İnce, "Generkurmay Başkanlığı'nın Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanması dahil, darbelere zemin oluşturduğu söylenilen TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesinin değiştirilmesi dahil, demokratikleşmenin önünde ne kadar engel varsa kaldırılmasını isteriz." dedi. Muharrem İnce, 12 Haziran seçimleri sonrası partisinin gerekli dersi çıkardığını; ancak medyanın gerekeni yapmadığını söyledi. İnce basına yönelik eleştirisini de "Türkiye'de artık yandaş değil 'uşak' medya var." diyerek sürdürdü. Partisinin Bursa İl Başkanlığı'nın olağanüstü kongresine katılan CHP Grup Başkanvekili ve Yalova Milletvekili Muharrem İnce, gazetecilerin gündeme ilişkin sorulanı cevaplandırdı. YAŞ sonrası tartışmaların sorulması üzerine İnce, darbelerden en çok CHP'lilerin çektiğini söyledi. Türkiye'nin demokratikleşmesini, Türkiye'nin sivilleşmesini istediklerinin altını çizen İnce, darbelerden herkesin nasibini aldığını; ancak CHP'lilerin daha büyük acılar yaşadığını kaydetti. Birçok CHP'linin 12 Eylül döneminde hapishanelerde işkencelere maruz kaldığını anlatan İnce sözlerini şöyle sürdürdü: "Partimiz 12 Eylül sonrası kapatıldığında genel başkanımız zorunlu ikamete tabi tutuldu. O zaman Tayip Erdoğan İETT'de çalışıyor, futbol oynuyordu. Tayip Erdoğan bunların acısını yaşamadı. Bunların hiçbir acısını yaşamadı. Bugün bakmayın bol keseden atmalarına. Ne 12 Mart ne de 12 Eylül'de zarar gördüler. Ülkenin sivilleşmesini tabiî ki istiyoruz. Bakın 2010 Temmuz ayında bir milletvekili arkadaşımla birlikte darbelere zemin hazırladığı konuşulan TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesinin değiştirilmesi için Meclis'e bir teklif verdik. 'Gelin bunu değiştirelim' dedik. Kanun teklifi orada kadük kaldı. AKP destek vermedi. 1 Ekim'de Meclis açılsın, biz yeniden bu kanun teklifini veririz; ama AKP yine destek vermeyecek. Genelkurmay Başkanlığı'nın bakanlığa bağlanması dahil, 35. madde değişikliği dahil Türkiye'de demokratikleşmenin önünde ne kadar engel varsa kaldırılmasını isteriz. AKP bunda samimi değil. Hiçbir zaman bu konuda kararlı olmamıştır." Hükümetin günün koşullarından kaynaklanan çıkışlar yaptığını ileri süren Muharrem İnce, TSK'nın yıpratılmasının ülkenin geleceğinin yıpratılması manasına geldiğini kaydetti. Demokratikleşmenin önündeki engellerin kaldırılmasını kendilerinin de istediğinin altını çizen İnce, "Engeller kaldırılsın; ama bir kuşatma, fethetme anlayışı olmasın. Bu iktidar üniversiteleri demokratikleştirme yerine kuşatmayı tercih etti. Futbol Federasyonu dahil TÜBİTAK, üniversiteler, Çankaya, YÖK, parlamento, HSYK, Aanayasa Mahkemesi, Danıştay, Yargıtay aklınıza ne geliyorsa bunları demokratikleştirmeden ziyade ele geçirme, oralara diz çöktürme, burnunu sürttürmek maksadında. Bunları önümüzdeki süreçte çözeceğiz, halkımıza anlatacağız. AKP'ye yüzde 50 oy verdi diye halkımıza kırgın ve küskün değiliz." diye konuştu. Bir gazetecinin 'partiniz 12 Haziran seçimleri sonrası gerekli dersi çıkardı mı?' sorusu üzerine İnce, medyanın gerekli dersi çıkarmadığını dile getirdi. Her seçimden bir dersi herkesin çıkardığını belirten İnce, "Herkes çıkarır da medya her yayından sonra ders çıkardı mı orası önemli. Artık yandaş medya yok, artık 'uşak' medya var. Uşak bir medya ile karşı karşıyayız. Yandaş medya kavramını yok ettiler. Türkiye'de boyun eğmeyen, diz çökmeyen bir kurum vardır, CHP'dir." dedi.