Adalet Bakanı Mehmet Ali
Şahin, ''
Türkiye olarak
Fransa dönem başkanlığından beklentimiz müzakere sürecimizin şeffaflık ve ahde
vefa çerçevesinde devam etmesi ve yeni fasılların açılmasına zemin hazırlayacak bir dönem olmasıdır'' dedi.
Şahin,
Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, toplantıda iki
kanun tasarısının ele alındığını bildirdi.
Tasarılardan ilkinin YÖK Teşkilat Kanunu'nda değişiklik yapılmasını içerdiğini ve Kayseri'de Melikşah
Üniversitesi adıyla bir
vakıf üniversitesi kurulması amacıyla hazırlandığını kaydeden Şahin,
AK Parti iktidarı döneminde 10 vakıf, 41
devlet üniversitesi olmak üzere 51 üniversitenin kurulduğunu anımsattı.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda yarın iki
vakıf üniversitesinin kurulmasıyla ilgili kanun tasarısının da ele alınacağını bildiren Şahin, böylece Türkiye'de toplam üniversite sayısının 130'a ulaşacağını ifade etti.
Toplantıda görüşülen ikinci kanun tasarısının da yine YÖK Teşkilat Kanunu'nda değişiklik içerdiğini bildiren Mehmet
Ali Şahin, bu kanun tasarısıyla da
TOBB Ekonomi ve
Teknoloji Üniversitesi tarafından Türkiye'nin geri kalmış yörelerinde eğitim bilimleri enstitüleri kurulmasının amaçlandığını söyledi. Tasarının, bu enstitülerin kampüslerinde
ilköğretim ve
ortaöğretim okulları açılmasını da öngördüğünü kaydeden Şahin, bu enstitülerin hangi illerde kurulacağına
Milli Eğitim Bakanlığı ile karar verileceğini kaydetti.
Mehmet Ali Şahin, uluslararası yüksek kalite ve standartlarda olan bu okullarla birlikte amaçlarının o yörenin kalkınmasında etkin bir rol oynamak ve o yörenin insanını daha bilgili ve daha kültürlü insanlar olarak topluma kazandırmak olduğunu ifade etti.
AB SÜRECİ
Bakanlar Kurulu toplantısında ayrıca,
Dışişleri Bakanı ve
Başmüzakereci Ali
Babacan'ın
Avrupa Birliği süreci ile ilgili bilgi verdiğini bildiren Şahin, geçtiğimiz haftalarda Lüksemburg'da yapılan
katılım konferansında Türkiye-
AB müzakereleri çerçevesinde 2 faslın daha açılmasının kararlaştırıldığını ve böylece toplam fasıl sayısının 8'e çıktığını anımsattı. Şahin, şunları söyledi:
''Yarın Fransa AB Dönem Başkanlığını devralacak. Bizim Türkiye olarak Fransa dönem başkanlığından beklentimiz, müzakere sürecimizin şeffaflık ve ahde vefa çerçevesinde devam etmesi ve yeni fasılların açılmasına zemin hazırlayacak bir dönem olmasıdır. Fransa'nın şeffaflık ve ahde vefa ilkeleri çerçevesinde bu konuda müzakere sürecine katkı yapması beklentimizi Sayın Babacan Bakanlar Kurulunda da dile getirmiştir.
Bunun dışında Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanımız Sayın Çelik, Türk Eczacılar Birliği ile bir süredir yürütülmekte olan ve bugün süresi
dolmuş olan
protokolün yarın yürürlüğe girmesi gereken yeni protokol çalışmaları ile ilgili de Bakanlar Kurulumuza bilgi vermiştir.
Şu sıralarda Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanımız,
Maliye Bakanımız ve
Sağlık Bakanımız Türk Eczacılar Birliği Başkanı ve yetkilileri ile bu protokole son şeklini vermek için çalışmaktadırlar. Bir sorun olacağı kanaatinde değiliz.''
Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Fransa'nın NATO'ya girmesi konusunda Türkiye'nin veto yetkisine ilişkin, ''Bir başka konuyla
AB sürecini denkleştirmeyi veya bu bağlamda farklı müzakere içinde olmayı biz Türkiye olarak, etik açıdan uygun görmeyiz'' dedi.
Şahin, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, ''Fransa dönem başkanlığını alıyor, ancak NATO kanadına da girmek istiyor. Türkiye'nin de bunu veto etme yetkisi var. Fransa'nın, Türkiye'nin AB üyeliğine karşı tutumu biliniyor. Türkiye'nin bu konudaki tutumu nasıl olacak? Onların politikalarını değiştirmeye yönelik ne adımlar atılabilir?'' sorusu üzerine Şahin, şunları söyledi:
''Biraz önce Fransa'dan beklentilerimizi, dönem başkanlığı ile ilgili birkaç cümle ile ifade ettim. Bunun dışında da Fransa'dan başka bir tavrı doğrusu beklemiyoruz. Bir başka konuyla AB sürecini denkleştirmeyi veya bu bağlamda farklı müzakere içinde olmayı biz Türkiye olarak, etik açıdan uygun görmeyiz. Biz Türkiye tarafı olarak, bu 6 aylık dönem içerisinde de 8 açılan fasla yeni fasılların eklenmesi beklentisi içerisindeyiz.''
