Cumhurbaşkanlığı seçiminde, "
Anayasa Mahkemesi 367'ye gerek yok derse çatışma çıkar!" diyen
Baykal;
AK Parti'nin
kapatma davasında hükümete "yargıçları rahat bırakın" diye seslendi. Baykal,
Ergenekon iddianamesini hazırlayan savcıya ise ağzına geleni söyledi ve sonunda düelloya davet etti.
Deniz Baykal;
İstanbul Üniversitesi
Hukuk Fakültesi mezunu, iyi derecede hukuk bilgisine sahip bir
avukat olarak tanınıyor. Genel Başkanlığını yaptığı
CHP ise hemen her fırsatta
Anayasa Mahkemesi'nin kapısını çalan parti olarak tanınıyor.
Son bir buçuk yılda, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın yargıya intikal eden farklı konular hakkındaki çelişkili tavırları büyük tepki topluyor. Baykal "bazen öyle, bazen böyle" diyor. Sıkı sık
ağız değiştiriyor.
Abdullah Gül'ün
cumhurbaşkanı adayı olduğu seçimlerden 3 gün sonrası. CHP bugüne dek benzeri uygulanmamış hukuki bir
yaptırım olan "367 şartı" için Anayasa Mahkemesi'ne başvuru yapıyor. Mahkemenin başvuruyu görüşme vetiresinde Deniz Baykal Anayasa Mahkemesi'ne 'aba altından
sopa' olarak tabir edilen uyarılarda bulunuyor.
Yer
TBMM binası. Baykal, AK Parti hakkında açılan
kapatma davası ile ilgili yine muhataplarına tavsiyede bulunuyor. Dün "367 şartı aranmazsa çatışma çıkar" diyen CHP Genel Başkanı bu kez de "şeriatın kestiği
parmak acımaz" diye konuşuyor.
Ve bu kez de TARİH 10 HAZİRAN 2008. Yine Baykal.. Ve yine AK Parti'ye açılan kapatma davası hakkında sağa sola tavsiyeler.
Oysa aynı Baykal varlığından pek hoşlanmadığı Ergenekon soruşturmasında yargının bağımsızlığına olan inancı bir kenara bırakıyor siyasi tarihe geçen ve asla silinmeyecek olan o sözleri söylüyordu.
367 kararında, kapatma davasında yargıya toz koydurmayan Baykal, nedendir bilinmez, Türk hukuk tarihinin en önemli davası olarak gösterilen
Ergenekon Terör Örgütü davasında aynı hassasiyeti göstermiyordu.
Partisinin daha sonraki günlerdeki bir grup toplantısında uzun konuşmalarından birini yapan CHP liderinin artık soğukkanlılığını bütünüyle kaybetmiş olduğu görülüyordu. Baykal hükümete muhalefeti bırakmış İstanbul 13. Ağır
Ceza mahkemesini
hedef almıştı.
Geçmiş konuşmalarında ağzını her açtığında hukuka saygı diyen Baykal hukuku da saygıyı da unutmuş görünüyor sadece görevini yapan bir savcıyı düelloya davet edecek kadar işi ileri götürüyordu.
Acaba Baykal'ın yargının bağımsızlığı konusundaki bu 180 derecelik dönüşünün geçtiğimiz günlerde
Taraf Gazetesi'nin ilk sayfasında çıkan iddialarla bir ilgisi var mıydı?
SAMANYOLU HABER