Türkiye'nin sert bir dönemden geçeceğini savunan
CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal, toplumsal gerilimin yükselmesi durumunda sorumluluğun partisine yüklenmemesi için parti yöneticilerine 'Daha az konuşun' talimatı verdi. Askerlerin 'çok konuşarak etkisini azalttığını' belirterek, CHP'nin de 'askerin sözcüsü' gibi algılandığını yineleyen Baykal, yeni hükümetin programı üzerinde partisi adına konuşmama kararı aldı. CHP'de sözcülük görevi Grup
Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu'na verildi.
CHP
Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Baykal'ın başkanlığında yaptığı toplantıda
cumhurbaşkanlığı seçimi süreci ile yeni AKP hükümetinin oluşumunu değerlendirdi. Baykal, toplantıda yaptığı değerlendirmelerde,
Abdullah Gül'ün
cumhurbaşkanı olmaması gerektiğini gerekçeleriyle ortaya koyarak görevlerini yaptıklarını belirtti.
'Meşruiyet tartışması açmayın'
Milli Görüşçü'lerin devletin en üst kademelerine yerleştiklerini vurgulayan CHP lideri Baykal, parti yöneticilerine şu talimatı verdi:
"Bu süreçte askeri kanat bir anlamda çok fazla konuşarak, açıklama yaparak etkisini azalttı. Biz de askerin sözcüsü gibi gösterilmek istendik. Gül'ün cumhurbaşkanlığı ile ilgili olası gerginlikler ve toplumsal tansiyonun yükselmesinin sorumluluğunu bizim üzerimize yıkmak, faturasını bize yüklemek isteyenler çıkacaktır. Anlaşılıyor ki, sert bir dönemden geçeceğiz. Toplumsal gerilimi
tahrik eden durumuna düşmeyelim. Bu nedenle cumhurbaşkanlığı konusunda bir meşruiyet tartışması açmayın, bu tartışmalara girmeyin. Bundan sonra bu konuda daha az konuşun. Gerekli açıklamaları da sözcülerimiz yapsın. Gül'ü takip edeceğiz."
Kılıçdaroğlu hükümeti iyi tanıyor
Kendisinin cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda gerekli uyarıları en sert biçimde yaptığını anımsatan Baykal, bu çerçevede kendisinin de hükümet programı üzerinde konuşmayacağını, yeni ve sert bir değerlendirme yapmayacağını söyledi. Baykal, bu nedenle parti görüşlerini Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu'nun dile getirmesinin uygun olacağını kaydetti. Kılıçdaroğlu'nun hükümeti iyi tanıdığını ve geçmişte de partinin eleştirilerini en iyi biçimde ortaya koyduğunu kaydetti.
9 Eylül'de Anıtkabir'e
CHP Genel Merkez Yönetimi'ne karşı muhalefet hareketi oluşturmaya çalışan Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ün 9 Eylül'de parti önünde yapacağı eyleme karşı da parti örgütünün Anıtkabir'e yürümek üzere Ankara'ya çağrılması kararlaştırıldı. Baykal, Sarıgül'ün adını ve çağrısını anmadan şunları söyledi: "9 Eylül, partimizin
kuruluş yıldönümü olmasının yanında
bağımsızlık mücadelesinin simgesidir. Biz 9 Eylül'de örgütümüzle birlikte Atatürk'ün huzurunda toplanalım."
Özyürek: Kabine aynı zihniyetin ürünü
Genel Başkan Yardımcısı
Mustafa Özyürek ise,
Radikal'e yeni
Tayyip Erdoğan hükümetini şöyle değerlendirdi: "Belirleyici olan
Başbakan ve onun da zihniyeti belli: Milli Görüş geleneğinden gelen, yavaş yavaş Türkiye'nin laik yapısını değiştirmek isteyen bir zihniyetin temsilcisi. Böyle bir başbakanın kurduğu hükümetin niteliği de ortada.
Abdüllatif Şener, Ali
Coşkun ve Abdullah Gül gibi kendiliğinden
kabine dışında kalanlar sayılmazsa, birkaç kişi değişti. Yani yeni hükümet eski hükümetin devamı, aynısı."
RADİKAL