ENVER İBRAHİM, BÜYÜKELÇİĞİLİMİZDEN AYRILMIŞTIR
Malezya Eski Baş
bakan Yardımcısı Enver İbrahim'in Malezya'daki Türk Büyükelçiliğine sığınmasına ilişkin bir soru üzerine Şahin, ''Bu konuyla ilgili, bir bakan arkadaşımızın sorusu üzerine Sayın Babacan, Bakanlar Kurulumuzu kısaca bilgilendirdi'' dedi.
Şahin, ''Malezya Eski
Başbakan yardımcılarından Enver İbrahim, Kuala Lumpur'daki büyükelçiliğimize gelerek güvenlik gerekçesiyle büyükelçiliğimizde 'bir süre
misafir kalacağını' ifade etmiş. Bunun üzerine, gerek büyükelçiliğimiz, gerek hükümetimiz Malezya tarafıyla çeşitli temaslarda bulunmuş ve bugün Enver İbrahim büyükelçiğilimizden ayrılmıştır. Biz bu konunun kısa sürede ve sükunetle sona ermesine iki
ülke arasındaki tarihi, dostane ilişkilere bağlıyoruz'' diye konuştu.
ORTAK AKIL, ORTAK ÇÖZÜM
Şahin, ''Türkiye Eczacılar Birliği ile
Sosyal Güvenlik Kurumu arasındaki anlaşmazlıkta Eczacılar Birliği'nin dile getirdiği protokolde bazı maddelerin asla kabul etmeyecekleri yönündeydi. Bakanlar Kurulunda bir geri adım konuşuldu mu?'' sorusuna, ''Bu konuda tıkanıklığın nerelerde olduğu konusunda Sayın Çelik, çok kısa olarak Bakanlar Kurulumuza bilgi verdiler. Sayın Çelik'in bu açıklamaları üzerine gerek Sağlık Bakanımızın, gerek Maliye Bakanımızın ilave açıklamaları karşısında yarın yeni bir protokolün yürürlüğe gireceği şeklinde bir izlenimim oldu'' karşılığını verdi.
Şahin, İstanbul'da 140 hastanenin yüzde 30 katkı payı gerektiren anlaşmayı imzalamayacaklarını açıkladıkları hatırlatılarak, bununla ilgili herhangi bir
tedbir düşünülüp düşünülmediği sorusunu yanıtlarken, şunları kaydetti:
''Konu, söylediğiniz bağlamda Bakanlar Kurulunda gündeme getirilmedi. Zannediyorum, bu söylediğiniz sorunla ilgili Sağlık Bakanımız bizzat konuyla ilgileniyordur. Sağlık alanında hükümetimiz, gerçekten vatandaşımızın sağlık hizmeti alırken işini kolaylaştırma bakımından önemli adımlar attı. Bu adımlardan geri dönüş olamaz. Biz sağlık alanında daha da iyileştirmeler yapmayı planlamış ve hedeflemiş bir hükümetiz. Dolayısıyla sağlık kuruluşlarıyla da oturacağız, konuşacağız. Türkiye şartları tabii ki göz önünde bulundurulacak. Ve daha önce de olduğu gibi, mutlaka ortak
akıl egemen olarak ortak bir çözüm bulunacaktır. Bugün Eczacılar Birliği ile yapılmakta olan çalışmada olduğu gibi.''
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin, ''parti kapatılması halinde Türkiye ile müzakere sürecinin sıkıntıya girebileceği yönünde bir karar aldığının'' ifade edilmesi üzerine Şahin, şöyle konuştu:
''
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi zaman zaman böyle karar tasarılarını görüşür. Çok kez de kabul eder. Bu, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin kendi iç işleyişiyle ilgili bir konudur. Tabii Türkiye ile ilgili olduğu için Türkiye'yi ilgilendirmektedir. Bu karar tasarısında Türkiye'nin lehine hükümler olduğu gibi, üzerinde düşünülmesi gereken Türkiye'nin aleyhine diye de değerlendirilebilecek cümleler olmuştur. Ama 71 üyenin oy kullandığı, 65 üyenin de kabul oyu verdiği konu Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'nde geçmiştir. Bizim hükümet olarak bu konuyla ilgili şu anda yapacağımız herhangi bir şey yoktur.''
TÜRKİYE, DAHA DA İLERİYE GİTMELİ
Türkiye'nin AB bağlamında
demokrasi standartlarını daha da yükseltmeyi, temel hak ve özgürlüklerin sınırlarını genişletmeyi hedeflediğini kaydeden Şahin, şöyle devam etti:
''Bu konuda da çok önemli adımlar atılmıştır. Nitekim bu karar tasarısında Türkiye'nin atmış olduğu adımlar değerlendirilmekte, zaman zamanda bunlardan övgüyle bahsedilmektedir. Tabii gelmiş olduğumuz bu noktada, Türkiye daha da ileriye gitmelidir. Demokratik standartlarını daha da yükseltmelidir.
Temel hak ve özgürlükler alanında da yeni adımlar atmalıdır. Gerçek anlamda Cumhuriyetimizin 85. kuruluş yıl dönümünü kutlayacağımız bu yıl, bu bakımdan demin söylediğim alanlarda çok daha ileri noktalarda olmalıyız. Türkiye'ye yakışan budur. Cumhuriyetimizin 85. yıl dönümüne de yakışan budur.
Hükümetimiz, bu konuda her türlü uyarıyı da kuşkusuz ki değerlendirerek, Türkiye'nin bu alanda da daha iyi işler yapabilmesi için üzerine düşeni yapmıştır. Bundan sonra da yapacaktır.''