Mitinge yarım saat gecikmeyle gelen Deniz
Baykal, saatlerce güneş
altında bekleyen partililerin ilgisiyle karşılaştı. Baykal,
Elazığ'da Milli Görüş lideri Necmettin Erbakan'ın ardından aynı gün miting yapan ikinci lider oldu. Baykal,
Başbakan Erdoğan için "zavallı" ifadesini kullandı.
2002 seçimlerinde hemşerileri Mehmet Ağar'ı bağımsız olarak Meclis'e gönderen Elazığlılar, AK Parti'ye de 4 millet
vekili vermişti. Elazığ'dan milletvekili alamayan Baykal, PTT meydanında düzenlediği mitingde Elazığlılardan vekil istedi.
Edip Akbayram, her mitingde olduğu gibi "
Güzel günler göreceğiz" vurgulu türküleriyle
CHP'lilere
iktidar umudu ve Baykal'ı sabırla bekleme morali verdi. Halkı coşturmakla görevli miting sunucusu, alandakilere sık sık "
Türkiye laiktir, laik kalacak" sloganı attırdı.
Deniz Baykal,
Tunceli mitinginin yorgunluğuyla başladığı Elazığ mitingindeki konuşmasında, çiftçisinin sorunlarına değindi, yine mazot fiyatlarını düşürme vaadinde bulundu. Baykal, iktidara geldiklerinde ÖSS'nin ve milletvekili dokunulmazlığının kaldırılacağı vaatlerini sürdürdü.
Terörle mücadele konusunda hükümete yönelik eleştirilerini yineleyen Baykal, "terörün etkisizleştirilmesinin önündeki en büyük engelin Erdoğan olduğu" iddiasını da tekrarladı. Baykal, Erdoğan'ın
Barzani ağzıyla konuştuğunu ileri sürdü. Eve Dönüş Yasası'nı da eleştiren Baykal, Eve Dönüş Yasası'nın af yasası olduğunu ileri sürdü.
Baykal, Türkiye'de yolsuzluk üçgeni bulunduğunu iddia ederek, sac ayağının bir tarafında haramzade iş adamı, öbür ayağında ahlaksız bir bürokrat ve namussuz bir siyasetçi bulunduğunu iddia etti. Baykal, PETKİM'İn satışını eleştirirken, Türkiye'nin bu satıştan 750 milyon dolar kaybettiğini kaydetti.
Deniz Baykal, kalkınmanın çifçiden başlayacağını belirterek, en kalkınmış ülkelerde bile çiftçiye sahip çıkılırken Türkiye'de tarımın ayak bağı gibi görül
düğünü kaydetti. Baykal, CHP döneminde
Yeşil Kart'ın kalkacağını ifade ederek, "Yeşil Kart bir yolsuzluk kapısı. Adamın altında
Mercedes var. Muhtarı, kaymakamı ayarlamış, altında Mercedes, cebinde Yeşil Kart var.
Fakir vatandaş ise ne muhtarın yolunu bilir ne de kaymakamın. Bizde Yeşil Kart yerine TC
Kimlik Numarası ile vatandaşın
sağlık güvencesi gözükecek." şeklinde konuştu.
Seçime gidildiği şu günlerde poşetlerin, kömürlerin dağıtımının arttığını belirten Baykal, AK Parti'nin altın dağıtmak için
sünnet, düğün gibi bahaneler aradığını mizahi ifadelerle anlattı. Baykal, vatandaşa dağıtılanları almaları ancak oy vermemeleri ikazında bulundu.
Başbakan'ın kendisinin açığını aradığınız belirterek, "Bir açık bulamayınca bana saldırıyor. Ne diyor, 'cibiliyetsiz' bunlar diyor. Bu bir Başbakan'ın ağzına yakışmaz. Benim soyum belli sopum belli. Atalarımla soyumla sopumla iftihar ediyorum. Benim bir kompleksim yok! Ben siyaseten de müdafai hukuktan bağımsız Türkiye'yi kurma sevdasından geliyorum." dedi.
Baykal, "Başbakan benim için yaşı 70, zaten kendisi Başbakan olmak istemiyor demiş. Bir Başbakan böyle konuşuyorsa tam bir çaresizliğe düşmüş demiştir. Benim yaşımdan bir şikayetim yok! Vatandaşım bana görev verdiği sürece her göreve hazırım. Eğer bir Başbakan yaş konusunun dedikodusunu yapıyorsa o bir zavallı demektir." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı seçimi tartışmalarına da değinen Baykal, "Şimdi uzlaşma istiyor. Şimdiye kadar aklın nerede idi. Şimdi uzlaşma lazım demek, ben yanlış yaptım demektir. O zaman çık milletten özür dile." dedi.
CİHAN