Kılıç, "Adı geçen
futbol takımları Türk milli takımının insan kaynakları havuzudur. Her biri köklü kurumlardır. O nedenle peşinen mahkum etmek, yargılamak, hüküm inşa etmek ve o hükümleri
infaz etmek yerine yargıya güvenmek, federasyona güvenmek ve oralardan çıkacak kararlar neticesinde sürecin nasıl gelişeceğini gözlemlemek daha doğru olacaktır" dedi.
Bugün Ankara'dan
karayolu ile Samsun'a gelen Gençlik ve Spor Bakanı
Suat Kılıç,
AK Parti İl Başkanlığı'nı ziyaret etti. Burada partililerle biraraya gelen Bakan Kılıç, gazetecilerin
şike soruşturmasıyla ilgili sorularını yanıtladı.
Şike soruşturmasının hedefinde herhangi bir kulübün özel olarak bulunmadığını dile getiren Bakan Kılıç, "Futbol da şike soruşturması adıyla bu soruşturma yürütülüyor.
Özel
yetkili
Cumhuriyet Savcılığı'nın yetki alanında bu soruşturmaya devam ediliyor. Herkes adalete, yargıya güvenmeyi öğrenecek. Cumhuriyet savcılarına işimize geldiğince güvenmek, işimize geldiğinde güvenmemek adil bir yol değildir.
Çıkar bir yol değildir. Hakimlere,
mahkeme heyetlerine işimize geldiğinde güvenmek, gelmediğinde güvenmemek doğru bir yol, çıkar bir yol değildir" dedi.
TFF SÜRECİ İYİ YÖNETİYOR
Hızlı bir yargılama talep ettiklerini ifade eden Gençlik ve Spor Bakanı
Suat Kılıç, bunun toplumun ve
spor kamuoyunun beklentisi olduğunu dile getirdi.
Sürecin önemli bir parametresinin de
Türkiye Futbol Federasyonu olduğunu belirten Bakan Kılıç, "TFF şu vakte kadar bu kritik süreci yönetme noktasında herhangi bir zaafın içine kanatimce düşmemiştir.
Bundan sonrada TFF'nin süreci koordine etmek üzere alabileceği kararlar mutlaka olacaktır. Ama bütün bu süreçlerde gerek TFF gerekse yargılama süreçlerinde herkesin kurumlara mutlak bir güven duyması zorunluluktur. Aksi takdirde her kafadan bir ses çıkacaktır.
Herkesin bir beklentisi bir talebi olacaktır. Her beklentinin de böylesi süreçlerde karşılanabilmesi mümkün değildir" diyerek şöyle devam etti:
"Olmadık meseleler hakkında
akıl yürütmek, yorumda bulunmak doğru olmaz. Ortaya çıkacak karar ne olursa olsun şuan devam eden soruşturma süreci bile zaten futbol dünyamıza gölgesini düşürmüştür.
Moralleri, enerjileri etkilemiştir. Ama bunun yanında herkesin vicdanı kaanati şudur, bir yanlışlık varsa yargı bunun üzerine gitmelidir. Bir olumsuzluk bir
hukuksuzluk varsa yargı, TFF bunun sonuna kadar takipçisi olmalıdır.
Bunun gerekleri yerine getiriliyor. Dolayısıyla neticesini beklemeye mecburuz. Ortaya çıkacak netice belli olmadan ortada bir netice varmış gibi yorumda bulunmak, kesinlikle yanlış olur.
Çünkü bu futbol takımları Türk milli takımının insan kaynakları havuzudur. Ve her biri köklü kurumlardır.
O nedenle peşinen mahkum etmek, yargılamak, hüküm inşa etmek ve o hükümleri infaz etmek yerine yargıya güvenmek, federasyona güvenmek ve oralardan çıkacak kararlar neticesinde sürecin nasıl gelişeceğini gözlemlemek daha doğru olacaktır."