışmalarıyla ilgili kurul üyelerine
yasama, denetim ve milletvekillerin çalışmalarıyla ilgili bilgi verdiğini de söyledi.
Çelik, "Demokratik açılım süreciyle gündeme getirilen üç kurulla ilgili içerde İçişleri Bakanı'nın bir açıklaması oldu mu? Mahmur'dan bir giriş olacak mı?" yönündeki soruya ise şu cevabı verdi." Kurum veya kurullarla ilgili detaylar yasa tasarıları içinde yer alacak. Ayrımcılığın önlenmesi, işkencenin önlenmesi, bağımsız kolluk denetim mekanizması bunlar dünyadaki örnekleri ne ise
Türkiye'dekiler de aynı olacaktır." cevabını verdi.
Çelik, İçişleri Bakanı Atalay'ın Türkiye-
Irak-ABD arasındaki üçlü mekanizma ile ilgili MKYK üyelerine bilgi sunduğunu vurguladı.
"IMF ile ilişkiler gündeme geldi mi?" şeklindeki soruya ise Çelik, Başbakan Erdoğan ve ekonomiden sorumlu devlet bakanın açıklamaları olduğunu, kendisinin bir şey söylemesinin söz konusu olmadığını belirtti.
Referandum süresinin 45 güne düşürülmesi yönündeki
kanun teklifine muhalefetin eleştirilerinin olduğunun hatırlatılması üzerine ise Çelik, şunları söyledi: "Daha önce bu yapılmış olan bir çalışmaydı. İlgili kurumlardan da gerekli görüşler alındı, TBMM'den de geçti. Ahmet Necdet Sezer'in
Cumhurbaşkanlığı döneminde bir kez daha görüşülmesi için Meclis'e yeniden gönderildi. O çalışmalar yapılırken, ilgili tüm kuruluşlarla gerekli
müzakereler, istişareler yapıldı ve bu sürenin yeterli olacağı şeklinde kanaat oluştu. Aslında 4 aylık bir süre bir ülkenin gündemini meşgul etmek için fazla bir süredir. 45 günün makul bir süre olduğu biliyoruz. Dünyada bunun örnekleri var. Biz bunu 45 gün değil de 60 gün yapsaydık muhalefetin yine itirazı olacaktı. 70 gün olsaydı, niye 70 gün oldu deneecekti. Muhalefet hiçbir şey bulamasa, 'dünya güneşten küçüktür diyecektir'. Bunlara alışığız biz."
İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın Meclis'e gönderildiğini söylediği
düzenlemenin "Taş atan çocuklarla ilgili olan düzenleme mi?" sorusuna ise Çelik, kastedilen düzenlemenin o düzenleme olduğunu bilmediğini söyledi. Çelik, düzenlemeye "Taş atan çocuklarla" ilgili düzenleme isminin verilmesini de eleştirdi. (CİHAN)