Başbakan, Bahçeli'yi eleştirdi

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Sayın Bahçeli, bölücü terör örgütünün başını, Amerikalılar, bana mı hediye etti sana mı hediye etti?" diye sordu.

Başbakan, Bahçeli'yi eleştirdi

Erdoğan, "Sana hediye etti, Ecevit'e hediye etti, Yılmaz'a hediye etti. Peki, bu üçlüye hediye edildiği zaman mahkeme ne karar verdi? İdam kararı verdi. Niye idam etmedin'' dedi. Erdoğan, partisince Atatürk Alanı'nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada muhalefet partilerinin liderlerini eleştirdi. Konuşmasında, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi eleştiren Başbakan Erdoğan, terörle ilgili olarak Bahçeli'nin kendisine bazı ''çirkin yakıştırmalar'' yaptığını söyledi. Bahçeli'nin, ''bölücü terör örgütünün başı ile ilgili yakıştırmalar yaptığını'' dile getiren başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:''Sayın Bahçeli, bölücü terör örgütünün başını, Amerikalılar, bana mı hediye etti sana mı hediye etti? Sana hediye etti. Ecevit'e hediye etti, Yılmaz'a hediye etti. Peki bu üçlüye hediye edildiği zaman mahkeme ne karar verdi? İdam kararı verdi. Niye idam etmedin. İpin mi yoktu? Sana benim Trabzonlu hemşehrilerim istediğin kadar ip verirdi. Niye yapmadın bu işi? Ama bunlar tabii söz verdiler. Bak oradan bir arkadaşım 'Apo'yu kurtaran imza'' kupürünü gösteriyor. Çünkü söz verdiler idam etmeyeceğiz diye. Kim Ecevit, Bahçeli ve Yılmaz. Şimdi bunlar benim Karadeniz'imde, Trabzon'umda, Rize'mde milliyetçilik yapıp benim hemşehrilerimi aldatmaya kalkıyorlar. İnsaf, insaf...'' Ben sana cevap vermek istemiyorum AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kendisinin, ''CHP Genel Başkanı gibi iki koyun gütmemiş bir lider olmadığını'' ifade ederek, ''Sayın Baykal, bak ben sana cevap vermek istemiyorum, yaşın 70 olmuş ama hala istikametini bulamamışsın. Sana tavsiye ediyorum, bir ayna al aynaya bak da kendini gör. Önce kendini bir gör. Senin ağzının da ahlakının da ne olduğunun kararını, pazar günü benim milletim verecek'' dedi. Erdoğan, partisince Atatürk Alanı'nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada milletin 22 temmuz için kararını verdiğini söyledi. Milletin oyunu hafife alanlara, milletin unutamayacakları bir ders vereceğini ifade eden Başbakan Erdoğan, vatandaşlara, ''bu milletin asırlardır bağlı olduğu değerleri tehlike olarak görenlere, artık 'yeter' demeye hazır mısınız? Huzura, güvene, istikrara 'devam' demeye, bizi millet yapan değerlerin asla tartışılamayacağını haykırmaya hazır mısınız? İstikrar, yön, demokrasi, adalet, kalkınma, milletin başını dik tutması, milletin itibarını yükseklere çıkarmak içen AK Parti'ye, 'yola devam demeye hazır mısınız' diye sordu. Karadenize yatırımı çok görenlerin, sadece seçim zamanı bölgeye geldiğini savunan Başbakan Erdoğan, bu ülkeye büyümeyi, kalkınmayı çok görenler bulunduğunu söyledi. Türkiye'nin hızını kesmek için her yolu mubah görenlerin bulunduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:''Ben içinizden biriyim. Bir ülkeyi güçlü kılan ülkenin birlik ve öz güvenidir. Millet ile milletin değerleri ile milletin maneviyatı ile kavga edenlerin Türkiye'ye faydası olabilir mi? Bu milletin derdi ile dertlenmeyenlerin, bu millet ile aynı hissiyatı paylaşmayanları ülkeye hayrı olabilir mi? Türkiye'yi şaha kaldıran bir iktidar var. Siyasette bükemedikleri eli, çamur atarak yıpratmaya kalkıyorlar. Bunların sizlerle muhabbetimizin ne kadar derin olduğundan haberleri yok. Sizi tanısalar, bizi tanımış olacaklar zaten...'' 4.5 yıllık iktidarlarında ekonomik göstergelere bakıldığında, önceki dönemlerle kıyaslanamayacak gelişmelerin yaşandığını anlatan Başbakan Erdoğan, ''göreve geldiklerinde devraldıkları 180 milyar dolarlık milli gelirin, 400 milyar dolara çıktığını'' anlattı. -''İKİ KOYUN...''