CHP ile yapılan
işbirliğini toplumun doğru algıladığını anlatan Sezer, işbirliğinin sonucundan memnun olduklarını belirterek, ''Bizim şu anda geldiğimiz noktada, bu işbirliğinden Türkiye'nin önünü açabilecek bir
iktidar seçeneği çıkacağını düşündüğümüz için memnunuz'' dedi.
CHP listelerinden
aday gösterilen DSP'lilerin hepsinin seçilecek sıralarda yer aldığını belirten Sezer, ''Ama sayı çok sınırlı, grup olamayacak. Sayımız ne olursa olsun, biz orada grup gibi çalışacağız. Grup sadece resmi rakamla olmaz. Orada bir grup DSP'li olacak ve çok önemli işler yapacaklar. DSP önümüzdeki süreçte parlamentonun uzlaşı ve
diyalog merkezi olacak'' diye konuştu.
Sezer, 22 Temmuz'daki milletvekili
seçiminde CHP'nin iktidar ya da iktidar ortağı olması halinde kabinede bir görev alıp olmayacağı konusunda da ''CHP iktidar olacaksa DSP ile birlikte iktidar olacaktır.
Milletvekili adaylığını peşin reddetmiştim ama Bakanlar Kurulu'nda görev almayı kabul edebilirim. O koşullara bağlı'' değerlendirmesinde bulundu.
Zeki Sezer, CHP-DSP işbirliği ve kendilerinin seçime girmeme kararlarıyla ''AK Parti'nin tekrar iktidar olmasını engelleyecek en önemli adımı attıkları'' görüşünü dile getirdi.
''TÜRKİYE'YE GEREKLİ OLDUĞUMUZU DÜŞÜNÜYORUZ''
CHP ve DSP'nin benzer tarafları ve farklı duruş noktaları olan iki ayrı sol parti olduğunu anlatan Sezer, her iki partinin de ulaştığı ayrı sosyolojik gruplar bulunduğunu söyledi. Sezer, ''İki partinin de var olması, ayrı ayrı sosyolojik grupları sola taşıyacağı için solun iki koldan büyütülmesi anlamında son derece de yararlı'' dedi.
Seçim
ittifakının yasal hale getirilmesini isteyen Sezer, şunları söyledi:
''Önümüzdeki dönemler için seçim ittifakını yasal hale getirme konusunda Sayın
Baykal ile mutabakata vardık. Bunu parlamentoda yasal hale getirmeyi düşünüyoruz. Bu şekilde kendini birbirine yakın hisseden partiler ittifak halinde olacak ama kendi oylarını alabilecek şekilde seçime gidebilecek.
İttifak yasal olduğu için ve ittifak halinde seçime gidildiği için bir oy bile boşa gitmeyecek. O zaman da böyle suni 'birleşin' dayatmalarına gerek kalmaz. Biz, DSP olarak Türkiye'ye gerekli olduğumuzu düşünüyoruz.''
Zeki Sezer, CHP-DSP işbirliğinin düşündüklerinin üzerinde oy alabileceğini belirterek, ''Vatandaş umutlu, hissediyorum. Umduğumuzun çok ötesine gidebilir ama yüzde 30'un altında değil'' dedi.
"BANA NE LAİKLİKTEN, KARNIM AÇ"
Sezer, Türkiye'de 20 milyon insanın
yoksulluk, 1 milyon insanın da
açlık sınırının altında yaşadığını dile getirerek, siyasi söylemlerin, sosyal ve
ekonomik söylem, proje ve programlarla desteklenmesi gerektiğini kaydetti. Sezer, ''Karnı aç olan bir insana sadece '
laiklik' diye gittiğinizde, laikliğe zarar veriyorsunuz. Adam 'bana ne laiklikten, karnım aç' diyebiliyor'' şeklinde konuştu.
''Köktendinciliğin alternatifinin köktenlaikcilik olmadığını'' söyleyen Sezer, laikliği korumanın yolunun ekonomiyi geliştirme, işsizliği önleme olduğunu kaydetti.
Sezer, öteden beri kendini solda gören bazı kesimlerin ''
dindar insan laik olamaz'' düşüncesiyle her iş yapanın da ''sağcı ve kapitalist'' şeklinde görülmesinin de ''hata'' olduğunu söyledi.
Son dönemlerde varoşlarda solun oyunun düştüğünü belirten Sezer, ''Bunu çevirmek lazım. Burada solcuların üzerine düşen görevler var. Solun varoşu, gecekonduyu
ihmal etmemesi, oralara gitmesi gerekiyor. Ama gittikten sonra da sorunlara çözüm üretmek, gerekli yatırımları yapmak lazım'' diye konuştu.
Sezer, ''sağ, sol'' diye bir şey kalmadığı yönündeki söylemleri de eleştirerek, ''Eğer yoksulluk varsa sol her zaman var. Özgürlük,
bağımsızlık isteniyorsa sola her zaman ihtiyaç var'' dedi.
AA