Bu konunun referandumluk bir mevzu olmadığını savunan
Hamzaçebi,
Başbakan'dan bu konudaki görüşünü daha açık ifade etmesini istedi.
TBMM'de konuşan Hamzaçebi, Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'ın,
CHP'nin
bedelli askerlik
teklifiyle ilgili açıklamalarını değerlendirdi. Hamzaçebi, Başbakanın teklifin düşük gelirli gençlerle ilgili eleştirilerinin gerçeği yansıtmadığını ifade etti. Teklifin içinde düşük gelirli gençlerin bedelsiz olarak askerlik yapmalarına imkan getiren düzenlemenin de bulunduğunu ifade eden Hamzaçebi, bu konuda anlaşılmayacak durumun bulunmadığını söyledi. Başbakan'ın, gündeme getirdikleri teklife ilişkin
seçimlerden sonra yapılacak
Anayasa değişiklikleri kapsamında
halk oylamasına götürebileceklerini söylediğine işaret eden Hamzaçebi şu yorumu yaptı:
"Sayın Başbakan'a tavsiyemiz ayaküstü açıklama yapmak yerine önce bizim teklifimizi okusun. Bu teklif sadece bir
bedelli askerlik teklifi değildir. Az gelirli gençlere, bedelsiz olarak temel askerlik eğitimlerini yaparak askerlik görevini yerine getirmiş olma imkanı da getirilmektedir. Başbakan Erdoğan işin bu tarafını ya bilmiyor, ya da bildiği halde saptırıyor. Ortada ciddi bir proje olmasa Başbakan, 'referanduma götürürüz' demezdi."
Hamzaçebi, verdikleri teklifi desteklemeyen Başbakanın halkı yeni bir beklentiye soktuğunu ifade etti. "Sayın Başbakan, bizim teklifimizi şimdilik elinin tersiyle bir kenara itmiyor. Ama yine bir beklentiye oynuyor. Seçim sonrasındaki
Anayasa değişikliği paketi içine bunu dahil etmek suretiyle referanduma sunacağını ifade ediyor. Bunlar referandumluk konular değildir. Bir kanuna bir madde eklenecek veya eklenmeyecek. Görüşünüz
evet olabilir, hayır olabilir. Bunu açıklıkla ifade etmekte yarar var. Ben Sayın Başbakan'a, görüşünü daha açık ifade etmesini öneriyorum. Bu kadar uzatmaya, tekrar umut tacirliği yapmaya gerek yoktur." şeklinde konuştu.
Hamzaçebi,
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik'in, CHP Genel Başkanı
Kemal Kılıçdaroğlu için
uçuk vaatler nedeniyle '
Firavun'a benzetmesini de eleştirdi. Hamzaçebi, Firavun ve Karun'un güç, iktidarı ve parayı simgelediğine dikkat çekti ve bunları iktidarın temsil ettiğini öne sürdü.