- Vatandaşların, CHP Genel Başkanı Deniz Baykalprotesto etmeleri üzerine Erdoğan, CHP'nin, ''AK Parti'nin, Trabzon'un büyükşehir belediyesi statüsüne kavuşmasını engellediği'' şeklinde gazetelere ilanlar verdiğini anımsatarak, ''Baykal, geç bu işi geç. Tayyip Erdoğan, senin gibi iki tane koyunu güdemeyen bir lider değil. Sen önce bu ülkede Enerji Bakanlığı yaptın, Maliye Bakanlığı, Başbakan Yardımcılığı yaptın. O bakanlığında Trabzon senden ne gördü ki, şimdi ne görecek'' dedi. Trabzon Belediyesinin CHP'li olduğunu, Belediye Başkanı Volkan Canalioğlu'nun ''hoş bir insan olduğunu'' ifade eden Başbakan Erdoğan, AK Parti iktidarının belediyeler arasında ayrım yapmadığını söyledi. Erdoğan, şöyle devam etti:''Bizim partimizin adı Adalet ve Kalkınma Partisi... Biz buyuz. Onun için sayın Başkal, kulağına üflüyorlar. Dün bir konuşma yapmış. Hoşuma gitmiyor bu şeyleri ama ister istemez söyleyeceğim. Şahsıma yönelik diyor ki, Tayyip Erdoğan'ın ağzı bozuk ve ahlakı bozuk. Sayın Baykal, bak ben sana cevap vermek istemiyorum, yaşın 70 olmuş ama hala istikametini bulamamışsın. Sana tavsiye ediyorum, bir ayna al, aynaya bak da kendini gör. Önce kendini bir gör. Senin ağzının da ahlakının da ne olduğunun kararını pazar günü benim milletim verecek. Ağzı bozukluk bu mu, ahlakı bozuk olmak bu mu? Pazar günü milletim sana bunun cevabını verecek. Nerede verecek, sandıkta verecek. Biz demokrasiyi böyle tanıdık, böyle anladık.'' Başbakan Erdoğan, alanda bulunanların ''Vur vur inlesin Deniz Baykal dinlesin'' şeklindeki tezahüratı üzerine konuşmasını şöyle sürdürdü:''Neyine vuracaksın bunun, değer mi? Değmez. Hele hele öyle ileri gidiyor ki, yalan da çok ucuzladı. Diyor ki, AK Parti altın dağıtıyor. Alanınız var mı? Ben de diyorum ki, ağzı bozukluk herhalde buradan geliyor, bunu belgele. Bunun belgeleyemezsen, bunu ortaya koyamazsan, namertsin, müfterisin diyorum. Çünkü milletimin oylarını çeyrek altın karşısında alacak kadar alçalmadık. Ama sen halkına çeyrek altın karşısında oylarını satabilecek kadar hakaret ediyorsun. Orada da müfterisin. Bu karakter meselesi.'' -''YAZIKLAR OLSUN''- Muhalefetin, mazotta ÖTV'nin kaldırılması konusunu oğlu ile ilişkilendirdiğini kaydeden Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: ''Yazıklar olsun sana, güya benim kabinemde bütün bakanlar, gemi sahibi olmuş. Yazıklar olsun sana, ispat et kaç tane bakanımın çocuğunun gemisi var. İspat edemezsen namertsin, müfterisin. Balıkçılar pankart açtı. Mazot ÖTV'si uluslararası denizlerde alınmaz, ÖTV yoktur. Medya bunu da yaz. Gizleme, millet bunları bilsin. Sonra bakıyorum da bunların hiç biri duyulmuyor. Kabotaj hakkı içerisinde biz göreve geldiğimizde, Deniz Ticaret Odasının talebi üzerine uluslararası sularda ÖTV'yi kaldırdık. Peki bundan sadece onlar değil, benim balıkçı kardeşim de yararlandı...'' Muhalefetin bunları anlatmadığını, gözü olduğu halde görmediğini, kulağı olduğu halde duymadığını ifade eden Başbakan Erdoğan, muhalefetin ''iftira üzerine siyaset yaptığını'' savundu. -PETKİM- CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin ''PETKİM'i sattırmayacağız'' dediğini anlatan Başbakan Erdoğan, ''bunların devletin bu KİT'lerini arpalık olarak kullandıklarını ve kadrolaşmaya gittiklerini'' ifade ederek, ''Ülkemizi maalesef yokluğa mahkum ettiler'' dedi. Gelişmiş ülkelerde, devletin tüccarlık yapmadığını dile getiren Başbakan Erdoğan, kendilerinin ise bir yanlışı düzelttiğini söyledi. ERdoğan, şunları kaydetti:''Neydi o yanlış? Eskiden, en çok vergi veren kimdi diye bakıldığında devletin kurumlarıydı. Bunun devlete bir faydası var mı? Dedik ki biz bunu niye böyle