Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan, bölgenin
Türkiye ve
Rusya'ya yüklediği bazı görevler olduğuna inandığını belirterek, ''Bölgenin huzuru, mutluluğu için bu adımları atmaya mecburuz. Bunun içerisinde
Azerbaycan ile
Ermenistan arasındaki Dağlık Karabağ sorunu, bunun içerisinde
Ortadoğu sorunu, bunun içerisinde
Kıbrıs ile ilgi sorun...''dedi.
Rusya Başbakanı
Vladimir Putin de Türkiye ve Rusya'nın Dağlık Karabağ sorununa en kısa sürede çözüm bulunmasını istediğini bildirerek, ''Bu konuda iki
ülke de gerekeni yapmaya hazır'' diye konuştu.
Başbakan Erdoğan ve Rusya Başbakanı Vladimir Putin başbaşa ve heyetler arası görüşmelerin ardından Riviera Sarayı'nda ortak
basın toplantısı düzenledi.
Başbakan Erdoğan, konuşmasında Soçi'de kendilerini ağırladığı için ''Dostum'' diye nitelendirdiği Putin'e teşekkür ederek verimli bir görüşme yaptıklarını bildirdi. Görüşmeler sırasında iki ülke arasındaki ilişkilerin hemen her alanında ''çok boyutlu güçlendirilmiş
ortaklık temelinde önemli gelişmeler kaydedildiğini'' söyleyen Erdoğan, ''Ülkelerimiz arasında ticaret hacmi yoğun bir şekilde artıyor'' dedi.
Erdoğan, şöyle konuştu:
''
Ticaret hacmimiz 2008 sonu itibarıyla 35 milyar doları aşmış durumda.
Turizm noktasında Rus vatandaşların ülkemizi
tercih etmesi, bizlere ayrı mutluluk veriyor. Bu, halklarımızın da kaynaşmasını temin ediyor. Rusya ve Türkiye'nin bu
dayanışması, geleceğe yönelik atılan en önemli temelleri oluşturuyor ve bunu çok daha değişik alanlara yayma durumundayız. Şu andaki rakamları yeterli bulmuyoruz. Daha da artacağına inanıyoruz. Önümüzde 2014 Soçi'de yapılacak olan kış olimpiyatları var. Bu çok büyük önem arz ediyor. Bu konuyla ilgili olarak da Türk müteahhitleri, biliyorsunuz, dünya müteahhitlik sektöründe ABD ve Çin'den sonra 3. sırayı alıyor ve bu kış olimpiyatlarına, inanıyorum ki Türkiye'nin katkısı çok çok fazla olabilir.''
İki ülke arasında enerji konusunun önemli bir yer tuttuğunu belirten Erdoğan, Türkiye'nin doğalgazın önemli bir bölümünü bu ülkeden temin ettiğini anımsattı. Erdoğan, şöyle devam etti:
''1986'da başlayan 'Batı-1' dediğimiz süreç 2011'de bitiyor. 2012'den itibaren tekrar devamı konusunda da mutabıkız.
Doğalgaz noktasında gerçekten sıkıntılı anlarda hiçbir zaman
Rusya Federasyonu bu sıkıntıları bizlere yaşatmayıp, tam aksine ilave gaz vermek suretiyle sıkıntılı bu anları atlatmamıza da yardımcı olmuştur. Bundan dolayı şahsım ve ülkem adına teşekkür ediyorum. Bir başka nokta da önümüzdeki günlerde
nükleer enerji ihale sürecine bir Rus
firması da katıldı. Diğerleri çekildi, tek firma kaldı. Bunu önümüzdeki günlerde neticelendirmenin gayreti içindeyiz. Aynı şekilde
mavi akımla ilgili çalışmalarımız da devam ediyor. Bir diğer adım Rusya Federasyonu'ndan elektrik enerjisi alabilme çalışmalarını yine aramızda görüştük ve çok çok önemli saydığım konulardan bir tanesi de ikili ticaretin ulusal para birimleri ile yapılabilmesi konusu. İnanıyorum ki bu iki ülkenin de kur noktasındaki sıkıntısını giderecektir. Türkiye-Rusya Ekonomik Karma Toplantısı'nı da Haziran ayı içerisinde Türkiye'de gerçekleştirme noktasında mutabık kaldık. Bunun yanında yine atacağımız adımlardan bir tanesi de çok çok önemli olarak gördüğümüz, yine Türkiye ile Rusya Federasyonu arasındaki bölgesel
işbirliği konusudur. Türkiye, BM
Güvenlik Konseyi geçici üyesi oldu. Tabii Rusya Federasyonu daimi üye. İnanıyorum ki bölgenin bize yüklediği bazı görevler var, bu da dayanışma içerisinde atmamız gereken bazı adımları bize adeta yüklemektedir. Bölgenin huzuru, mutluluğu için bu adımları atmaya mecburuz. Bunun içerisinde Azerbaycan-Ermenistan arasındaki Dağlık Karabağ sorunu, bunun içerisinde Ortadoğu sorunu, bunun içerisinde Kıbrıs ile ilgi sorun... İnanıyorum ki dayanışma bütün bu sorunların aşılmasında en azından mesafe alınmasına vesile olacaktır. Ben de bu buluşmanın verimli neticelenmesi sebebiyle kendilerine çok teşekkür ediyorum.''
'DAHA İLERİ SEVİYELERİ HEDEFLİYORUZ''
Rusya Başbakanı Putin de yaptığı açıklamada, iki ülke arasındaki ilişkilerin son yıllarda çok olumlu şekilde geliştiğini belirterek, özellikle
Ankara anlaşmasının imzalanmasından sonra geçen sürede ilişkilerde çok büyük ilerleme sağlandığına dikkat çekti.
Türkiye ve Rusya arasındaki ikili ticaret hacminin 35 milyar dolar dolayına geldiğine dikkati çeken Putin, "Bununla yetinmiyoruz, daha ileri seviyeleri hedefliyoruz. Karşılıklı yatırımlar konusunda da aynı seviyede bir gelişme söz konusu. İlişkilerimizde bu tatminkar tablonun devam etmesini istiyoruz'' diye konuştu.
Putin, ticaret hacminde bu yılın ilk çeyreğinde küresel
ekonomik kriz yüzünden geçen yıla kıyasla bir düşüş olduğunu belirterek, Erdoğan ile görüşmesinde ekonomik krizin olumsuz etkilerinin nasıl giderilebileceği konusunda görüş alışverişinde bulunduklarını ifade etti.
Rusya ve Türkiye ilişkilerinin odağını petrol, gaz, elektrik ve
atom enerjisi konularının oluşturduğunu belirten Putin, görüşmede ayrıca bölgesel ve uluslararası konuları ele aldıklarını, iki ülkenin bu konudaki birçok görüşünün örtüştüğünü vurguladı.
Putin, "Batı koridorundan (
Ukrayna üzerinden Batı Trakya'ya gelen Rus gazı) verilen 6 milyar metreküplük gaz sözleşmesi sona eriyor. Sözleşmenin uzatılması konusunda çalışmalar başlatıldı" dedi.
Vladimir Putin, "Bize göre 34, Türkiye'ye göre 35 milyar dolarlık bir ticaret hacmi var. Rusya, Türkiye'nin bir numaralı ticaret partneri haline geldi. Bizim açımızdan da Türkiye 5. büyük ticaret partneri haline geldi.
Enerji ilişkilerinin çeşitlendirilmesine önem veriyoruz. Erdoğan ile atom enerjisi konusunu görüştük. Türkiye,
Almanya gibi bir ülkenin önüne geçerek, Avrupa'da Rus gazını en fazla tüketen 3. ülke haline geldi. Türkiye geçen yıl 24 milyar metreküp gaz
ihraç etti. 2015 yılında da bu miktar 35 milyar metreküpe çıkarılacak" diye konuştu.
-KARABAĞ-
Putin bir gazetecinin sorusu üzerine, Dağlık Karabağ sorunu gibi birçok bölgesel konuyu da görüşmede ele aldıklarını belirterek, "Bizim bu konudaki görüşümüz, tarafların bu ihtilaf konusunda karşılıklı kabul edebilecekleri bir anlaşmaya ulaşmaları. Tarafların kabul edeceği bir çözüm konusunda da Minsk sürecine dahil olan ülkeler, sadece yardımcı olurlar. Bu ülkeler gerekirse varılacak bir anlaşmanın garantörü de olabilirler, Türkiye ve Rusya, bu soruna en kısa sürede çözüm bulunmasını istiyor. Bu konuda iki ülke de gerekeni yapmaya hazır" yanıtını verdi.
Vladimir Putin, bir gazetecinin, iki ülke arasında üst düzeydeki iyi ilişkilere karşın, alt seviyelerde dönem dönem yaşanan sıkıntıların nasıl ortadan kaldırılacağına dair sorusu üzerine şu karşılığı verdi.
"Erdoğan ile çok iyi ilişkilerimiz var. Bu iyi ilişkilerin sonuçlarından biri de biz Türkiye'nin birinci ticari partneri olduk. Türk müteahhitlerin Rusya'da aldığı 10 milyar dolarlık iş var. Bu bir sonuç değil de nedir...
Uluslararası konulara gelince son 6 yıl boyunca Türkiye'nin bazı ortakları çeşitli nedenlerle her kış, gazı kesiyorlar. Biz de her kış Türk dostlarımızın talebi üzerine, Türkiye'ye, verdiğimiz gazın miktarını önemli oranda artırıyoruz. Bu şekilde Türkiye'deki fabrikaların ve iş yerlerinin çalışmasını sağlıyoruz. Sosyal hayatın aynı şekilde devam etmesini sağlıyoruz. Tabii ki alt kısımlarda birtakım sorunlar çıkıyor. Bu da son derece normal, ancak iş yapıyorsanız sorun çıkar. İş yapmazsanız sorun çıkmaz. Erdoğan ile gümrükler konusunda yaşanan sıkıntıyı görüştük ve buna ilave bir dikkat verdik. Alt kurumlarda bu tip sıkıntılar olabilir, ancak bürokrasiye karşı birlikte mücadele edeceğiz."
Başbakan Erdoğan da aynı soru üzerine, Putin'i Türkiye'ye davet ettiğini belirterek, "Kendisiyle en kısa sürede Türkiye'de görüşeceğiz ve ikili ilişkilerimizin son durumunu da çek ederek geleceğe dönük adımlarımızı atacağız" dedi.