yapıyoruz, biz bunu satalım devlet gelir elde etsin, ondan sonra da ben özel sektörden vergimi alayım. Devlet teknolojiyi takip edemiyor. Çünkü, pazar oluşturacak, hem de devlete vergisini ödeyecek, istihdam yaratacak. Biz, bunu yaptık.'' Ekonomideki gelişmeleri özelleştirmelerden örnekler vererek anlatan Başbakan Erdoğan, meydandakilere, Karadeniz Bölgesine aralarında sahil yolunun da bulunduğu projeler hakkında bilgi verdi. -''DİYORLAR Kİ SATIYORLAR''- Yabancılara mülk satışına yönelik tenkitler bulunduğunu dile getiren Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:''İnsaf, Allah'tan kork. Allah'tan korkan, böyle bir iftiraya zerre kadar prim verir mi? Bundan daha büyük bir bühtan, daha büyük bir iftira olabilir mi? Kim söylüyor bunu? Sayın Bahçeli ve çevresindekiler. Ama ben MHP'li kardeşlerimi tenzih ederim ama yönetici kadrosu maalesef böyle. Türkiye'de, bu tür gayri menkul satışı mütekabiliyet esasına dayanır. Yani ben Almanya'dan arsa alabiliyorsam, o da buradan alabilir. Yoksa sen oradan alırken, sen ona yer vermezsen adam seninle böyle bir anlaşma yapar mı? Ne zaman başladı bu iş? Atatürk döneminde. 1935 yılında başladı. O zamandan bu zamana bu satışlar yapılır. Askeri dönemlerde de bu satışlar yapıldı, aynı şekilde 80'li yıllarda bu satışlar yapıldı. Bahçeli'nin içinde bulunduğu hükümet bu tür satışlar yapmadı mı? Onlar da 1990'da, 2000'de, 2001'de, 2002'de sattı. Yaklaşık, 9 bine yakın taşınmaz sattılar. Kadastro da kimdeydi biliyor musunuz? Bahçeli'ye bağlıydı, onun bakanlığına yani... Şimdi kalkmış diyor ki, 'parsel parsel satıyor'. Eline diline dursun yahu. Şimdi yurt dışındaki benim gurbetçi vatandaşımın üzerindeki tapulu arazi ne kadar biliyor musunuz? Belçika büyüklüğünde... Eskiden oralardaki vatandaşlarımız dönmeyi düşünürdü ama şimdi dönmeyi değil almayı düşünüyor. Bu satışlar asla Türkiye'nin güvenliğine, stratejik bölgelerimize, toprak bütünlüğümüze tehdit oluşturabilecek mülkiyet satışları değildir. Bu satışlar yapılırken eğer stratejik bölgelerde ise askeriye ile TSK ile görüşmeler yapılır ve ondan sonra satışlar yapılır.'' AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın ''laiklik konusunda kendisiyle yarışamayacağını'' ifade ederek, ''Çünkü bu noktada gerçek manada laik olsan bütün inanç gruplarına eşit mesafede olursun'' dedi. CHP'nin, köylerde başörtüsü dağıttığını kaydeden Başbakan Erdoğan, CHP'nin başörtüsü konusunu istismar ettiğini söyledi. Erdoğan, Trabzon Atatürk Alanı'nda partisince düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin başbakan yardımcılığı yaptığı dönemde 22 bankanın TMSF'ye devredildiğini, hortumlanan 40 milyar doların ise vatandaşın cebinden çıktığını söyledi. Erdoğan, ''Soruyorum, Sayın Bahçeli, bu bankalar hortumlanırken sen tribünden futbol maçı mı izliyordun? Niye bu işe müdahale etmedin. Niye? Onun böyle bir derdi yok'' dedi. O dönemde hortumlanan bankalardan birin de Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan ve ailesine ait İmar Bankası olduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, bu Genel Başkanın şimdi de ''mazotu 1 YTL'ye indirme vaadiyle vatandaşı aldatmaya çalıştığını'' söyledi. İmarzedelere, devletin 9 milyar dolar ödediğini anlatan Başbakan Erdoğan, Uzan'ın Kıbrıs Rum Kesimi'nde sahte bir şirket kurarak, Türkiye Cumhuriyeti'ni uluslararası mahkemeye verdiği söyledi. Erdoğan, ''uluslararası ajan avukatlık şirketlerine gidiyor, 'yarısı senin yarısı benim' diyor. Bak bu can bu tende oldukça, Tayyip Erdoğan, Türkiye'de Başbakan oldukça, Uzan Ailesi, bu ülkeden bir kuruş alamaz'' dedi. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yedirtmeyeceğini ifade eden Başbakan Erdoğan, kendilerinden önceki hükümetler döneminde nema adı altında zorunlu tasarruf kesintisi yapıldığını, toplanan 13.5 katrilyon liralık birikmişi de kendilerinin ödediğini söyledi. Erdoğan, bonozedelerle ödeme yapılmasına ilişkin kararnamenin de Cumhurbaşkanlığı'na gönderildiğini belirterek, imzadan çıktıktan sonra 22 bin bonozedeye 1.2 katrilyon liralık ödeme yapacaklarını kaydetti. Başbakan Erdoğan, ''bunlar borçlanıyor biz ödüyoruz'' dedi. -''KİMİN KUL OLDUĞUNU BİLİRİZ''- Bahçeli'nin kendileri için ''IMF'ci'' dediğini ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:''Biz kimin IMF'ci, kimin IMF kulu olduğunu biliriz. Biz kul değiliz. Biz adam gibi adamız. 17 ve 18. stand by antlaşmasını Bahçeli, Yılmaz ve Ecevit imzaladı. IMF'ye ne kadar borçlandılar biliyor musunuz? 33 milyar dolar borçlandılar. 10 milyar dolarını ödediler. Bize 23.5 milyar dolar bıraktılar. Ödedik, ödedik, şimdi 8.5 milyar dolar kaldı. Biz buyuz. Sayın Bahçeli, sen AK Parti iktidarına nasıl bir Merkez Bankası bıraktın. 26 milyar dolar döviz rezervi vardı, o da yurt dışındaki vatandaşlarımızın parasıyla. Şimdi 66 milyar dolar var. Rahmet akıyor. Bunlar hortumcularla çalıştı biz millet ile çalıştık. Farkımız bu. Bahçeli, Trabzon'a geldi mi? 3.5 sene Başbakan yardımcılığı yaptım, şunları, bunları yaptım dedi mi? Bir şey yaparsan yaptım dersin. Baykal da o da aynı. CHP Milletvekili adayı geçenlerde ilan vermiş. 'CHP eşittir MHP' diyor. Al birini vur ötekine. Çetelerin ve hortumcuların korkulu rüyası, evel Allah bu ülkenin yiğit evladı biziz. Neden? Çünkü çeteleri çökerteceğiz dedik ve çökmeye başladılar. Bak, bazı mitingler yapılıyordu zaman zaman, onların altından kimler çıkmaya başladı çeteler, mafya. Bu güzel Trabzonumuzun bile o muhafazakar, o milliyetperver, o vatansever yapısını gölgeleme gayretleri oldu. Ama evvel Allah gölgeleyemeyecekler, birliğini ve beraberliğini bozamayacaklar. Bu ülkenin birliğine, beraberliğine tahammül edemeyenler buralarda avucunu yalayacaklar, birşey bulamayacaklar. Hiç endişeniz olmasın, yeter ki biz ele ele verelim, dayanışma içinde olalım, değerlerimize sahip çıkalım.'' Erdoğan, eğitimin, adaletin, sağlığın ve emniyetin temel taşlar olduğunu ve Türkiye'yi bu temel taşlar üzerinde yükselteceklerini ifade ederek, bu alanlarda yapılan icraatları anlattı. Bu yapılanlara Baykal'ın hep karşı çıktığını kaydeden Erdoğan, ''bunlar dört dörtlük gericidir'' dedi. -''BÜYÜCÜ OFİSİ AÇ''- Baykal'ın, ''bu Tayyip Erdoğan'ın aslında gizli ajandası var, laik değil, bunlar gizliyorlar, 10-15 sene sonra bunu açıklayacaklar'' dediğini ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:''Sayın Baykal, sen ne zamandan beri niyet okumaya başladın. Sen mesleği değiştir, biryerlerde bir büyücü ofisi aç. Ben demokratik, laik sosyal bir hukuk devletinde, ki ideal devlet, laiklik anlayışını, 1982'nin Anayasası'ndaki tanım var ya, o tanımı aldık parti programımıza yerleştirdik. O anlamda laikim.Bireyler, kişiler dini anlamda laik olmaz. Kültürel anlamda laik olmaz, dini anlamda kişinin dini ne ise odur, ben Müslümanım. Ama devlet yönetimi noktasında laikliği savunan bir başbakanım ve bu anlamda laikim. O farklı bir iş, bu farklı iş. Bunu birbirine karıştırma ve gelip de laiklik yarışında da benimle yarış etme çünkü bu noktada gerçek manada laik olsan bütün inanç gruplarına eşit mesafede olursun. CHP bakıyorsunuz, başörtüsü dağıtıyor köylerde. Başörtüyü istismar eden sensin, ben değilim. AK Parti'nin herhangi bir yerde başörtüsü dağıttığı yok. Ama sen dağıtıyorsun, başkaları da dağıtıyor. Meclis'te konuşuyor, başörtüsü dağıttım' diyor. Ne diyeceksin, akşam yatıyor başka, sabah kalkıyor başka.'' AA
<< Önceki Haber Başbakan, Bahçeli'yi eleştirdi Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER